Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (Setbir) tarafından Bursa Hilton Oteli'nde düzenlenen toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, petrol fiyatlarının yükselmesi ve ekonomiye yansımalarını değerlendirdi.

Petrol fiyatlarının dış ticaret açısından önemli ve cari işlemler açısından da belirleyici olduğunu kaydeden Bakan Çağlayan, şöyle dedi:

"2011 yılında 54.1 milyar dolarlık enerji ithalatı bedeli ödedik. 2010 yılında petrol fiyatları ortalama 75 dolardı. 2011 yılında ortalama 95 dolar mertebesindeydi. Şu an 125 dolar seviyesinde tabi daha fazla artmasından endişe ediliyor. Bu demektir ki eğer petrol fiyatları bugünkü haliyle 122 dolar seviyesinde kalır ise 2012’de en az 10 milyar dolar yansıması olacaktır. Türkiye’nin petrol faturası 65 milyar dolara çıkacaktır. Bu son derece önemli bir rakam. Ümidimiz bu kadar yükseliş olmaması."

"ARTIŞ ENFLASYON OLARAK YANSIYACAK"

Bakan Çağlayan, yükselme nedeniyle tüm hesapların bir daha gözden geçirilmesine neden olduğunu vurgularken şöyle devam etti:

"Aslında petrol fiyatlarının sadece Türkiye’yi ilgilendiren bir hadise değil. Tüm dünyada kullananlar için önemli hale gelecek ve dünyaya enflasyon olarak yansıyacak. Bu fiyatların çok yüksek olması dünyada belli bölgelerde ekonomik ve sosyal krizlerin sürdüğü ortamda fiyat artışına sebebiyet verecek. 2012,ı 2011 gibi büyüme rakamlarına sahip olmayacak. Biraz daha küçük rakamlar olacak. Böyle bir ortamda ara girdi olan petrol fiyatlarının yüksek olması ister istemez dünya ekonomisini olumsuz etkileyecek. Bundan dolayı da tahmin ediyorum ki petrol üreten ülkeler üretimlerini biraz daha arttıracaklar. Çünkü bu ani olan bu fiyat artış ve gerilemeleri sektörü ister istemez rahatsız ediyor. Bunu kullananları rahatsız ediyor."

"10 MİLYAR DOLARLIK EKSTRA ENERJİ FATURASI"

Petrol fiyatlarındaki artışın Türkiye ekonomisine yansımasını ilk ayda görüldüğünü kaydeden Bakan Çağlayan, 7 milyar dolarlık dış ticaret açığı olduğunu, bu açışın sadece 1 milyar dolarının petrol fiyatlarındaki artıştan kaynaklandığını söyledi. Çağlayan, "Bu şubat ayında biraz daha artacak. Çünkü ocak ayında fiyatlar bu kadar değildi. Hesaplarımızı buna göre hazırlayacağımızı ifade etmek istiyorum. Cari açık konusunda dış ticaret konusunda çok plan program ortaya koyduk. Ancak, bugünkü fiyatlarla giderse 10 milyar dolarlık ekstra enerji faturası karşımıza çıkacak" diye konuştu.

Bakan Zafer Çağlayan, geçmişte yapılan hatalı enerji politikalarından dolayı elektrik üretiminde doğalgazı yüzde 52 oranında kullanan tek ülkenin Türkiye olduğunu anlatırken, şöyle devam etti:

"Doğalgazı üreten ve doğalgaz zengini olan ülkeler bile elektrik enerji üretiminde Türkiye’nin kullandığı oranı kullanmıyor. Geçmişteki hatalı politikaların ortaya çıkarmış olduğu bir sonuç. Bundan dolayıdır ki biz de hükümet olarak sayın başbakanımızın önemle üzerinde durduğu cari açık, maliyetlerin azaltılması, daha fazla yatırım ve üretimin sağlanması konusunda ve tüketimin vatandaşımızın geçim standardını yakalaması açısından yenilenebilir enerjiye süratle dönüyoruz. Faturayı azaltmamız kesinlikle şart. Bunu teşvik sistemimizde önemli bir şekilde dikkate aldık. Üzerinde 6 aydır çalışma yapıyoruz. Ben ve bakanlığımdaki arkadaşlarımız. Ekonomi koordinasyon kurulunda geçen hafta başbakanımıza sunduk. Üzerinde 1-2 ufak değişiklik yapıldı. Önümüzdeki hafta başbakanımızın programına uygun olarak tüm Türkiye ve dünyaya ilan etmiş olacağız. Gelmek istediğim nokta maalesef Allah bize petrol, doğalgaz vermemiş. Petrolde yüzde 90’dan fazla dışa bağımlı ülkeyiz. Doğalgaza da yüzde 98’den fazla dışa bağımlı bir ülkeyiz. Ve Türkiye büyüyen gelişen bir ülke bugün 50 bin megavat kurulu kapasitemiz var. Ama şimdi bunu petrol ve doğalgaza bağımlı olmayacak yeni enerji kaynaklarıyla oluşturmak zorundayız."

Nükleer santrallere karşı çıkanları saygıyla karşıladığını kaydeden Bakan Çağlayan, ancak neyi savunduklarını anlamakta da zorluk çektiğini söyledi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan,  şöyle konuştu:

"Güvenlikse bir kere hükümetimizin devletimizin temel görevi. İki nükleer santral 85 milyar kilovat saat elektrik enerjisi üretecek. Mersin Akkuyu ve Sinop devreye girdiği zaman. 85 milyar kilovat- saat elektrik enerjisini bugünkü fiyatlarla doğalgazla üretmeye kalkarsanız bunun maliyeti yaklaşık 4.5 milyar dolardır. Ama bunu nükleer santralle üretirseniz 320 milyon dolardır. Kullanıcıya tüketiciye herkese yansıyan  gelişme olacaktır. Türkiye bu şekilde enerjide petrolde doğalgazda dışa bağımlılıkla isteğimiz seviyeye gitmekte zorlanır. Bunların hepsi bizim planlarımız programlarımız içinde ümit ediyorum ki bu yükselişler bu kadar sürmez."

"AVRUPA’DA LİDER PROBLEMİ VAR"

Bakan Çağlayan, bugünün sadece 'Dünya Kadınlar Günü' olmadığını aynı zamanda Yunanistan’ın borçlarının tahvil takasının yapılacağı son gün olduğuna dikkat çekerek, “20 Mart kadar bu takasların yapılması gerekiyor. Eğer bu konuda yeterince tahvil takası gerçekleşmese Yunanistan fiziki olmasa bile fiili bir iflasla karşı karşıya kalacak. Bu da ister istemez Portekiz ve İspanya’yı ile ciddi manada Yunanistan kağıtlarını elinde bulunduran bu iki ülke ekonomisinde ciddi sıkıntılar yaratacaktır. Maalesef Avrupa’nın lider eksikliği ve lider problemi bu hale getirmiştir. Zamanında tedbir almayan 3 yıl sürekli konuşan Avrupa’nın en büyük ülkelerinin liderleri gerek Sarkozy ve gerekse Merkel’in sırf konuşarak zaman geçirmesi ve bu konuda tedbir almayışının faturası da budur. İnşallah bu şekilde fiyat artış olmaz. Artış vatandaşa ve herkese olumsuz gelişmeler yansıyacaktır. Beklentimiz petrol üreten ülkelerin bir araya gelerek tedbir almasıdır” diye konuştu.



IA,ST,FK(FK/İD)