"Türkiye İşçi Sınıfı Hareketi, Kürt Özgürlük Hareketi ile Türkiye Devrimci Güçlerinin HDK/HDP çerçevesinde ördükleri cephe DİSK, KESK, TMMOB, TTB ve tüm diğer emek ve meslek örgütleri ile güçlendirilmeli, Halk Cephesi, Halkevleri ve BHH’ni de kapsayacak güçlü bir birlikteliğe yükseltilmelidir" denilen açıklamada, oylar HDP'ye çağrısı yapıldı.

İşte o açıklamadan bir bölüm:

TKP, Diyarbakır Saldırısını Şiddetle Mahkum Ediyor. Oylar HDP’ye !

Gün geçmiyor ki yeni provokasyon, baskın ve saldırı haberleri gelmesin. Türkiye bir seçim döneminin son günlerini yaşıyor. Kendine güvenen, alacağı oyu hesap edebilen, seçmenine güvenen, halkını tanıyan bir iktidar partisi neden bu kadar hırçın ve saldırgan olur ?

Türkiye bir yol ayrımında, tespitini yaptık. 7 Haziran seçimleri bu ayrımda önemli bir viraj. AKP, can havliyle iktidarı kaybetmemek için direniyor. Erdoğan partisinin fiili başkanlığını yürütüyor. Yalan söylüyor, hakaret ediyor, tehditler savuruyor. Kendine güvenini yitirmiş bir ruh haliyle saldırıyor.

Seçim kampanyasının başından itibaren HDP’ye karşı türlü provokasyon girişimlerinde bulundular. Ağrı, Mardin, Bingöl, Yüksekova, Erzurum, bunların sadece bilinenleri. Miting alanlarında, TV programlarında HDP’yi terörist ilan ettiler. Yalan dolu beyanlarla kendi tabanlarını ve halkları yanıltmaya çalıştılar. Hiç birinden sonuç alamadılar. En sonunda Diyarbakır Büyük İnsanlık Mitinginde bombalar patlatarak provokasyonu uç noktaya taşıdılar. İstediler ki önce Diyarbakır’da, sonra da ülke çapında ayaklanma havasında bir tepki oluşsun, sokak çatışmaları gelişsin ve bunu bahane ederek Sıkıyönetim ilan edip seçimleri ertelesinler. Olmadı. Bu hesapları tutmadı. HDP, DBP ve Türkiye’nin tüm barış ve demokrasi güçleri bu senaryoyu boşa çıkardı.(...)

Türkiye İşçi Sınıfı Hareketi, Kürt Özgürlük Hareketi ile Türkiye Devrimci Güçlerinin HDK/HDP çerçevesinde ördükleri cephe DİSK, KESK, TMMOB, TTB ve tüm diğer emek ve meslek örgütleri ile güçlendirilmeli, Halk Cephesi, Halkevleri ve BHH’ni de kapsayacak güçlü bir birlikteliğe yükseltilmelidir.

7 Haziran seçimlerinde HDP etrafında oluşan birliktelik, onun vekil adayları ve seçmen profilini oluşturan bileşim şu aşamada Türkiye’nin diri güçlerini ifade etmektedir. Gerçek anlamda ulusal demokratik güçlerin birlik ve dayanışması bu çerçevede oluşmuştur. Gezi Direnişinin, diğer bir adıyla Haziran Direnişinin bileşenleri HDP içinde ve etrafında kenetlenmiştir. Türkiye İşçi Sınıfı Hareketinin, Bursa, Yalova, Kocaeli, Eskişehir, Trakya direnişleri bu güçlerle bütünleşecek niteliğe sahiptir. Her hangi bir olumsuzluk karşısında 7 Haziran sonrasında bütün bu güçlerin ifade ettiği gerçek Türkiye muhalafeti AKP’yi ve sermayenin devletini ürküten ana olgudur. (...)

7 Haziran seçimleri sadece Türkiye’nin iç politikası açısından değil, Ortadoğu politikaları açısından da büyük önem taşımaktadır. TC Devleti’nin AKP iktidarı eliyle Ortadoğu’da uyguladığı maceracı, saldırgan, işgalci politikalara son vermek bu seçimlerin sonuçları ile doğrudan ilintilidir. Kürt ulusal sorununun adil, demokratik ve barışçıl çözümü, Türkiye açısından olduğu kadar bölge için de belirleyici bir önem taşımaktadır. Kürt ulusal sorununun barışçıl çözümünden yana olan ve IŞİD’in Türkiye’de bir iç olgu durumuna gelmesini istemeyen tüm güçler ve seçmenler, 7 Haziran seçimlerinde AKP’nin önünü HDP’ye oy vererek kesmenin zorunlu olduğunu görmelidir.

Türkiye Komünist Partisi, 7 Haziran seçimleri açısından bu denli merkezi bir rol üstlenmiş HDP’ye yönelik tüm baskı ve provokasyonları, özellikle HDP yönetiminin politik yetenekleri ile boşa çıkarılan Diyarbakır provokasyonunu şiddetle mahkum ediyor, tüm HDP yönetici, üye ve seçmenlerine en sıcak dostane, dayanışma ve geçmiş olsun duygularını iletiyor, Diyarbakır saldırısında yaşamını yitiren özgürlük savaşçılarının yakınlarına baş sağlığı diliyor, yaralılara ve yakınlarına geçmiş olsun dileklerini ulaştırıyor.

Türkiye Komünist Partisi / Merkez Komitesi - 06.Haziran 2015