Rektörlük binasında basın toplantısı düzenleyen Tunceli Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Durmuş Boztuğ, kimseyi dışlamayacaklarını, herkesin üniversitede rahatlıkla eğitim alacağını belirterek, "Tunceli ilimizde öteden beri birikmiş insani ve sosyal sorunların varlığından dolayı çalışmalarımızın içerisinde çok önemli bir yer kaplayan konu; burada ortak yaşama kültürünü geliştirme, ortak yaşama bilincini geliştirmeye yönelik faaliyetler olacaktır. İlk dönemim başlarken üniversitede hiç kimse Alevi-Sunni, Kürt-Zaza-Türk, devrimci-ülkücü-sağcı-solcu, başı örtülü olan olmayan diye dışlanmayacak demiştim. Herkes sabah 08.00 akşam 17.00 arasında birinci sınıf yurttaştır. Akşam 17.00'den sonra evinde diğer özellikleri kendisini ilgilendirir. Biz herkesi bağrımıza basacağız, herkese eşit mesafede kalacağız diyerek ve bunu sözde değil özde hayata geçirdiğime inanıyorum. İkinci dönemde de aynı minval üzerinde çalışmaya devam edeceğim" dedi.

Üniversite bünyesinde yeni açılan iki fakültenin YÖK tarafından kabul edildiğini ve iki fakültenin kuruluşunun Resmi gazetede yayınlanarak onayladığını belirten Rektör Prof.Dr.Boztuğ, şöyle dedi:

"ZAZA DİLİ VE EDEBİYATINA 30-40 ÖĞRENCİ ALACAĞIZ"

"Tunceli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatı bölümüne bağlı Zaza Dili ve Edebiyatına Tunceli kökenli Alman uyruklu 3 kardeşimizi, yardımcı doçent doktora öğretim görevlisi olarak kadromuza kazandırdık. İnşallah önümüzdeki dönemde Kurmanca Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalına yine yurt dışında yaşayan Tunceli kökenli, o konuda doktora yapmış kardeşlerimizi yabancı uyruklu öğretim görevlisi olarak kazandıracağız. Ek kontenjanla öğrenci alım tarihi geçmiş olmasına rağmen biz senatomuzdan bir karar aldık. Yüksek Öğretim Kurumu'na arz edeceğiz. Eğer makam uygun görürse tarihi geçmiş olmasına rağmen bu sene Zaza Dili ve Edebiyatına 30-40 öğrenci alarak öğrenime geçmeyi planlıyoruz. Tunceli Üniversitesinde İletişim ve Güzel Sanatlar Fakültelerimiz resmen kurulmuş oldu. Önümüzdeki günlerde kısmet olursu bu iki fakültemize dekan ataması, takip eden aylarda fakülte sekreteri ataması yapacağız ve öğretim görevlilerini bularak öğrenci alımına başlayacağız. Bu da gösteriyor ki, Tunceli Üniversitemiz Mühendislik Fakültesi'nin yanı sıra daha çok insani ve sosyal bilimlerde odaklaşan bir üniversite haline geliyor. Çünkü İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İletişim Fakültesi gibi ünitelerle daha çok insani ve sosyal bilimlerde derinleşerek yine 4 yıllık bir fakülte ayarında Sağlık Yüksek Okulumuz faaliyette, öğrenci alıyor."

"BİR DÖNEM TÜRKİYE'YE GİREMİYORLARDI, ŞİMDİ DERS VERECEKLER"

Tunceli Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Durmuş Boztuğ, Zazaca dili ile ilgili seçmeli ders koyduklarında öğrenciler ilgi göstermediğini, çünkü bu dersi verecek öğretmen, öğretim elemanı, yetişmiş insan olmadığına inandıklarını belirterek, "O zaman biz orada bir açığı fark ettik. Dedik ki ülkemizde hukuk, demokrasi ve insan hakları bu şekilde evrenselleşmeye devam ettiği sürece, barış ve huzur ortamı bu şekilde gelişmeye devam ettiği sürece günün birinde bu ülkede Zazaca, Kurmanca, Arapça seçmeli ders olarak okutacak nasıl olsa, bari biz şimdiden bunun altyapısına hizmet edelim fakülte düzeyinde 4 yıllık bölümler kurarak, bu dersleri verecek elemanlar yetiştirelim. Buradan hareketle Edebiyat Fakültesi'ne Doğu Dilleri ve Edebiyatı kurmayı arz ettik YÖK'e. Onun içinde de 4 tane anabilim dalı; Zaza Dili ve Edebiyatı, Kurmanc Dili ve Edebiyatı, Arap Dili ve Edebiyatı ve Fars Dili ve Edebiyatı bölümlerini arz ettik. Bunlardan Fars Dili ve Edebiyatı hariç, diğer 3'ü onaylandı. Bunların içinde de Zaza Dili ve Edebiyatı öğrenci alabilecek duruma geldi. Burada görev alacak olan hocalarımız da, bakın bu çok önemli bunu kamuoyuna duyurmamız ve paylaşmamız lazım. 3'ü de Tunceli kökenli Alman yurttaşı hocalarımız. Bu kardeşlerimiz devri zamanında, ülkemizden ayrılmak zorunda kalan, ülkemizden gitmek zorun kalan kardeşlerimizdi ve hatta gittiklerinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlıklarını da bir şekilde muhafaza edememişler, Alman vatandaşı olmuşlar. Ama bu gün aynı devlet, aynı hükümet, aynı millet o kadar gelişti o kadar değişti farklılıkları zenginlik olarak görmeye başladı ki, devri zamanında ülkeden gitmek zorunda kalan hatta başka bir ülkenin tabiiyetine geçen vatandaşlarına sahip çıkıp; gelin arkadaş kendi memleketinizde Zaza Dili ve Edebiyatı bölümünde öğretim görevlisi olun. Buranın bölüm başkanı olun. Burada öğretimi götürün diyebilecek duruma geldik. Bu devletimiz, hükümetimiz ve milletimiz açısından pozitif yönde çok olumlu bir gelişmedir"diye konuştu.

"SÖYLEYECEK SÖZÜ OLAN ŞEHRE İNİP SİYASET KURUMLARI İLE ENTEGRE OLMALADIR"

Rektör Prof.Dr.Boztuğ, bir gazetecinin, "Bölgede tırmanan şiddet ortamı var. Bu bölge üniversitelerini ve Tunceli Üniversitesi'ni nasıl etkiler" sorusu üzerine ise, "Bölgedeki şiddet ortamı giderek artıyor ama şiddetle bir şey çözülemez. İlimizin, üniversitemizin ve bölgemizin gelişmesi için her şartta şiddet, kaba kuvvet ve terör olaylarının bitmesi gerekir. Söyleyecek sözü olan, düşüncesi olan şehre inip, şehirde siyaset kurumlarıyla entegre olup düşüncesini özgür bir şekilde siyaset kurumlarında ifade etmesi gerekir. Artık 2012 Eylül ayı itibarıyla ülkemizde şiddetle, kaba kuvvetle, terörle, bomba koymakla, mayın patlatmakla oraya buraya saldırmakla hiçbir yere varılmayacağını hepimizin bilmesi lazım"diye konuştu.