Davutoğlu bu ifadelere atıfta bulunarak, “Bütün kırmızı çizgiler aşıldı. Bu çizgileri koyan ülkelerin, bu çizgiler aşıldığında sorumluluklarını yerine getirmesi gerekir” dedi. Suriyeli muhalifler, "rejim birliklerinin başkent Şam yakınlarındaki Huta’da zehirli gaz yüklü füzelerle kimyasal saldırı düzenlediklerini" iddia etmiş, "saldırıda 1000’den fazla sivilin öldüğünü" öne sürmüştü. Suriye yönetimi ise, iddiaların ‘asılsız olduğunu’ ve üç farklı bölgede incelemelerde bulunmak için Suriye’ye giden BM denetçilerinin ‘dikkatlerini dağıtmak’ için ortaya atıldığını ifade etmişti. Birleşmiş Milletler de, iddiaların ‘kaygı verici olduğunu’ ve krizi tırmandıracağı açıklaması yaptı. BM Güvenlik Konseyi’ni bilgilendiren BM Genel Sekreter Yardımcısı Jan Eliason, ‘saldırının aydınlatılması’ gerektiğini dile getirdi. Dışişleri Bakanı Davutoğlu ise, BM Güvenlik Konseyi’ni ‘kararsız bir tavır’ sergilemekle eleştirip şu ifadeleri kullandı: “Bu konuda BM Güvenlik Konseyi artık kararsız bir tavır takınamaz. En şiddetli yaptırımlar uygulanmalı. Eğer şu an bunları yapmazsak, emin olun daha kanlı katliamlar gerçekleşecektir.” Fransa: Güç kullanılmalı Berlin’de Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ile ortak basın toplantısında konuşan Davutoğlu, kimyasal silah kullandıkları iddiasını reddeden Şam yönetime seslenip “Şam rejimi biz yapmadık diyor. Eğer kendilerinden eminlerse BM heyetine izin vermeliler. Heyet de Şam’daki bu bölgeye gitmeli” dedi. Westerwelle de, Davutoğlu’nun çağrısına destek verip BM denetçilerinin bölgede inceleme yapmasına izin verilmesi gerektiğini ifade etti. Uluslararası toplumun Suriye’deki iddialara karşı harekete geçmesini savunan ülkelerden biri de Fransa. Fransa, Suriye hükümetinin kimyasal silah kullanıldığı iddialarının doğrulanması durumunda uluslararası toplumun ‘güç kullanarak’ cevap vermesi gerektiğini söyledi. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, Fransız BFM televizyon kanalına yaptığı açıklamada “Uluslararası toplumun tepkisi, Suriye’ye karşı güç kullanılarak gösterilmeli. Ama kara birliklerinin Suriye’ye gönderilmesi söz konusu değil” diye ekledi. Le Monde gazetesinde yer alan habere göre, Fabius, kara kuvvetlerinin Suriye'ye gönderilmesi için "imkansız" yorumunu yaptı ve BM Güvenlik Konseyi’nin karara varamaması durumunda, ‘başka yollara başvurulabileceğini’ belirtti. Fransız bakan, "Nasıl mı? Daha ileriye gitmeyeceğim." diyerek açıklamasına ayrıntı getirmekten kaçındı. İngiltere Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre aralarında Fransa ve İngiltere’nin de bulunduğu 36 ülke, BM Genel Sekreterliğine çağrıda bulunup BM denetçilerinin iddiaları araştırmak için gerekli girişimlerde bulunulmasını talep etti. Açıklamada, “Kan dökülmesini engellemenin en iyi yolunun siyasi çözüm olduğuna inanıyoruz” ifadesini kullanıp yine de İngiltere Başbakanı David Cameron ve Dışişleri Bakanı William Hague’in daha önce söyledikleri ‘hiçbir seçeneğin göz ardı edilmeği’ sözleri hatırlatıldı. Rusya: Provokasyon Suriye rejimine destek çıkan Rusya ise, kimyasal saldırı iddialarının muhalifler tarafından 'provokasyon amaçlı' ortaya atılmış olabileceğini dile getiriyor. Daha önce belirlenen üç farklı bölgede kimyasal silah kullanıldığı iddialarını incelemek üzere Pazar gününden beri Suriye'de bulunan BM denetçilerinin, Şam'ın Huta bölgesine gidip gitmeyecekleri henüz bilinmiyor. Muhalefet, kimyasal silahın isyancı güçleri Şam'ın çevresinden püskürtmeyi amaçlayan bir saldırıda kullanıldığını söylüyor. YouTube'de yayınlanan görüntülerde bir klinikte yere yatırılan çok sayıda cesedin yanı sıra, kurulan geçici sağlık merkezinde birçok insanın tedavi edilmesine çalışıldığı görülüyor. Aralarında bebeklerin, çocukların da bulunduğu çok sayıda insanın havale geçirdiği, bazı insanların hareketsiz yattığı ve nefes almakta zorlandığı görülüyor. Cesetlerde ise kurşun ya da patlayıcı izi görülmüyor. Fakat uzmanlara göre görüntülerin BM denetçilerinin ülkedeyken ortaya çıkması, soru işaretleri doğuruyor.