Euro 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'nı düzenlemek için Almanya ve Türkiye'nin yarıştığı oylamada kazanan taraf Almanya oldu. Böylece son olarak 2006 Dünya Kupası'na ev sahipliği yapan Almanya 18 yıl sonra yeniden büyük bir turnuva düzenleyecek. İsviçre'nin Nyon kentinde bulunan UEFA'nın merkezinde düzenlenen oylamada önce Almanya Futbol Federasyonu (DFB), ardından da Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) sunum gerçekleştirdi. Sunumların tamamlanmasıyla oylamaya geçildi. Heyecanlı bir bekleyişin ardından sonucu açıklayan UEFA Başkanı Aleksander Ceferin kazanan tarafın Almanya olduğunu ilan etti. Ceferin "Demokratik bir seçim oldu. Demokratikse adildir" diye konuştu. UEFA Almanya'nın 4'e karşı 12 oyla kazandığını duyurdu. Yönetim Kurulu'ndaki bir üye ise çekimser kaldı. TFF heyeti kararın hemen ardından UEFA merkezinden ayrıldı. 10 şehir 10 stat Almanya 10 şehirde yer alan stadyumlarda müsabakalara ev sahipliği yapacak. Başkent Berlin'in yanısıra Münih, Köln, Dortmund ve Leipzig kentlerindeki statlar bunların başlıcaları. Bayern Münih'in stadyumu Allianz Arena 2006 Dünya Kupası dışında Almanya daha önce 1974'te Dünya Kupası'na ve 1988'de Avrupa Futbol Şampiyonası'na ev sahipliği yapmıştı. Almanya Futbol Federasyonu 2013 yılında adaylığını gündeme getirmiş ve 2017'de resmen başvuruda bulunmuştu. Daha önce Avrupa Futbol Şampiyonası'nın ev sahipliği için dört kez aday olan Türkiye son olarak 2016'nın seçimini 1 oy farkla Fransa'ya karşı kaybetmişti. Türkiye Euro 2024 için adaylık başvurusunu 2 Mart 2017'de açıklamıştı. UEFA bir gün sonra Almanya ve Türkiye'nin aday olduğunu ilan etmişti. Türkiye 9 farklı şehirde 10 statla şampiyonaya ev sahipliğini yapmayı hedefliyordu. Türkiye'nin statlarının tamamı son 10 yılda inşa edilmişti. UEFA geçen hafta her iki ülkenin adaylık dosyalarına yayımladığı değerlendirme raporunda, Almanya için daha olumlu ifadelere yer vermişti. Ancak oylamaya katılacak UEFA Yönetim Kurulu üyelerine fikir vermesi açısından önem taşıyan bu raporun herhangi bir bağlayıcılığı bulunmuyordu. Ancak oylamaya katılacak UEFA Yönetim Kurulu üyelerine, her iki ülkenin adaylık dosyaları konusunda fikir vermesi açısından önem taşıyordu. UEFA, bu seçiminde ilk kez aday ülkeleri insan haklarına saygı kriteri açısından da incelemişti. Bu kriter Türkiye'nin zayıf noktası olarak görülüyordu.(DW)