DÜNYA

Türkiye’nin askeri sanayide yeni hamlesi Alman medyasında manşetlerde

Türkiye’nin yerli savunma sanayisinde attığı adımlar, özellikle “Gazap” isimli vakum bombası tanıtımı, Alman basınında geniş yer buldu. Haberde, bu gelişmenin Türkiye’nin bölgesel güç iddiasını pekiştirdiği ve NATO içindeki dengeler açısından önem taşıdığı vurgulandı.

Alman kamu kanalı ZDF'in internet sitesinde (zdfheute.de), Alexander Poel imzalı haberde, Türkiye’nin 22-27 Temmuz tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF 2025) en yeni silah teknolojilerini tanıtmasına yer verildi.

Haberde, “Fuarda dikkat çeken en önemli geliştirme, ‘Gazap’ isimli vakum bombası oldu” ifadesi kullanıldı. Poel, Türk yetkililerin bu bombanın önceki modellerden çok daha yıkıcı olduğunu ve Türkiye tarafından “Tüm bombaların annesi” olarak nitelendirildiğini aktardı.

İşte o haberden satır başları:

Yaklaşık bir ton ağırlığında savaş başlığına sahip olan Gazap’ın patlama gücü sekiz tonun üzerinde. Bu da onu önceki “serbest düşüş bombalarından” üç kat daha güçlü hale getiriyor. Türk Silahlı Kuvvetleri Araştırma ve Geliştirme Merkezi Başkanı Nilüfer Kuzulu, bombanın patlama anında 10.000 parçacık yayarak iki kilometrelik bir alandaki her şeyi yok edebildiğini söyledi.

Türkiye, NATO üyesi olmasına rağmen savunma sanayisinde bağımsızlık hedefliyor. Şu anda ülke, silah ihtiyacının yüzde 80’ini kendi üretiminden karşılıyor. Savunma uzmanı Özgür Ekşi, geçmişte yaşanan ambargo ve yaptırımların —örneğin Kıbrıs Harekâtı sonrası veya Rus yapımı S-400 hava savunma sistemi alımı sonrası— Türkiye’yi yerli üretime yönelttiğini ifade etti.

2024 yılında Türkiye, 7,2 milyar dolarlık silah ve savunma sistemi ihraç etti. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 30’luk bir artış anlamına geliyor. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a göre bu üretim sadece ekonomik değil, stratejik bağımsızlık açısından da önemli.

Erdoğan, fuarın açılışında yaptığı konuşmada, “Küresel güç dengelerinin değiştiği, her gün yeni krizlerle uyandığımız bir dönemdeyiz” diyerek Türkiye’nin bölgesel bir güç olarak kendi güvenliğini NATO desteği olmadan da sağlayabilmesi gerektiğini vurguladı.

Buna karşın, bazı uzmanlar NATO’nun bu tür silahların geliştirilmesi, ihracatı ve kullanımı konusunda Türkiye’yi belli koşullara uymaya zorlaması gerektiğini savunuyor. Berlin merkezli düşünce kuruluşu SWP’den Jens Bastian, “NATO, bu tür kitle imha silahlarının nereye ihraç edileceği ve nerede kullanılacağı konusunda açık kurallar koymalı” dedi.