MÜLTECİ SAYISI NASIL ANLAŞILIR?

Sorunun cevabı basit gibi görünüyor: ülkeye gelen mülteci sayısı belli ise, sayı da o kadardır.

Bu basit ve yanlış bir cevaptır. Nedeni ise, bir sayının her ülkede aynı anlamı taşımamasıdır.

Mülteci sayısı kendi başına fazla anlam taşımaz. Burada iki sayının; mülteci sayısıyla, o mültecilerin geldiği ülkenin nüfusunun karşılaştırılması gerekir. Bu iki sayının oranı gerçek durumu gösterir.

Lübnan’ın nüfusu kabaca 8 milyondur ve ülkede yaklaşık bir milyon Suriyeli yaşamaktadır.

Yedi milyonluk bir ülkeye bir milyon mülteci gelmesiyle, 80 milyonluk bir ülkeye aynı sayıda mülteci gelmesi aynı şey değildir. İlkinde mülteci oranı yüksektir, ikincisinde düşüktür.

Türkiye’de yaklaşık 5 milyon mülteci bulunuyor. Bunlardan yaklaşık 4 milyon kadarı Suriyelidir. Kalanlar Irak, Afganistan ve değişik Afrika ülkelerinden gelmiştir. Ülkede çok sayıda İranlı da bulunmakla birlikte bunlar genellikle TC vatandaşı olmuştur yani mülteci değildirler.

Dünyada en çok mülteci barındıran ülke Türkiye’dir belirlemesi yanlıştır. 80 milyondan fazla nüfusu olan bir ülkede 5 milyon büyük bir rakam değildir. Sayı 10 milyon olsaydı, ancak o zaman Türkiye’nin durumu Lübnan’ınkine benzerdi.

İki rakamı birbiriyle karşılaştırmadan, gelen mülteci sayısının ülke nüfusuna oranına bakmadan, ülkede çok ya da az mülteci vardır belirlemesi yanlış olur.

Basit bir örnek: Çin gibi 1,6 milyar nüfusu olan bir ülkeye 10 milyon mülteci gelse ve aynı bölgede kalmasalar, onları bulabilmek için biraz aramak gerekecektir.

Politik bilim okurken ilk derslerden bir tanesi, rakamlarla insanlar nasıl kandırılır, idi.

Derste ABD ve Almanya’daki işsizlik oranları örnek verilirdi.

ABD’deki işsizlik oranı her zaman Almanya’dakinden daha azdır ama buradan sonuç çıkarılamaz çünkü iki ülkedeki işsizlik tanımları farklıdır.

ABD’de yılda iki hafta –yıllar öncesindeki tanıma göre- çalışan işsiz sayılmazken, Almanya’da işsizlik tanımı başkadır.

Karşılaştırılamayacak rakamları karşı karşıya koyarak insanları kandırmak, o insanlar da kanmaya hazır ise, zor değildir.

İnsanları rakamlarla kandırmak da özellikle mülteciler konusunda yapılmaktadır.

Mülteci yoğunluğu bakımından Türkiye ne Lübnan ne de Ürdün ile karşılaştırılamaz.

Burada sayı kendi başına değil, başka bir sayıyla karşılaştırıldığında gerçek anlamını kazanmaktadır.