20 Temmuz Perşembe, Suruç katliamının ikinci yıldönümü. 33 kişinin hayatını kaybettiği, 100’den fazla kişinin yaralandığı canlı bomba saldırısının davası, katliamdan 21 ay sonra başladı. İkinci duruşması 14 Temmuz’da görülen davada, yargılanan üç sanıktan biri bile henüz sanık sandalyesine oturmadı. Urfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015’te, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun (SGDF) çağrısıyla, Kobanê’ye oyuncak ve insani yardım malzemeleri götürmek için Suruç’ta olan 300 genç, konakladıkları Amara Kültür Merkezi’nde basın açıklaması yaptıkları sırada intihar saldırısı gerçekleşti. Meydana gelen patlamada 33 kişi ve saldırgan hayatını kaybetti, 100’den fazla kişi yaralandı. Saldırıyla ilgili soruşturmaya 23 Temmuz 2015’te “dosya içerisinde bulunulan belgelerin incelenmesinin soruşturmanın amacını tehlikeye düşüreceği” gerekçesiyle gizlilik kararı getirildi. Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın katliamın üzerinden 18 ay geçtikten sonra hazırladığı iddianamede, biri tutuklu üç sanık hakkında 104’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Yine iddianameye göre, bombalı saldırıyı gerçekleştiren kişinin Abdurrahman Alagöz olduğu belirlendi. Sanıklardan Yakup Şahin, Ankara Tren Garı patlaması şüphelisi olarak tutuklu. Diğer sanıklar Deniz Büyükçelebi ve İlhami Ballı ise iddianameye göre, Suriye’de. Katliamla ilgili açılan davanın firari olmayan tek sanığı Şahin, iki duruşmaya da getirilmedi; aileler ve avukatlar yetkililer ve kamu görevlilerinin de soruşturulmasını talep ediyor. Suruç Katliamı’yla ilgili dava, 4 Mayıs Perşembe 2017’de Hilvan’daki Urfa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nün içerisindeki Urfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Firari olmayan tek sanık da Ankara Katliamı davası aynı güne denk getirildiği için duruşmaya katılmazken, Suruç katliamından hayatını kaybedenlerin aileleri ve katliam mağdurları 7 saat geç başlayan duruşmayı bekledi, hiçbir meslek odası sivil toplum örgütü ve siyasi partinin müdahillik talebi kabul edilmedi. İkinci duruşması 14 Temmuz’da görülen davada Sincan Cezaevi’nde tutuklu olan Yakup Şahin’in SEGBİS ile katılmasına avukatlar itiraz etti. Yakup Şahin ise avukatlara, “Bir de sana cevap mı vereceğim” dedi. Avukatlar mahkemeye “Sanık sizi dahi dinlemiyor. 33 kişinin katilidir. Buradan nasıl sorgusunu yapacağız. Araya girip müdahale ediyor. Biz bu cesareti nereden aldığını biliyoruz. Burada olması halinde kendisine deliller gösterilecektir” dedi. Ailelerin de sanığa tepki göstermesi sırasında Şahin bu kez de “İster katılırım, ister katılmam” dedi.Mahkeme bunun üzerine Yakup Şahin’in duruşmaya bizzat getirilmesine karar verdi. Bir sonraki duruşma Hilvan'da, 13 Kasım’da görülecek.