İzmir'de yaşayan 17 yaşındaki Nagehan Yeter, beş yıl önce, dershane merdivenlerinden düşünce belinde, bacaklarında ve kuyruk sokumunda dayanılmaz ağrılar hissetti. Böbreklerinde rahatsızlık olmasından şüphelenilen genç kız, ailesi tarafından hastaneye götürüldüğünde, gizli omurilik gerginliği yaşadığı saptandı.
OKULUNA ARA VERDİ
Anne karnında bu tür olumsuzlukların yaşanabileceğinin belirtilmesi üzerine Nagehan Yeter, 3'ü omuriliklerinden olmak üzere 5 ameliyat geçirdi. Operasyonlara rağmen genç kızın omuriliklerinin ilerleyen süreçte gerilerek yine birbirine yapıştığı belirlendi. Son olarak omuriliğine, ağrılarını kontrol etmesi için pil yerleştirilen Nagehan, boyunun uzaması nedeniyle bir türlü sağlığına kavuşamadı. Genç kız, yaşadığı acılar yüzünden lise ikinci sınıftayken okuluna da ara vermek zorunda kaldı. Tuvalet ihtiyacını gideremeyen ve yürümekte zorluk çeken Nagehan Yeter'in doktoru Prof. Dr. Yusuf Erşahin, çektiği el grafisinde boyunun daha fazla uzamayacağını saptayınca radikal bir karar aldı.
AMELİYAT, TÜRKİYE'DE İLK
Dünyada yapılan, ancak Türkiye'de ilk defa uygulanan yöntemle Yeter'in, sırttaki 12'inci omurun üst kısmıyla 11'inci omurun alt kısmı alındı. Özel Kent Hastanesi'ndeki ameliyatla, Yeter'in, 1 metre 66.5 santimetrelik boyu 1.5 santimetre kısaltılmış oldu. Ameliyatı gerçekleştiren Prf. Dr. Erşahin, "Boyunun artık uzamayacağını belirleyince bu kararı aldık. Türkiye'de ilk defa omurga-boy kısaltma ameliyatını gerçekleştirdik. Operasyonla gerilmede yüzde 85'lik azalma oldu. Riskli bir ameliyattı, belden aşağı felç olabilirdi, ancak bunu yaşamadık. Son çaremiz, bu ameliyatı gerçekleştirmekti. Başarılı da olduk. Artık yaşamını daha rahat sürdürecek" diye konuştu.
"OKULUMA DÖNMEK İSTİYORUM"
Operasyonun ardından sağlığına kavuşan ve yaşadığı sıkıntıları atlatan Nagehan Yeter ise, "Sürekli düşüyordum. En son düştüğümde bu rahatsızlığım ortaya çıktı. Bacaklarımdaki ağrı inanılmazdı. Morfinlerle yaşama tutunuyordum. Ameliyatla boyum kısaldı, ancak acılarım son buldu. Şimdi çok mutluyum. Bu hastalığı çeken bilir. Benim gibi rahatsızlığı bulunanlara bu operasyon örnek olsun" dedi. Türkiye'de bir ilk olmanın da sevindirici olduğunu söyleyen Yeter, "En büyük isteğim, yarıda bıraktığım okuluma geri dönmek" dedi.
Yeter'in annesi Sibel Yeter de, "Kızım sürekli kendi hastalığıyla ilgili araştırmalar yapıyordu. Durumuna, çektiği ağrılara çok üzülüyorduk. İlk başlarda düşmelerini sakarlıktan zannettik. Ancak öyle değilmiş. Şimdi çok daha iyi" diye konuştu.
