Ölüdeniz açıklarında 10 Haziran Pazar günü saat 15.44'te meydana gelen 6.0 şiddetindeki depremin ardından yayılan tsunami söylentileri vatandaşları paniğe sevk etti. Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Merkezine bağlı Bölgesel Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezinden Jeofizikçi Öcal Necmioğlu, tsunami iddialarıyla ilgili açıklama yaptı. Necmioğlu Fethiye'de yaşanan depremin ardından vatandaşların yetkili kurumlarca yapılmayan açıklamaları dikkate almamaları konusunda uyarı yaptı.


" TSUNAMİ DÜŞEY DOĞRULTUDA BİR HAREKET SONRASINDA ORTAYA ÇIKAN BİR OLUŞUM "


Jeofizikçi Necmioğlu, 10 Haziran'da meydana gelen 6.0 şiddetindeki depremin 19.6 km'lik bir derinliğe sahip olduğunu kaydetti. Necmioğlu, şunları söyledi:


"19.6 km'lik yani yaklaşık 20 km'lik bir derinlik gösteriyor. Yanal atımlı bir faylanma yani fay mekanizmasının yanal atımlı olduğu bir mekanizmadan bahsediyoruz. Yani iki fay bloğunun birbirine yanal yönde hareket etmesinden bahsediyoruz. Herhangi bir bloğun birbirine göre düşey yönlü hareketinden bahsetmiyoruz. Bunu ben tsunami anlamında değerlendirmek durumunda olursam, genelde tsunami düşey doğrultuda bir hareket sonrasında deniz tabanının itmesiyle su kütlesinin hareket etmesiyle ortaya çıkan bir oluşum. Dolayısıyla yanal atımlı faylanma mekanizmalarında bir herhangi bir tsunami hareketini çok da fazla beklemiyoruz. "


Tsunami erken uyarı sistemi kurmak için çalıştıklarını da belirten Necmioğlu, bu sistemin karar destek mekanizmasının 6.5 şiddetindeki bir deperem göre ayarlandığını belirtti. Necmioğlu, " Yani biz zaten yaptığımız çalışmalarda 6.5 'ten daha düşük şiddetteki depremlerde herhangi bir şekilde tektonik kaynaklı ifade ettiğimiz tsunamiler beklemiyoruz " dedi. Depremin Helenik yay denilen bölgede Girit'in güney tarafıyla Rodos adasından geçen kuşakta olduğunu belirten Necmioğlu, " Bu depremleri biz gözlemliyoruz. Sismik olarak çok da beklenmedik bir hareketlilik olduğunu düşünmüyoruz" dedi.


" YETKİLİ KURUMLARCA YAPILMAMIŞ BİLGİLENDİRMELERE İTİMAT EDİLMEMELİ "


Bölgenin sismik açıdan aktif olduğunu kaydeden Necmioğlu, " Vatandaşların neden panik oldukları konusunda çeşitli bilgiler geliyor. Çok net bir fikir sahibi değiliz ama depremin oluşundan üç gün sonra telefonla başlayan bir süreç var anladığım kadarıyla. Biz bu noktada özellikle herhangi bir bilimsel temeli olmayan yetkili ve resmi kurumlar tarafından yapılmamış, bilgilendirmelere açıklamalara itimat edilmemesini öneriyoruz . Diyebileceğimiz tek şey bu" şeklinde konuştu.


Aynı bölgede meydana gelebilecek bir deprem sonrası tsunami yaşanma ihtimali olup olmadığı sorusuna ise Necmioğlu, " Evet vardır. Ancak burada hiçbir şekilde Sumatra ile Tohoku depremiyle ya da Japonya ile karşılaştırılabilecek bir tehlike düzeyinden bahsetmiyoruz. Ama tarih boyunca yaklaşık 2 bin - 2 bin 500 yıll boyunca Türkiye'yi çevreleyen denizlerde 90 - 95 kadar tsunami oduğunu biliyoruz araştırmacılar sayesinde. Bunun arasında önemli örnekler de var. 365 yılında Batı Girit'te olan 1303 yılında Doğu Girit'te olan bazı depremler var. Bunların etkileri İskenderiye tarafında oldukça hissediliyor. Yani tarihte büyük ve önemli tsunami depremleri var. Bunların tekrarlanma periyotları düşünüldüğü için, biz bu olası tsunamiyi dikkate almak zorundayız . Ancak bu 6.5'lere ya da 7'lere Tohoku ya da Sumatra özelinde olduğu gibi tsunami dalgalarının beklenmesi anlamına glelmiyor " dedi.


" 7.5 ŞİDDETİNDE BİR DEPREM 1 - 1.5 METRE ARASINDA BİR DALGAYA TEKABÜL EDEBİLİR "


Bu bölgede 6.5 ve 7 şiddetindeki depremle igili bir tsunami tehlikesi olup olmadığı sorusuna ise Necmioğlu, " Bunları çok önceden çok kesin bir dille ifade etmek çok yanlış olur. Bunu çok önceden ifade eden meslektaşlarımızın da çok yanlış yaptığını düşünüyoruz. Olasılık çerçevesinde konuşmamız gerekir. Ama bizim yaptığımız modelleme çalışmaları yaklaşık olarak 7.5 şiddetinde bir deprem olduğunda o bölgede 1 - 1.5 metre arasında bir dalgaya tekabül edebilir. Ama bunlar modelleme çalışmalarıdır. Yani gerçek doğa olayı farklı karakteristikler gösterebilir ama buradaki hata payları oldukça düşük olacaktır. Yani biz yaklaşık olarak 1 - 1.5 metreyi konuşurken, 7.5 şiddetindeki bir deprem sonucu dalgaların 4 - 5 metreye çıkmasını beklemeyiz " diye konuştu.


PANİĞE GEREK YOK


Bölgede yaşayanlara bir mesaj da veren Necmioüğlu " Vatandaşlarımızın paniğe kapılmasını gerektirecek hiçbir sebep yok. Türkiye'nin böyle bir durum olması sözkonusu olduğunda buna yönelik uyarı mekanizmasını hayata geçirmeye yönelik, bu ülke kurumlarıyla işbirliği içinde çalışmaya başladı.Bizim önemle üzerinde durduğumuz hiçbir şekilde bilimsel kaynağı olmayan kimin gönderdiği kimin açıkladığı belli olmayan bu tür bilgilendirmelere dikkat etmemeleri ve bunları önemsememeleri " şeklinde konuştu. Depremle barışık yaşanması gerektiğini belirten Necmioğlu, " Burada bir deprem olmayacaktır, burada bir tsunami olmayacaktır, demek mümkün değil. Böyle bir yaklaşım yok " diye konuştu.


PÇK-MD (MK) (FOTOĞRAF)