Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Hidrolik Anabilimdalı öğretim üyesi Doç.Dr. Emrah Doğan, kendi danışmanlığında bölüm öğrencilerinden Koray Othan, Emrah Yapan, Cihan Sami Engiz, Sait Özdemir, Hüseyin Burak Ekmekçi, Emine Koçali ve Ozan Aydın, "Aşağı Sakarya Nehrinde Taşkın Erken Uyarı Sisteminin Geliştirilmesi, Taşkın Risk Analizi" konu başlıklı lisans bitirme tezi yaparak konu ile ilgili çeşitli sonuçlara vardıkları ifade ederek, bu sonuçları değerlendirdi. Doç.Dr. Doğan öncelikli olarak çeşitli taşkın senaryolarının dikkate alınarak risk haritaları oluşturularak, taşkınlarda nerelerin su altına kalabileceğin konusunda yapılan araştırmaya göre Sakarya’da Aşağı Sakarya Nehri olarak adlandırılan Geyve Doğançay ve Karasu Yenimahelle arasında yer alan yerleşim alanlarını, sanayi bölgelerini ve verimli tarım arazilerini önemli ölçüde risk potansiyeline sahip olduğu belirtildi.

Taşkın nedeniyle nehir kıyısında bulunan yerleşim yerlerini su bastığını, birçok kişinin barınma ve ulaşım sorunu yaşadığını vurgulayan Doç.Dr.Doğan, şöyle dedi:

"Nehrin geçtiği Sakarya, Eskişehir, Antalya bağlantı yolu olan D-650 Karayolunun bazı tünel geçişli kavşaklar da nehir sularıyla dolmuştur. Ayrıca taşkın esnasında gelen yüksek hızdaki debiler, köprü orta ayaklarına yıkıcı hidrodinamik ve hidrostatik etki yapmaktadırlar."

Taşkın debilerinin, köprü ayaklarında oyulmalara neden olduğunu belirten Doç.Dr.Doğan, Sakarya Nehri'ndeki taşkın felaketlerinin, daha önce yapılmış olan taşkın koruma yapılarının yetersiz olduğunu gösterdiğini söyledi. Bu nedenle taşkınlardan korunmak, ne kadar debi ile taşkının geleceğinin önceden tahmin edilmesi, risk haritalarının oluşturulması ve taşkın riskini yönetmenin önem kazandığını ifade eden Doç.Dr. Doğan, şöyle devam etti:

"Ne yazık ki ülkemizde yaşanan önemli taşkınlar neticesinde taşkınların önceden tahmin edilemediği, taşkın risk bölgelerinin belirlenemediği ve dolayısıyla taşkın risklerinin iyi yönetilemediği yaşanan can ve mal kayıplarından dolayı apaçık ortadadır."

"SAKARYA NEHRİ 9 METRE YÜKSELECEK"

Tez çalışması kapsamında Sakarya Nehri üzerinde bulunan barajlarla ilgili olarak bir çalışma yapıldığını vurgulayan Doç.Dr. Doğan, Sakarya için en büyük tehlikenin 180 kilometre uzaklıkta bulunan Yenice Barajı olduğuna dikkat çekti. Doç.Dr. Doğan, şöyle dedi:

"Yenice Barajı'nın gövde dolgu tipi toprak dolgu olup, olası büyük depremde yıkılma riski diğer baraj tiplerine (betonarme) göre daha fazladır. Dünyada yıkılan barajların istatistiklerine baktığımızda yüzde 77 ile ön sıralarda toprak dolgu barajlar vardır. Dolayısı ile Yenice Barajı yıkılması olasılığına karşın taşkın risk haritaları oluşturulmalı ve taşkın risk yönetim planları hazırlanarak gerekli önlemler daha önceden alınmalıdır."

Hazırlanan araştırmada olası depremde toprak dolgu baraj olan Yenice Barajının yıkılması halinde Sakarya Nehri'nde taşkında en yüksek su derinliğinin 9.14 metre olacağına dikkat çekiliyor. Sakarya Nehri'nde taşkınla birlikte suların yükselmesiyle Sakarya Nehri'nin geçtiği yerler sular altında kalacak. Araştırmaya göre Adapazarı Toyota Otomobil Fabrikası'nın da aralarında bulunduğu 1'inci Organize Sanayi Bölgesi, Hanlı Beldesi, Adapazarı’nın bir bölümünün de sular altında kalması yer alıyor. İlgili kurumların taleplerinin bulunması halinde, Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Hidrolik Anabilimdalı Öğretim Üyeleri olarak tüm Sakarya Nehri Havzası'nın daha detaylı taşkın risk haritaları ve taşkın risk yönetim planlarını hazırlayabileceklerini ifade eden Doç.Dr.Doğan, "Sakarya Nehri üzerindeki barajların yıkılması durumlarına göre senaryolar geliştirerek taşkın risk haritalarını oluşturabilir, taşkın risk yönetim planları hazırlayabiliriz" diye konuştu.



ZT(MB/İD)