CDU/CSU Federal Parlamento grubu başkanı Volker Kauder'in Der Spiegel dergisine verdiği demeçten alıntılar:
Türkiye medyasında Almanya’nın PKK’ye silah verebileceği olasılığı üzerine haberler çıktı. Bu haberler, Kauder’in bir demecine dayanmaktaydı. Asıl sinyalin ne olduğu göstermek için Kauder’in söylediklerini Türkçe’ye çevirdik:
SPIEGEL ONLINE: Almanya’daki ekonomik güvensizliğin nedenlerinden birisi, “İslam Devletinin” ilerlemesi. Almanya, terör milislerine karşı mücadelede daha fazlasını mı yapmalı?
Kauder: Biz, yapabildiğimizi ve bizden bekleneni yapıyoruz: Bunlar Kuzey Irak için insani yardım ve Kürtlere, öğretim dahil silah gönderilmesidir.
SPIEGEL ONLINE: Silahlar Peşmergeye gitti. İD’ye karşı PKK gibi başka gruplarda mücadele veriyor. PKK’nin de desteklenmesi gerekmez mi?
Kauder: Türkiye’nin PKK ile hangi sorunları olduğunu biliyorum, ama İD’nin önemli sınır kentlerini ele geçirmesini ve giderek dünya çapındaki güvenlik için bir tehdit haline gelmesini seyretmek çözüm olamaz. Başka grupların desteklenmesi olanaklı olabilir. Ama bu Türkiye’ye karşı değil, Türkiye ile birlikte olmalıdır. Bu, PKK’ye verilecek destek için de geçerlidir. Tabii ki bütün silah gönderimleri rizikoludur Silahların gönderildiği yerde kalması için yüzde yüzlük bir güvence yok. Ama İD durdurulmazsa, riziko daha büyük olur.
SPIEGEL ONLINE: PKK Avrupa’da terör örgütü olarak görülüyor.
Kauder: Her taraf – Türkiye’de . şimdi barış sürecini devam ettirmelidir. Böylece çok şey kazanılabilir. Asıl tehlike bu insanlık dışı İD-teröristleridir.
SPIEGEL ONLINE: Meclis grubunuzda Türkiye’nin tavrını eleştirdiniz. Türkiye üzerindeki baskı nasıl artırılabilir?
Kauder: Türkiye mültecilere yaptığı yardımlardan dolayı byük saygımı kazandı. Ama Türkiye’nin İD’ne giden desteği sınırlarında engellememesi, Kobane’den kaçan Kürtlere kaçışlarının zorlaştırılması, görüldüğü kadarıyla kimseyle görüşmeden PKK mevzilerinin bombalanması kabul edilebilir değildir. Bu konuda ivedi olarak partnerimizle NATO içinde konuşmamız lazım. NATO’nun ittifak durumunun hızla ortaya çıkabileceği bir durumdayız. Ve: Suriye sınırında Alman silah sistemleri bulunmaktadır.
Yorum: Görüldüğü gibi Almanya’nın PKK’ye önkoşulsuz bir desteği yok. Kauder burada Almanya’nın ikili siyasetini gösteriyor: bir tarafta Türkiye hükümetine Alman çıkarlarına yarayan adımların atması için baskı yapmak, diğer taraftan da »PKK’ye ancak Türkiye’nin istediği biçimde silah verilme olasılığı var« sinyalini vermektedir. Alman hükümetinin derdi ne barış sürecidir, ne de Rojava’da savunma yapan halk güçlerine destek verilmesidir. Almanya, Alman sermayesinin çıkarları için gerekli olan müdahaleyi yapmak istiyor. Durum aslında bu kadar basit.
