Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, İstanbul'da düzenlenen Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı'na (EMİTT 2012) katılan kurumlarla birlikte değerlendirme toplantısı düzenledi. Toplantıya Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Dicle Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Ayşegül Jale Saraç, fuara katılan kamu kurumları, özel sektör temsilcileri katıldı.

Vali Mustafa Toprak, Diyarbakır'dan medyaya yansıyan imajının düzeltilmesiyle ilgili çalışmalar yapılması gerektiğini belirterek, okullarda öğrencilere patlayıcı, bomba eğitimi verilmesini gündeme getirdi. Toprak, şöyle dedi:

"Çermik'te arazide 3 tane çocuk buldukları bir maddeyle oynuyor. Yaralı olan söylüyor. Ben ona dokunma dedim. O da aldı kayaya vurarak boşaltmaya çalıştı ve o madde patladı diyor. Kendisi vefat etti. Ondan sonra içimiz acıyor. Bir insanın parçalanarak ölmesi, arazide bir patlayacı maddeyle. Ondan sonra 22 Haziran tarihli bir genelge çıkardık. 14 Temmuz veya ondan sonrası değil. Bu konuda çocuklara arazide bulduğunuz cisimlere dokunmayın, hemen en yakın şubeye haber verin şeklinde bir bilgilendirme yaptık. Bunu 17 kaymakamlığa, İl Emniyet Müdürlüğü'ne ve Jandarma Komutanlığı'na yazdık. Silvan'da haberin veriliş biçimi, içeriğini okuduğumuzda gayet iyi hiçbir sorun yok. Ama haberin başlığı 'Ali Bak Bomba.' Şimdi okullarda bomba eğitimi başladı gibi. Ben de dedim 'Ali Bak Bomba' eksik kalmış, başlık 'Sakın Dokunma.' Aslında sistematik hiç bir okulda şu anda bunun eğitimini veriyoruz diye birşey yok. Ama genel olarak öğrenciler grup halinde olduklarında söylüyor. Yani bir eğitim yok. Ama bilgilendirme amaçlı, iyi niyetli yola çıkıyorsunuz. Ama bir başlık tümden alıp götürüyor. Tabi insanlar etkileniyor. İnsan olarak hepimizin yüreği parçalanıyor orada öyle bir ceset görünce."

BAYDEMİR: TURİZM POTANSİYELİ BİR BARIŞ ROJESİDİR

Toplantıya gecikmeli olarak katılan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ise, 2013'e çok ciddi hazırlanmak gerektiğini ifade etti. Baydemir, şöyle dedi:

"Tanıtımda akçenin hesabının yapılmaması gerektiğine inanıyorum. El ele verdiğimizde, yürek yüreğe verdiğimizde ve aynı fotoğraf karesinde bulunmaktan imtina etmediğimizde, başarının trendi olabildiğince yükseliyor. Sadece tanıtmakla yetinmememiz gerekiyor. Tanıttığımız kentin daha değerli eserleri ve hazineleri var. Bir yanda onları restore etme, onları kent yaşamına, turizm yaşamına ekleme gayretini ortaya koymamız lazım. Bütün dinamiklerin ortaklığıyla paydaşlığıyla kent yaşayanının turizm potansiyelini ağırlamaya hazırlamamız gerekiyor. Otellerden, esnafa kadar, trafik dizaynına kadar, kenti dışardan gelecek konukları ağırlayabileceği bir kıvama getirmemiz lazım. Dolasıyla çalışmayı hiç kesintiye uğramaksızın tam hız sürdürmemiz gerekiyor. Bir kez daha bu vesileyle inancımı paylaşmak isterim. Yoksullukla mücadele etmenin en etkin aracı turizm potansiyelimizi hayata geçirmektir. Ekonomik kalkınmamızın en önemli ayağı turizm potansiyelinin hayata geçirilmesi olacaktır. Bu itibarla da Diyarbakır'ın kurtuluşu bana göre turizm potansiyelindedir. Turizm potansiyeli sadece bir ekonomik kalkınma projesi de değildir. Aynı zamanda bir tanınma, farkındalık yaratma projesidir. Dolasıyla bir barış projesidir."