Enerji Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin Çelik Palas Otel’de düzenlenen değerlendirme toplantısına katıldı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldız, ABD ve AB ülkelerinin İran’a yapmış olduğu ambargoya karşı, İran’ın da İngiltere ve Fransa’ya yaptığı misillemeyle ilgili Türkiye’nin tutumuna ilişkin soruyu, "Türkiye için BM kararının hukuken bağlayıcı olduğunu söylemeliyim. Bunun haricinde biz Avrupa Birliği üyesi ülke değiliz. O yüzden AB’de alınan kararların hukuken Türkiye açısından bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Türkiye aynı şekilde ABD içerisinde alınan kararlar içinde benzer cümleleri söyleyebilir” diyerek yanıtladı.

”TÜRKİYE BUNU HAK ETMİYOR”

Türkiye’nin 25 milyar dolardan daha fazla petrol ve ürünlerini ulaşım alanında kullandığını ve petrol ve ürünlerinin elektrik üretimine bir katkısı olmadığını ifade eden Yıldız, “Buna ulaşım sektörü açısından baktığımızda 16 milyon adet aracın ihtiyacının karşılanabilmesi açısından Tüpraş’ın temel hammaddesi olan ham petrolü alındığı ülkelerden bir tanesiyiz. Bildiğiniz gibi Türkiye doğalgaz tedarikini 5 ayrı ülkeden, ham petrol tedarikini de 11 ayrı ülkeden tamamlıyor. Zaman zaman bu rakamlar inip çıkabiliyor. O yüzden İran’dan aldığımız ham petrol, Türkiye’nin ihtiyacının yaklaşık yüzde 40’larını, zaman zaman da yüzde 50 sinin tedarik noktası. Biz bu konuda gelişmeleri dikkatle izlediğimizde tabii ki 11 ayrı ülkeden alımımızda herhangi bir sıkıntı yaşanmayacak. Ama bu tür cümlelerin edilmiş olmasının dahi İngiltere ve Fransa’nın az miktarda aldığı hampetrolü kısılmış olmasının bile şu anki ham petrol fiyatlarına etkisini hep beraber görüyoruz ve son yılların en pik yaptığı nokta. 124 dolarlar seviyesine çıktı. Ham petrolün varil fiyatı. Bunun sıkıntısını kim çekiyor? Şu anda biz çekiyoruz. Bu fiyat artışı bizimle hiç alakalı olmamasına rağmen bu tür siyasi istikrarsızlıkların bölgemize ve dünyaya getirdiği sıkıntının ceremesini ben bütün bu ham petrol fiyatlarının artışıyla beraber Türkiye’de hissediyor. Bunu Türkiye de hak etmiyor” dedi.

PETROLDE 10 DOLARLIK ARTIŞIN YÜKÜ 4 MİLYAR DOLAR

Taner Yıldız, dünyanın ve bölgenin oluşturduğu siyasi istikrarsızlığın Türkiye’ye yük olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

”108 dolarlardan konuşurken ham petrolün fiyatını şu an 124 dolardan gerçekleşiyor olması her 10 dolarda Türkiye’ye yükü 4 milyar dolar civarındadır. Bu az bir rakam değil. Biz ham petrolü yüzde 90-92’ler civarında dışardan ithal eden bir ülkeyiz. O yüzden Türkiye’nin ikili anlaşmalarla yaptığı kazanımların kendisinden kaynaklanmayan uluslararası konjonktürden dolayı bu tür rakamların berhava edilmiş olmasından ben son derece rahatsız oldum. Bunu belirtmek isterim. Biz cari açığı azaltmayla alakalı bir kısım çabalar gayretler içindeyken ve ham petrolün fiyatının enerji kalemlerinin girdilerini azaltamaya çalışıyorken, arıza ve tüketimde herhangi bir değişiklilik olmamasına rağmen rakamların spekülatif manada çıkmış olması Türkiye için istemediğimiz bir noktadır. Temenni etmediğimiz bir noktadır. Dünyanın bu manada bize yük olmaması lazımdır diye düşünüyorum.”

ULUSAL TARİFE KONUSU

Elektrikte kayıp kaçak oranlarıyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Bakan Yıldız, doğalgazda bölgesel, elektrikte de ulusal tarifenin işletildiğini söyledi. Her dağıtım bölgesinin doğalgazda hizmet dağıtım bedelinin farklı olduğunun altını çizen Bakan Yıldız, şöyle devam etti:

”Yapıldığı ihale üzerinden, 2003 yılında yaptığımız ihaleleri bunların arasında en eski olanlar yine şu anda bulunduğumuz Bursa, Eskişehir, Ankara, İstanbul gibi illerdir ama onun yanında yaklaşık şu anda 70'e ulaşan ilimizdeki dağıtım hizmetleri tamamen bölgesel tarife niteliğindedir. Elektrikte bütün özel şirketlerin 21 dağıtım bölgesinde, şu an 12’dir. Ama 21 dağıtım bölgesinde tamamen özel sektör eliyle dağıtılmasından sonra ulusal tarife tekrar tartışmaya açılacaktır. Yani Edirne’den Kars’a varıncaya kadar Türkiye’nin her bir ilindeki hizmet dağıtım bedeli ve elektrik fiyatı aynıdır. O yüzden kayıp kaçaklarla ilgili ister İstanbul’un merkezinde isterse Mardin’de ister Edirne’de, ister İzmir’de nerede olursa olsun hepsi bir havuza atılıyor. Artılar eksiler o havuzda değerlendiriliyor. Değerlendirmeden sonra çıkan tek fiyat vatandaşımıza fiyat olarak sunuluyor. Bizim 2015 yılının sonuna kadar mutlaka bunun daha sistematik olduğu ve Türkiye ortalamasının yüzde 9’lar olduğu ortamı oluşturacağız. Biz buna inanıyor ve güveniyoruz. Bu hedeflerimizi de son derece gerçekçi buluyoruz. O yüzde 9’larla birlikte inşallah bu sayısının daha aza ineceğini bilmemiz lazım. Hem nimetlerin hem de külfetlerin paylaşıldığı bir ortam var şu anda.”

”KESİNTİLER ÖZEL SEKTÖRDEN KAYNAKLANMADI”

Habersiz yapılan elektrik kesintileri yüzünden vatandaşların mağdur olduğuna ilişkin bir soru üzerine de Bakan Yıldız, “ İşletmeden kaynaklar problemler varsa burada tek tek konuşacağız, ama ben gerek kamuya, gerekse özel sektöre bu manada hem tavsiyelerimizi, hem de direktiflerimizi buradan vereceğiz. Ama şunun ayıklanmasını isteriz. Özellikle son bir aydaki olumsuz hava koşulları yaşanan bazı kesintilerin özel sektörden kaynaklanmadığını özellikle belirtmek isterim” dedi.

Bakan Yıldız, elektrik faturalarından sonra ihbar gönderilmeden bir gün gecikme olursa kesildiğiyle ilgili sorusu üzerine de şunları söyledi:

”İhbar gönderilmeden elektrik kesintisi olmaması lazım. Vatandaşlarımızdan herhangi biri ihbarsız elektrik kesintisine uğruyorsa mutlaka yetkililere bildirsinler onlarda makul ve mantıklı cevaplarını vermek zorundadırlar.”



IA,FK(FK/AAA)