Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Başbakan Erdoğan'ın kazandığı tazminatta maaşına haciz getirmesiyle ilgili akşam saatlerinde belediyeden yazılı açıklama yapıldı. Baydemir, herşeyden önce mensubu bulunduğu siyasetin üslubunun asla küfür kabul etmediğini belirterek, "Bütün siyaset yaşamın içerisinde 2 kez hükümete karşı veya siyasi rakiplerime karşı kem söz kullandım. Bunlardan birisi Aralık 2009, diğeri Mayıs 2012'dir" diye konuştu.

Osman Baydemir, büyük ve korkunç bir haksızlıkla karşı karşıya olduklarını söyleyerek, "Öyle bir noktaya gelmiş ki sözün hükmü maalesef kalmamış. Dolaysıyla benim kullandığım kem sözler aslında insani bir isyandır. Sözün hükmünün kalmamasından kaynaklanıyor. Keşke legal demokratik siyasetin önü açık olsaydı, ben de bu sözü söylememiş olsaydım" dedi. Başbakan'ın lehine tazminata mahkum edildiğini belirten Baydemir, şöyle dedi: "Dolayısıyla son kuruşuna kadar da bu tazminatı ödeyeceğim. Şu anda ayda 2 bin lira maaşımdan kesiliyor. 2006 yılında banka kredisi ile eşim Reyhan Hanım ile birlikte satın aldığımız Kayapınar bölgesinde bir evimiz vardı. Evin bütün taksitleri de belediye başkanlığım döneminde maaşımdan kesilerek alınan bir evdi. Van depreminden sonra Vanlı bir aileye verdik. Sonra aile Van'a döndü. Şu anda Reyhan Hanım evi satışa çıkardı. Ev satıldığında tazminatı toplu halde ödeyeceğiz. Çünkü şu anda faiz uygulanıyor. Bu nedenle evi satıp toplu halde ödeme yapacağız. Ev satılır satılmaz kalan kısmın tümünü ödeyeceğiz. Çünkü taksitle olduğu zaman faiz işleyecek."

Türkiye kamuoyunun dikkatini çekmek istediğini ifade eden Baydemir, "Bugün adına KCK operasyonları denilen süreçte 190 seçilmiş arkadaşım şuanda içeride. Ben şuan Güneydoğu Anadolu Bölgesi Belediyeler Birliği'nin başkanıyım. Benim gözümün önünde belediye başkanları cezaevine konulduğunda ben burada kendimi özgür hissedemem" dedi.

KCK operasyonlarını eleştiren Baydemir, "BDP'nin seçilmişlerine dokunulsa ve cezaevine konulursa legal demokratik siyaset bu ülkede meşruiyetini yitirir. Dolayısıyla herkes dokunulur hale gelir ya da her seçilmiş dokunulur hale gelir. Bugün Kürt coğrafyasında kimi siyasi parti temsilcilerine dokunulabiliyorsa yollardan alıkonulabiliniyorsa adına KCK operasyonları denilen politikaların bir sonucu olduğunun hükümet ve Türkiye kamuoyu tarafından görülmesi lazım. Siyasetçiler alıkonulabiliniyorsa bunun ana kökeninin 2009 yılındaki operasyonla ilgisi olduğunu yada sonucu olduğunu artık Türkiye kamuoyunun görmesi lazım. Dolayısıyla eğer bu toplumda meşru görülüyorsa bu meşrutiyeti veren bizzati bu politikanın kendisidir. Dokunulmazlıksa o zaman herkes için dokunulmazlık. Her seçilmiş için dokunulmaz. Bugün Kürt coğrafyasında Ak Partili seçilmişlerin meşrutiyeti tartışılıyorsa, bu BDP'li seçilmişlerin cezaevine konulmasından kaynaklıdır" dedi.

BİR EVİM VAR BİN KERE BAŞBAKAN'IN OLSUN 

Osman Baydemir, son 1.5 yıldır şiddetin dozunun artmış olmasından her 2 taraftan insanların toprağa düşmesinden KCK operasyonları ve operasyonların fikir babalarının bu dökülen kandan sorumlu olduğunu ileri sürdü. Baydemir, "Legal demokratik siyasetin kapılarını kapatırsanız şiddete meşrutiyet verirsiniz. Varsın benim bütün yaşamın cezaevinde geçsin. Bir tek evim var bin kere başbakanın olsun. Ama artık hukuku ve ahlaka aykırı bu ortam kalksın. Ben yaşamım boyunca çalışırım, bütün maaşımı da başbakana veririm. Hiç sorun değil. Ama bu toprağa düşen çocuklar var. Bu politikaların sonucudur. İnsanların kendisini ifade etmesinin kapılarını tıkarsanız, işte tablo bu" diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mahkeme kararıyla tazminat kazandığını ve hak ettiğini belirten Osman Baydemir, "Tazminatı son kuruşuna kadar ödeyeceğim. Kem söz üslubumuz değildir. Ama bir zulüm yapıldı ve halen devam ediyor. Bu zulme karşı insanı bir isyandı. Ben asla zulme biat etmeyeceğim. Bedeli ne olursa olsun asla zulme ve zalimliğe biat etmeyeceğim. Halkın iradesi kutsaldır. Milli irade başbakanın en çok kullandığı sözdür. Van'ın, Batman'ın, Şırnak'ın milli iradesi cezaevinde. Belediye başkanlarımız cezaevindedir. Dolayısıyla milli iradeyse, halkın iradesiyse, hürmetse, buyurun önce siz hürmet edin. Bütün mesele benim açımdan bundan ibarettir" dedi.

 

FA (GG)