Ağırlaştırılmış müebbet hapisle üç yıldır tutuklu yargılanan Ayten Öztürk hakim karşısına çıktı. 

İstanbul 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma, Ayten Öztürk’ün tahliyesine ilişkin beyanlarda bulunmasıyla başladı. Öztürk, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevinden mahkeme salonuna getirdi. 

Savunmasında, iddianamede ve mütalaada tutukluluğunu gerektirecek bir olayın olmadığını vurgulan Öztürk, tutukluluğu ile yaşadığı işkencenin örtbas edilmeye çalışıldığını söyledi.

‘BANA, SIRADAN BİR İŞMİŞ GİBİ İŞKENCE YAPILDI’

Europol raporu: AB'ye eroin Türkiye üzerinden geliyor Europol raporu: AB'ye eroin Türkiye üzerinden geliyor

Öztürk yaptığı savunmada, "Bana çok sıradan bir işmiş gibi işkence yapıldı ama dinleyenlerin sıradan bir olaymış gibi dinlemesini istemiyorum. Ben doktorla görüşmeden önce TEM şubeden biri geliyor ve doktorla görüşüyordu. Bu yüzden doktorlar kafasını kaldırıp bakmıyordu bile. İşkenceye ilişkin hiçbir soruşturma açılmadı bugüne kadar. Ben adres veremiyorsam işkencenin olmadığını mı gösteriyor? İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Serbest bırakıldığım dosyada, şimdi ağır müebbetle yargılanıyorum” ifadelerini kullandı. Öztürk, Ankara’da bir senaryo oluşturulduğunu ve mahkeme heyetinin oluşturulan bu senaryoya göre hareket ettiğini belirtti. 

6 AY BOYUNCA AĞIR İŞKENCELER MARUZ KALDIM

2008 yılında İstanbul'un Okmeydanı semtinde bir çocuk istismarcısının linç edilmesi nedeniyle açılan davada ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen Öztürk, 2018 yılında Lübnan'da gözaltına alındıktan sonra Türk yetkililere teslim edildiğini ve 6 ay boyunca bilmediği bir yerde işkence gördüğünü ileri sürmüştü. 

"İŞKENCE İZLERİNİ ÖRT BAS ETMEK İÇİN CEZAEVİNDE TUTULUYORUM"

Gözaltına alındıktan sonra üstünde sahte pasaport bulunduğu gerekçesiyle tutuklanan Öztürk, şu anda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılandığı dosyaya ilişkin ifade vermiş ve serbest bırakılmıştı. Sahte pasaportla ilgili davanın birleştirilmesinin ardından serbest bırakıldığı istismarcıya yönelik linç dosyasından da tutuklanan Öztürk, bugün görülen duruşmadaki ifadesinde, şunları söyledi:

İddianamede ve mütalaada benim cezalandırmamı gerektirecek bir delil bulunmamaktadır. Mesut Pekgöz isimli sanık isim bile vermeden bir kadının varlığından bahsetmektedir. Burak isimli sanık da benim derneğe gidip geldiğimi söylemiştir. Ben zaten STK'lara gidip geldiğim için bu derneğe gitmiş olabilirim. Bu deliller benim böyle bir suçu işlediğimi göstermez. Kaçırılarak 6 ay gözaltında tutuldum. Uğradığım işkencenin soruşturması dahi yapılmadı. Ben cezaevinde tutulmamın sebebini işkence izlerini ört bas etmek olduğu kanaatindeyim. Ben ilk ifade verdiğimde serbest bırakılmıştım. O günden bu yana delil durumunda değişiklik olmamıştır. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum.  

İfade veren sanık: Linci karşı kaldırımdan izledi 

6 ayın ardından boş bir arazide bırakıldıktan sonra Terörle Mücadele Şubesi polisleri tarafından gözaltına alınan Öztürk hakkında hazırlanan iddianamede delil olarak, aynı dosyada yargılanan başka bir sanığın ifadesi yer alıyor. O ifadede, Öztürk'ün çocuk istismarcısına yönelik linci karşı kaldırımdan izlediği belirtiliyor. 

‘ÖZTÜRK’ÜN TEDAVİ OLMASI GEREKİYOR’

Müvekkili Öztürk’ün tedavi olması gerektiğini söyleyen avukat Seda Şaraldı, Öztürk’ün tutuklu kaldığı zaman zarfı içerisine telafisi mümkün olmayacak sağlık sorunları yaşayabileceğini söyleyerek, müvekkili Öztürk’ün tahliyesini talep etti. Ayten Öztürk hakkında oy çokluğu ile tutukluluğunun devamına karar veren Mahkeme Heyeti, bir sonraki duruşma 19 Mart tarihine ertelendi.

HAZIRLANAN İDDİANEMENİN DELİLLER BÖLÜMÜNDE ŞUNLAR YER ALIYOR:

Silahlı Terör Örgütü Adına Yapmış Olduğu Eylem Ve Faaliyetlerden Dolayı Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme Suçundan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi (Terör), Tasarlayarak Öldürme Suçundan İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi (Terör), Tasarlayarak Öldürme Suçundan İstanbul 3.Ağır Ceza Mahkemesi, Görevi Yaptırmama İçin Direnme suçundan İstanbul 41. Asliye Ceza Mahkemesi'nin Yakalama Kararı, T.C. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'nca Terör Suçundan Arananlar Listesinde Turuncu Bölümde Yer Alan Arama Kaydı (Bkz:"www.terorarananlar.pol.tr")(Ayten Öztürk (Uyap Kaydı Bekleniyor)ANTAKYA 1974 DHKP/C Terör Örgütü, Kod Adı Kullanması, (Selva-Selvi Kod), DHKP/C Terör Örgütüne Müzahir İnternet Siteleri ve Sosyal Medya Hesaplarınca Sahiplenilmesi, Şüphelinin Mevcut Yakalama Emirleri ve Adli Tahkikatlardan Kurtulmak Amacıyla Yaklaşık 10 Yıldır Firari Olması, Gözaltı süresince Açlık Grevi Yapması ve Her ne kadar Yasal Bir Hak Olsa Da Bu Tür Sol Görüşlü Terör Örgütü Mensuplarınca Çoğunlukla Yapılan Kollukta İfade Vermeyi Reddetmesi, Başkasına Ait Pasaport Kullanması, Yabancı Bir Ülkede Yaşadığına Karine Teşkil Eden Yabancı Paraların Yakalama Anında Üzerinden Çıkması, Üzerinde Şahsına Ait Kimlik Belgesi Taşımaması.

NE OLMUŞTU? 

OHAL döneminde kaçırıldığı bilinen tek kadın Ayten Öztürk 8 Mart 2018’de yaşadığı Lübnan’da Türkiye yetkililerine teslim edilmiş, Ankara’da 6 boyunca işkence görmüştü. Birlikte yargılandığı diğer sanığın beyanına dayanarak tutukluluğu devam eden Öztürk’e DHKP-C üyeliği iddiası yöneltiliyor. Öztürk, mahkeme karşısına ancak bir yıl sonra çıkarıldı ve maruz kaldığı işkence nedeniyle ömür boyu kullanacağı ilaçlara bağlı yaşıyor. (Kaynak: Artıgerçek, Independent Türkçe)