Kurultayın yapıldığı salonda linç edilmeye çalışıldığını belirten Gök, "Hukukun konuşulduğu kurultaya tüzük kurultayı denir. Ben dün en demokratik hakkım olan bir parti meclisi milletvekili olarak önerge verme hakkımı kullanmaya çalıştım. Dosyam parçalandı, üstüm başım yırtıldı ve linç edilmeye çalışıldım. Tüzük kurultayında hukuksuzluk ancak bu kadar olurdu. Milletvekiliğimin ötesinde vatandaş hakkımı kullandırmadılar. Bu kabul edilemez bir durumdur. Bunun adı da demokrasi kurultayı oldu. AKP'nin ileri demokrasisinden şu anda parti hukukumuzun ne farkı kaldı. Biz kimi eleştireceğiz. Yarın, 'Milletvekilinin dilekçesini dahi almayıp yırtıp, saldırıp, dövdünüz. Ne hukuk devletinden bahsediyorsunuz' demeyecekler mi yönetime ? Bunun hesabını kim verecek" dedi.

HUKUKÇULUĞUMU HERHALDE KİMSE TARTIŞAMAZ

Dün yaşananların hukuk dışı olaylar olduğunu ifade eden İsa Gök, "Verdiğimiz dilekçe CHP'nin hukuk dışı bir yapılanmasına engellemeye dönüktü. Ben dün kanun dışı birşey yapılmasın diye bir uyarı önergesi vermeye çalıştım. Ben uyarmaya çalıştım. Hukuka sığınmanın karşılığı; dayak, linç etme, parçalama, evrakları yırtma olamaz. Benim kırıldığım şey şudur. Milletvekiliyim, ben bu partinin hukuki her olayıyla yıllardır uğraştım. Hukukçuluğumu herhalde kimse konuşamaz ve tartışamaz" diye konuştu.

LİNCİ ONAYLADI

Tek bir milletvekili arkadaşının linç girişimine bir şey söylememesinin ağrına gittiğini belirten Gök şöyle devam etti:

"Genel Başkan'ın önünde linç girişimi yapılıyor. Genel Başkan'ın konuşmasını kesmiyorum. Olaya bakın ve görün diyorum. Genel Başkan'dan tek ses gelmedi. 'Kimse huzuru bozamaz' diyerek linci adeta onayladı. Kurultay salonundan ikinci kez çıkarıldıktan sonra güvenlik görevlilerine arkadaşlara 'Beni CHP'lilerden korumaya kalkmayın' şeklindeki laflarını asla kabul etmiyorum. İnsanın hukuka saygısı ya ruhunda olacak veya olmaz."