Bornova İlçesi'nde, geçen yılın Ekim ayında meydana gelen olayda, 28 yaşındaki Ferdane Çöl boşanmak istediği eşi Sedat Çöl tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Gözaltına alınan Sedat Çöl, ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Sedat Çöl'ün 'kasten adam öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırılması stenirken, olayla ilgili hakkında dava açılan sanıklar C.İ., B.İ., A.D., H.M., İ.M. ve yaşı küçük M.Ç. için 'azmettirmek' suçundan aynı ceza istendi.

İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Sedat Çöl ve tutuksuz diğer sanıklarla, ölen Ferdane Çöl'ün annesi Suna, babası Fikret Maviş ile tarafların avukatları katıldı.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı hukuk müşaviri Birsel Kurt, 6284 sayılı 'Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 20/2. maddesi gereğinde bakanlığın davaya müdahil olarak katılmak istediğini belirtti. Kurt'un talebi, mahkemece kabul edildi. Sanık Sedat Çöl, ölen Ferdane Çöl ile 3 yıl önce evlendiğini, bir çocukları bulunduğunu ifade ederek, geçimsizlik sebebiyle ayrılma kararı aldıklarını ve karşılıklı boşanma davası açtıklarını anlattı. Kendisinin, ruhsal tedavi gördüğünü söyleyen Çöl, "Üç yıl önce birden zekam gitti, zaman zaman irademi kaybetmeye başladım" dedi. Çöl, bir süredir ayrı olduğu eşini görmek için kız kardeşinin evine gittiğini belirterek, "Benim annem babam ayrıydı, yurtta büyümüştüm. O yüzden anne-babasızlığın ne olduğunu bilirim. Çocuğumun da bunları yaşamasını istemedim. Eşimle bunları konuşacaktım. Biraz stresliydim, dışarı çıkıp dolaştık, sonra evimize gittik. Cinsel ilişki yaşadık. Sonra ben ona bir soru sordum, verdiği cevap karşısında çıldırdım. Mutfaktan aldığım ekmek bıçağıyla kendisine saldırdım. Bu arada benden su istedi, su getirip içirdim. Sonra hastaneyi aradım ama bir türlü ulaşamadım" dedi.

Mahkeme başkanının, sanığın sorusunun ve aldığı cevabın ne olduğunu sorması üzerine Çöl, "Beni aldatıp aldatmadığını sordum, 'Hayır' yanıtını verdi. İlişkiden sonra da 'Seninle dalga geçtim' dedi. Buna sinirlendim, bıçaklarken çocuğun benden olduğunu söylüyordu' dedi. Hakimin sorusu üzerine eşinden hiçbir zaman şüphelenmediğini dile getiren Çöl avukatın talebi üzerine sorulan "Eşini seviyor muydun?" sorusuna ise "Hayır" cevabını verdi. Mahkeme başkanı, sanık hakkında Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinden gelen ve 'psikolojik bozukluk' tanısının konduğu raporu okudu. Raporda, sanığın işlediği suçun anlam ve sonuçlarını tam olarak algılayamayacağı belirtilerek, 'Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez' diyen TCK'nın 32/1. maddesinden yararlanması gerektiği belirtildi.

Mahkeme başkanı, sanık hakkında her ne kadar rapor varsa da, konuşmasının ve kurduğu cümlelerin düzgün olduğunu tutanaklara geçirdi. Diğer sanıklar ise suçlamaları kabul etmediler. Sanığın akıl ve ruh sağlığını tespiti için dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurumu'na gönderilmesine ve tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

Bu arada, İzmir'de işlenen seri cinayetler kapsamında öldürülen üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla'nın annesi Hatice ve babası Sertel Ayla da, duruşmayı, destek amacıyla izledi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'na üye bir grup da duruşma öncesi yaptıkları açıklamada, tüm kadın cinayetleri davalarının takipçisi olacaklarını belirtti.


---

C.İ.: Cemal İpek

B.İ.: Burhan İpek

A.D.: Ahmet Dağdır

H.M.: Haydar Maviş

İ.M.: İhsan Maviş