AK Parti’nin iktidarı sürecince ekonomiyi canlandırmak ve krizleri aşmak için hem doğrudan devlet olanakları hem de dolaylı olarak desteklediği konut sektöründe oluşturulan balon patlamak üzere olduğunu söyleyerek, küresel krizin kronikleştiği bu süreçte, finansman-arz-talep zincirinin kopma noktasına gelmesiyle, AKP’nin ekonomi yönetimiyle birlikte inşaat sektörü hızla yıkıma doğru sürüklendiğini savundu.

İç talepteki hızlı daralma ile ekonomide sert frenin en fazla etkilediği sektörlerin başında inşaatın geldiğini belirten Oran, sektörde arz-talep-stok dengesizliği kaynaklı ciddi risklerin oluştuğunu ve dengelerin altüstü olduğunu söyledi. İnşaat sektörünün gelecekteki talebe yönelik üretim yaptığını ve istediği talebi yakalayamadığına dikkat çeken CHP'li Oran, sektörün bu nedenle sıkıntıda olduğunu belirtti.

"TOKİ HAKSIZ REKABETE YOL AÇIYOR"

Oran, oluşan arz fazlası, talebin hepten düşmesi ve ortaya çıkan diğer yapısal sorunlarla sektöründe büyümenin durma noktasına geldiğini ifade ederek şunları kaydetti; "Sektörde geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 15.5, ikinci çeyrekte yüzde 11.3 olan büyüme oranı bu yıl ilk çeyrekte yüzde 2.7’ye düştü, ikinci çeyrekte ise sadece yüzde 0.4 oldu. Bu eğilimin devam etmesiyle sektördeki büyüme trendinin izleyen dönemde negatife dönmesi bekleniyor. Sosyal konutun yanında lükse de el atan TOKİ, arkasına aldığı devlet desteğiyle piyasada haksız rekabete de yol açıyor. Özel firmalar açısından var olan bu orantısız durum gündemdeki KDV düzenlemesi ile daha da pekiştiriliyor. Kentsel dönüşüm alanlarına tanınacak istisnalar TOKİ’ye yarayacak, küçük firmaların işini daha da zorlaştıracak. Bazı inşaat şirketi sahiplerinin Başbakan ile yaptığı baş başa görüşmeler de sektördeki tansiyonu yükseltirken, hükümetin acilen gerekli adımları atması gerektiği de ortadadır. Bu krizin devamının gelmemesi, banker krizinden sonra yeni bir maket ev krizi yaşanmaması için hükümetin bu konuyu zaman geçirmeksizin dikkatle ve ciddiyetle ele alması gerekmektedir."

2004-2011 döneminde inşaat izni alınan toplam bina sayısının 836 bin 355 olduğunu söyleyen Oran, inşaatı tamamlanıp satılan ve oturma izni alınan bina sayısının ise 595 bin dolayında kaldığını belirtti. CHP'li Oran bu yıl makasın daha da açıldığını ifade ederek, inşaat ruhsatlarındaki toplam bina sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8.4 artışla 47 bin 299 iken, yapı kullanım izinlerinin sayısı yüzde 9.1 azalarak 40 bin 417’de kaldığını söyledi. CHP'li Oran, inşaat sektörünün ikinci çeyrekte hiç büyümediğini ve sektördeki büyüme trendinin izleyen dönemde negatife dönmesinin beklendiği söyledi. ABD-mortgage kaynaklı küresel kriz de ders olmadığını belirten Oran; "Şişirilen konut balonunun ekonomiye getireceği katkının sürekliliği olmadığı gibi bir süre sonra patladığı gerçeği, dünyadaki örnekleriyle sabit. Yaklaşık 4 yıldır bir şekilde devam eden küresel ekonomik kriz de bizatihi bu tür bir olayla başladı. Konut-inşaat sektöründe patlak veren, finans sektörünü etkisine alarak en büyük darbeyi indiren kriz, ülkeden ülkeye yayıldı. ABD konut sektöründe yaşanan olay, zincirleme biçimde tüm dünyayı olumsuz etkilemeye devam ediyor" diye konuştu.

"BAŞBAKAN'LA GÖRÜŞME TANSİYONU YÜKSELTTİ"

Bazı inşaat şirketi sahiplerinin Başbakan ile yaptığı baş başa görüşmeleri anımsatan Oran, bu görüşmelerin sektördeki tansiyonu yükseltirken, hükümetin de acilen zaruri adımları atması gerektiği savundu.


(BY)