Almanya'nın içinde bulunduğu ekonomik ve politik zorluklar giderek kitlelerde rahatsızlık yaratırken SPD, Yeşiller ve FDP üçlü koalisyonuna karşı eleştirel sesler yükselmeye başladı.

Bütçe açığı tartışması için, Federal hükümet de ‘açık borçlanarak mı kapatılsın’ diye uzun bir tartışma yapıldı.

FDP Maliye Bakanı Christian Lindlner, devletin yeniden borçlanmasına şiddetle karşı çıkarken, SPD ve Yeşiller, bütçe açığının kapatılması için devletin, halkına karşı görevini yerine getirmesini önerdi.

Korona döneminde, halkın yararına alınan bir sürü önlemler tekrar geriye adım atılarak değiştirildi. 9 Euro'luk biletler, Almanya içinde dolaşımı sağlarken bu 49 Euro’ya yükseltildi.

Yine korona nedeniyle;

KDV vergisi 7 Euro’ya indirilmişken tekrar 19 Euro'ya geri çıkartıldı. Yükselen fiyat karşında kitleler  memnuniyetsizliğini dile getirdi.

Çocukların temel korunma ve beslenmeleri için çıkartılacak kanun ertelendi.

Aynı şekilde çifte vatandaşlık hakkı da belirlenen tarihte gerçekleşmeyerek bir süre ertelendi.

Halkın alım gücü yüzde %12 değerinde düşerken buna muhalefet partileri ve kitleden tepkiler yükselmeye başladı..

Federal hükümetin planladığı sübvansiyon kesintilerine karşı Almanya’nın her eyaletinde binlerce çiftçi, traktörleri ile trafiği bloke ederek günlük yaşamı bir hafta boyunca önemli oranda engelledi.

Federal hükümet, kemer sıkma planı ve politikasınından geri adım atmaz ise çiftçiler büyük eyleme geçeceğe benziyorlar.

Alman demir yollarında çalışan personel ve tren makinistleri, haftalık iş gününün 38 saat yerine 35'e indirilmesi  ile maaş ücretlerine 555 euro zam ve bir defaya mahsus da vergiden muaf 3 bin Euro tazminat talebiyle üç gün süren uyarı grevine gittiler.

Almanya’da trafikte büyük aksamalar olurken, milyonlarca çalışan iş yerlerine gidemediler.

Federal hükümet halkın gözünden düşerken, muhalefet partileri hükümet istifa etmeye zorluyorlar.

Böylede Federal Hükümet ortakları kamuoyu yoklamalarında oy kaybına uğradılar.

Almanya’nın içinde bulunduğu politik ve ekonomik zorluklar karşında aşırı sağcı ve yabancı düşmanı parti AfD  kamuoyu yoklamalarında, CDU'dan sonra yüzde 22 oyla, ikinci parti konumuna geldi.

Sermaye sınıfından bazıları geçmişte geri partileri destekleyip başa getirdikleri gibi bu günde, sermayenin  bir kesimi milliyetçi ırkçı-şoven AfD ’deyi destekliyorlar.

Durum böyleyken AfD nin yasaklanmalıdır tartışması yükselmeye başladı.

Son günlerde kamuoyunda geniş kapsamlı tartışmalara yol açan AfD'nin Postdam'daki gizli toplantısında gündeme taşıdığı "milyonlarca göçmenin sınır dışı edilme planı" ırkçı partinin yasaklanması tartışmalarını da alevlendirdi. Gizli toplantıya CDU'lu iki milletvekilinin de katıldığı ortaya çıktı.

Bazı çevreler AfD'nin Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı (Bundesamt für Verfassungsschutz -BfV-) tarafından kontrol edildiğinin ileri sürerek yasaklanmasına karşı çıkıyorlar.

Bazı çevreler yasaklansın derken, birtakım çevreler de geçmişte kapatılan partilerin, gizlice örgütlenmeye devam ettikleri örneğini veriyorlar.

Böylece geçmişten ders çıkartarak, AfD ile tartışıp onu kitlelerin nezdinde faşist gerici ve yapancı düşmanı bir parti olduğunu iyice anlatmak gerekir diyorlar.

Sol Parti bölündü. Aralarında federal parlamento milletvekili Sahra Wagenknecht ve 44 arkadaşı tarafından 'Sahra Wagenknecht İttifakı' (BSW) adlı yeni bir parti kuruldu. Yeni kurulan partinin federal parlamentoda 10 üyesi bulunmakta. Yeni kurulan BSW partisinin kısa dönemde 1,2 milyar bağış topladığı açıklandı. Eski SPD'li ve liberal bazı sermaye çevreleri de yeni partiyi destekliyor.

Almanya, İsrail-Hamas arasındaki kirli savaşta, devlet hakkını koruma adı altında İsrail’in yanında yer aldı.

İsrail'in, Gazze’de sivil halka karşı işleği soykırım görmemezlikten geliniyor.

Almanya Rusya ile Ukrayna arasındaki bu kirli savaşta AB ile birlikte Ukrayna'nın yanında yer aldı.

Amerika ve AB ile birlikte Almanya da Rusya’ya karşı ambargo uygulamasında da yer aldı.

Almanya, Ukrayna’ya yüksek oranda askeri yardımlar yapıyor ve  Ukrayna askerlerinin eğitiminde yardımcı oluyor.

Üçüncü bir dünya savaşı;

Yemen'de İran tarafından desteklenen HUSİ'lerin, Filistinlileri destekleyip Akdeniz'de Amerika ve İngiltere savaş gemilerine karşı saldırı uygulamaya başlamıştır.

İngiltere ve Amerika HUSİ’leri Yemen'de karadan ve havadan vurmaya başladı. Almanya şimdi de yine Amerika ve İngilizlerin yanında tavır alıyor.

Almanya Federal hükümeti, halkın ekonomik ve politik sıkıntılarına rağmen savaşların yanında yer aldığı müddetçe halk yığınlarının memnuniyetsizliği aratacaktır.

Halk yığınlarının giderek sokaklara çıkarak protesto eylemlerine başlayacağı öğrenildi.

Federal Hükümetin, bir an önce memnun olmayan halk yığınlarına karşı sorumluluğunu yerine getirmesi bekleniyor.