Kilis'te yaşayan ve 3 yıl önce karaciğer yetmezliği teşhisi konulan Seyfettin Arslan, Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde organ nakil listesine alındı. Durumu ağırlaşan ve birinci derece yakınlarından uygun donör bulunamayan Seyfettin Arslan'ın dumuna üzülen amcasının kızının eşi ithalat ve ihracatçı Mustafa Arslan, karaciğerini bağışlama kararı aldı. Yapılan testlerde kan ve doku uyumu sağlanan Mustafa Arslan'ın karaciğerinden alınan parça başarılı bir operasyonla Seyfettin Arslan'a nakledildi.

Hastalığı boyunca hiç umudunu yitirmediğini ve hep kendisine uygun bir organ çıkmasını beklediğini belirten Seyfettin Arslan, "Çok acılar çektim. Mustafa ağabey bana karaciğerini vererek beni mutlu etti. Doktorlarımıza da teşekkür ediyorum. Bugüne kadar hiç umudumu yitirmedim. Hayata hep dört elle tutunmaya çalıştım. Şimdi çok iyiyim. Artık perhiz yapmadan istediğim yemeği yiyeceğim. Üniversiteyi okuyup bilgisayar mühendisi olacağım" dedi.

DONÖR, GÖZYAŞLARINA BOĞULDU

Birinci derece yakını olmamasına rağmen eşinin kuzenine organ bağışında bulunan Mustafa Arslan ise, "Aynı mahallede oturduğumuz Seyfettin'in böyle bir hastalığı olduğunu ve ailesinden hiçbirinden uygun organın bulunmadığını öğrendim. Ben de gönüllü olarak insanlık görevimi yaptım. Herkesin nakil için duyarlı olmasını istiyorum. Sonuçta bir can kurtarıyorlar. Bu ameliyatta korkulacak bir durum yok. 3 gün içinde tamamen ayağa kalkıyorsunuz. Benim burada olma sebebim Seyfettin'in hayatını kurtarmaktı. O belki de ölebilirdi. Ben karaciğerimi bağışlayarak onu kurtardığım için çok mutluyum" diye konuştu.

MUTLULUK GÖZYAŞI DÖKTÜ

Hastanede bulunduğu süre içerisinde oldukça ibretlik durumlarla karşılaştıklarını anlatan Mustafa Arslan gözyaşlarına boğularak şunları söyledi:

"Benim vicdanım çok rahat. Durumum uyarsa iler ki yıllarda başkalarına da organımı bağışlarım. Benim ağlamamın sebebi tamamen bu çocuğun hayatını kurtarmış olmam. Allah bunu bana nasip etti. Çok şanslıyım ve sevinçten ağlıyorum. İnsanlara yalvararak söylüyorum. Lütfen organlarınızı bağışlayın. Burada çok ihtiyacı olan hastalar var. Öz annesinin kızına karaciğerini vermediğini doktorlardan duydum ve etkilendim. Bu çok kötü bir durum. Halimiz çok kötüye gidiyor. 17 yaşında bir çocuğun ölmesine ne gerek vardı."