Mehmet Yürek, kardeşi 24 yaşındaki Ali Ekber Yürek'in 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası 7 Mayıs 1981'de gözaltına alındığını, 18 gün sonra cesedinin kendilerine teslim edildiğini ve "Hücresindeyken parkasının ipiyle kendini asmış" denildiğini belirtti. 12 Eylül Anayasa Referandumu'nun ardından darbeyi gerçekleştiren generallere karşı yargı yolunun açılmasıyla şikayetçi olduklarını, ancak başlatılan soruşturmanın üzerinden 1,5 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen dava açılmadığını kaydeden Mehmet Yürek şunları söyledi: "Bu soruşturmada 91 kişi mağdur veya müşteki kapsamında yer aldı. Ancak soruşturma çok yavaş ilerliyor. Dosya 3 kez Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı'na gitti. 2 kez Ankara'ya gönderildi. 3 kez Afşin'e geldi. Ardından tekrar Malatya'ya, oradan da Tunceli'ye gitti. Şimdi de Kahramanmaraş merkeze döndü. Dosya top gibi dönüp, duruyor" dedi. 'ADLİYE ÖNÜNDE ÇADIR KURACAĞIZ' Annesi Fecire Yürek'in, "Nerede gösterin onları. Gidip orada ben kendimi asayım" diye üzüntüsünü dile getirdiğini vurgulayan Mehmet Yürek şöyle devam etti: "Yargıdan bu işi hızlandırmasını, takipsizlikse takipsizlik, görevsizlikse görevsizlik vermesini bekliyoruz. Çünkü 'geciken adalet adalet değildir' olgusunun limitlerinin sonuna geldik. En geç 30 Ekim'e kadar bu soruşturmanın sonuçlanmasını bekliyoruz. Yine savsaklama ile giderse, annemle gelip Kahramanmaraş Adliye Sarayı önüne çadır kurarak açlık grevine başlayacağız. Bunda kesin kararlıyız." LY(OA/COŞ)