Almanya’da iç istihbarattan sorumlu Federal Anayasa Koruma Teşkilatı eski başkanı ve Thüringen’den CDU Federal Meclis milletvekili adayı Hans-Georg Maassen’ın, TV Berlin televizyonuna verdiği demecinde bazı medya mensuplarının sol ve aşırı solla ilişkileri olduğunu ileri sürerek, karakter olarak devlet televizyon ve radyo kurumlarında çalışmaya uygun olup olmadıklarının saptanması için testten geçirilmesini istemesi, basın özgürlüğüne bir darbe olarak nitelendirildi.
Alman Devlet Televizyonu ARD ile devlet radyo kurumlarında staj yapanların yüzde 90’a yakınının sol eğilimli olduğunu, Sol Parti’ye, Sosyal Demokrat Parti’ye (SPD) ve Yeşiller’e sempati duyduğunu ileri süren Maassen, başta haber programı ‘Tagesschau’ çalışanları olmak üzere başka birimlerde görev yapanların da eğilimlerinin saptanması için testten geçirilmelerini istedi.
ALMAN GAZETECİLER CEMİYETİ: ÖZÜR DİLESİN
Aşağı Saksonya Eyalet Parlamentosu CDU Meclis Grup Başkanı Dirk Toepfer, Maassen’ın milletvekilliği adaylığından vazgeçip partiden de istifa etmesini istedi. Gönüllü olarak istifa etmemesi halinde partiden ihraç edilmesini de önerdi. Toepfer, “Kim ki gazetecilerin zihniyet testinden geçirilmesini isterse, en karanlık dönemi (Hitler dönemini) istiyor demektir” diyerek sert tepki gösterdi. Yeşiller milletvekili Konstantin von Notz da Maassen’ın yaklaşımını ‘basın özgürlüğüne ağır darbe’ olarak nitelendirdi ve kabul etmenin kesinlikle mümkün olmadığını söyledi. Böyle bir yaklaşımın basın özgürlüğünün büyük harflerle yazıldığı Almanya gibi bir ülkede yeri olmadığını vurgulayan SPD Genel Sekreteri Lars Klingbeil ise CDU Genel Başkanı ve CDU/CSU’nun başbakan adayı Armin Laschet’in sessiz kalmasını eleştirdi. Maassen’ın bu tutumuna sert tepki gösteren Alman Gazeteciler Cemiyeti (DJU) de özür dilemesini istedi.
