Toplantıda konuşan İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, insan hakları savunucuları olarak uzun yıllardır bir savaşa tanıklık ettiklerini belirterek, şunları söyledi: "Bu savaşın, bu coğrafyadaki acıların son bulması için, Kürt sorununda çözüm için, barış için herkesi bir kez daha üzerine düşeni yapmaya çağırıyoruz. Parlamentoya sesleniyoruz, bu sorunu çözün. Devlete ve hükümete sesleniyoruz, bu sorun çözülmediği müddetçe bu ülkede insan haklarına dair bir şey konuşabilmek mümkün değil. Ortadoğu'da sağlıklı politikaları üretebilmek mümkün değil. HPG'ye sesleniyoruz, evet, bugüne kadar devlet Cenevre sözleşmesine hiç bir zaman uymamıştır. Bunun etik, insani ve hukuksal boyutlarını dile bile getirmemiştir. Ama biz sivillerin, seçilmişlerin böyle bir savaşta alıkonulmasını ve özgürlüğünden mahrum edilmesini hiç bir şekilde kabul edilemez buluyoruz. Hüseyin Aygün'ü serbest bırakın, şiddeti körükleyen politikaların çözüm için yol açıcı olmadığını bir kez daha tekrarlıyoruz." AYGÜN'Ü ZORLA ALIKOYANLAR İNSANCIL HUKUKU İHLAL ETMİŞLERDİR Aileler adına açıklamayı okuyan Hüseyin Ocak da, Hüseyin Aygün'ü milletvekilliğinden önce de tanıdıklarını aktararak, şöyle konuştu: "Kendisi, gözaltında kaybedilenlerin avukatı, kayıplar mücadelesi içinde yer alan bir hukukçu ve bir insan hakları aktivistidir. Tunceli Barosu'nun kurucularından olan Aygün'ün avukatlık kariyerinde başta Dersim 37-38 katilamı davası olmak üzere gözaltında kayıplar, yakılan köyler, zorunlu göçve işkence davaları öne çıkmaktadır. Dersim katliamıyla ilgili 2 kitabı da bulunan Aygün, aynı zamanda ilk Zazaca gazeteyi çıkaran kişidir. Hüseyin Aygün, 3 yaşındaki Dilek Serin ve 61 yaşındaki Nazım Gülmez'in de içinde bulunduğu onlarca gözaltında kayıbın avukatıdır. Kayıpların izini sürerken devletin baskı ve tehditlerine maruz kalmış biridir. Mücadelemizin destekçilerinden Hüseyin Aygün'ün zorla alıkonulması, biz kayıp yakınları açısından kabul edilemez bir durumdur. Aygün'ü zorla alıkoyanlar insancıl hukuku ihlal etmişlerdir. Bu ihlale derhal son vermelerini ve Hüseyin Aygün'ü serbest bırakmalarını istiyoruz. Hükümeti Hüseyin Aygün'ün can güvenliğini tehlikeye sokacak her türlü girişimden uzak durmaya, operasyonlara son vermeye çağırıyoruz. Hüseyin Aygün'ün ailesine kavuşması için herkesi nefret söyleminden uzak durarak, aklıselim davranmaya çağırıyoruz. Biz gözaltında kayıp yakınları olarak biliyoruz ki, bu savaş ortamı devam ettikçe, gözaltında kayıplar, faili meçhul cinayetler ve daha birçok hak ihlalleri devam edecektir. Bu vesile ile bir kez daha tüm yurttaşların insan haklarından eşit koşullarda ve adaletli biçimde yararlanması için savaş politikalarının yerini çözüm politikalarına bırakmasını talep ediyoruz." DG (MK) (FOTOĞRAF)