Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından hazırlandıktan sonra, 3 Nisan 2012 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 3573 Sayılı Zeytin Kanunu'nda değişiklik yapılmasına ilişkin yönetmeliğin iptali için ilk dava dilekçesi, aralarında eski milletvekilleri, bazı ziraat odaları ve zeytin birliklerinin temsilcilerinin de bulunduğu bir grubun avukatı Enis Dinçeroğlu tarafından İzmir Nöbetçi İdare Mahkemesi'ne verildi.
Dava dilekçesinde, yönetmelik değişikliği ile bundan böyle zeytinlik alanların zeytincilik dışında her türlü faaliyet için kullanılabileceğine imkan tanındığı belirtilerek şöyle denildi:
"Buna göre jeotermal kaynaklı teknolojik sera yatırımları, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik üretim tesisleri, kamu yararı kararı alınmış madencilik, petrol ve doğalgaz arama ve işletme etkinlikleri, savunmaya yönelik stratejik yatırımlar için kullanılabilecek." 'DEĞİŞİKLİK ZEYTİN KANUNU'NA AYKIRI'
Dava dilekçesini hazırlayarak mahkemeye veren Avukat Enis Dinçeroğlu, yönetmeliklerin yasalara ve uluslararası anlaşmalara aykırı olamayacağını dile getirerek şunları söyledi:
"Yapılan yönetmelik değişikliği en başta anayasa ve dayanağı olan 3573 Sayılı Zeytin Kanunu'na aykırıdır. Zeytincilik Kanunu'na göre zeytinlik alanlar daraltılamaz, mahsuldar zeytinlik alanların 3 kilometre yakınına kadar zeytinin gelişimini bozacak şekilde toz çıkartan tesisler yapılamaz, belediye sınırları içerisinde kalan zeytinlik alanlarda bile altyapı gibi zorunlu hallerde sökülebilecek ağaç sayısı yüzde 10'u geçemez. Kısacası izin almadan zeytin ağacına dokunulamaz. Oysa yönetmelik ile bir yerin zeytinlik sayılması için en az 25 dönüm olması öngörülmüştür. Bu küçük ölçekli üreticinin korunmasının önüne geçecektir. Ayrıca yeni yönetmelikte mahsuldar zeytinlik tanımı çıkartılmıştır. Bu da zeytin alanlarının yakınında maden işletmeleri kurulmasına yol açabilecek bir düzenlemedir."
Türkiye'de 500 bin kişinin zeytincilikle geçimini sağladığını ve toplam tarım alanlarının yüzde 3.5'ini zeytinliklerin oluşturduğunu vurgulayan Avukat Dinçeroğlu, yönetmeliğin bu haliyle mevcut alanlarda Zeytin Kanunu'nun geçerli olmayacağını, toprakların madencilik faaliyetlerine açılacağını söyledi.
TG(AÖ/COŞ)
