Bahçeşehir Üniversitesi'nin Bursa'da düzenlediği Siyaset Okulu'na konuşmacı olarak katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, toplantı öncesi gazetecilere, Balyoz davası kararlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Uzun süredir sadece Balyoz ile ilgili değil, özel  yetkili mahkemeler nedeniyle de öğrencilerin, gazetecilerin, bilim insanlarının, siyasetçilerin tutsak edildiğini ifade eden Tekin, bunun ana merkezinin de Silivri olduğunu söyledi.

"NE ANLAM ÇIKAR"

Balyoz davasında çok sağlıklı bir sonucun çıkmayacağını daha önceden tahmin ettiklerini anlatan Gürsel Tekin, "Bugüne kadar verilen kararların tamamına baktığımızda, ne yazık ki burası adalet dağıtan değil, siyasi partinin mekanizması gibi işleyen bir kurum haline dönüşmüştü. Ancak doğrusu bu kadar yüksek düzeyde hiç kimse bu cezaları beklemiyordu. Bunun üzerine Bursamızın milletvekili, aynı zamanda hukukçu bir bakan olan Sayın Arınç'ın bir açıklaması var. 'Çok mutlu oldum' diye bir açıklama yapmış. Doğrusu bir hukukçu kimliği olan siyasetçinin böylesi bir karar karşısında mutlu olmasından ne anlam çıkar bilmiyorum. Anlamış değilim. Sayın Arınç'a da yakıştırabilmiş değilim. En azından hukukçu kimliğine yakıştırabilmiş değilim" diye konuştu.

"UMUT EDİYORUM Kİ, YARGITAY GEREĞİNİ YAPACAKTIR"

Yargılamaların elbette olacağını vurgulayan Tekin, "Eğer bir ülkede adalet tartışılır hale gelmişse, eğer bir ülkede Deniz Feneri gibi önemli uluslararası arenada kabul görmüş, belgelenmiş bir dosya, burada aldı-kaptı, kapkaççı hale getiriliyorsa, bu karar her zaman tartışılır. Umut ediyorum ki, Yargıtay gereğini yapacaktır. Uluslararası mahkemeler gereğini yapacaktır" dedi.

"DARBE OLMAMASI İÇİN YAPMANIZ GEREKENLER VAR"

"Yargıtay'dan bu kararla ilgili nasıl bir sonuç çıkar" şeklindeki bir soruya ise Tekin şöyle yanıt verdi:

"Nasıl bir sonuç çıkacak bilmiyoruz. Ancak bunlar kabul edilebilir cezalar değil. Çünkü çok somut şeyler yok. Eğer siz darbeyle hesaplaşmak istiyorsanız, Türkiye'de bir daha darbenin olmamasını istiyorsanız, yapmanız gerekenler var. Uzun süredir bizim CHP olarak teklif ettiğimiz bir şey var. Gelin Anayasayı değiştirelim. Evrensel hukuku yerleştirelim. Hiç kimse darbe yapmaya teşebbüs etmesin. Bir tarafta darbecilerin getirmiş olduğu tüm yasalar orada duracak, onun üstüne oturacaksınız, sonra döneceksiniz, göstermelik, 'darbecilerden hesap sordum' diyeceksiniz. Bunu da doğrusu bir siyasetçi olarak kabul etmek mümkün değil. Eğer AKP gerçekten darbelerden, darbecilerden rahatsız olmak istiyorsa, 12 Eylül'ün getirmiş olduğu bütün antidemokratik uygulamaları kaldıralım."


IA,FK(FK/AK)