Çağdaş Hukukçular Derneği’nin İstanbul Şubesi eski başkanı Avukat Taylan Tanay, geçtiğimiz günlerde Avcılar'da silahlı saldırıya uğradı. 2013 yılında "18 Ocak Operasyonu"nda gözaltına alınan ve yaklaşık bir yıl tutuklu kalan Avukat Tanay, saldırıdan yara almadan kurtuldu. Taylan Tanay olay sonrası yaptığı açıklamada, "Benim silahlı adamlarım ve silahım yok" dedi.

Avukat Tanay'a silahlı saldırıyı Halk Cephesi üstlenirken
"Cezalandırma öldürme amaçlı değil, sadece uyarı amaçlıdır" denildi.Silahlı saldırıya ilişkin açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"Bir dönem devrimcilerin avukatlığını yapmış olan Taylan Tanay, işlediği suçlar nedeniyle 23.10.2014 tarihinde saat 00.10 civarında Avcılar'daki evinin önünde Cephe'nin adaletiyle karşılaşmıştır. Tanay'ın arabası Cepheliler tarafından taranmış, camları sopalarla kırılmıştır.

Cephe milisleri tarafından, evinin önünde yakalanan Tanay, işlediği suçun bilincindedir ki, arabasını gizlemeye çalışmıştır. Ancak adaletimizden kaçamamıştır.

Taylan Tanay, devrimcilerin içinde yaşamıştır. Ama düzenden getirdiği pislikleri, alışkanlıkları, yozluğu üzerinden atmamış; ideolojik olarak savrulmuştur. Taylan Tanay çürümüştür. Düzenin batağına saplanmış, devrimci değerlere halkın değerlerine hakaret etmiştir. Çürümüşlüğünü devrimci saflara yaymaya çalışarak suçunu büyütmüştür.

Yeniden hesaplaşma sürecine sokulmasına rağmen hesap vermeden, bir suçlunun yapacağı şekilde kaçıp gitmiştir.

Tabii ki hata yapılabilir ama devrimciler özeleştiri verirler; kaçıp gitmezler. Devrimciliğimizin temiz kalması için özeleştiri veririz. Özeleştiri namustur. Taylan Tanay namusuna sahip çıkmamıştır. Yaptığı ahlaksızlığın hesabını vermeden kaçmıştır.

Sadece suç işleyenler kaçar. Taylan Tanay da kaçmıştır.

Sabırla bekledik... Çağrı yaptık KAÇTI...

Tabii ki devrimcilik gönüllüktür.

Yüksek bir gönüllülüktür. Bu gönüllülük HERKES YAPABİLDİĞİ KADAR AMA DEVRİMİCİLİĞİN İLKELERİNE GÖRE... şeklinde tanımlanır.

Ve gönüllülük asla canının istediği zaman, istediğini yapmak değildir.

Değerlerimizi çiğnemiş, halkımızın, devrimci tutsakların güvenini kötüye kullanmıştır. Kendi pespaye çıkarları için kullanmıştır.

Devrimcilik hesap sormaktır, hesap vermektir. Halka, devrimci değerlere ihanet edenlerin bu çürümeyi içimize yaymasına izin vermeyeceğiz. Bunun için Taylan Tanay'dan hesap sormaya gittik...

Halkın Hukuk Bürosu, 21.07.2014 tarihinde, Taylan Tanay'la ilgili yaptığı açıklamada şunları söylemişti: “Taylan Tanay kendisine verilen emeği, sevgiyi, değeri ezip, hukukunu tamamlamadan büromuza, tutsaklarımıza, yoldaşlarımıza ve dostlarımıza sorumluluklarını yerine getirmemiş, hesap vermeden ve yalan söyleyerek kaçmıştır...

Taylan Tanay çalışma arkadaşlarına yalanlar söylemiş, gizli ve gayrimeşru ilişkiler kurmuştur. Yalan söyleyerek insan bedenini, insan emeğini ve insan güvenini sömürmüştür. İnsanların kendisine devrimciliğinden ötürü duyduğu güveni ve devrimci prestijini kötüye kullanmıştır.”

İşte bu suçlara karşı, Taylan Tanay'ın saflarımızı kirletmesine izin vermemek için, çürümeye vurulmuştur. Yozlaşma düzenin kiri pisliğidir... İçimizde barındırmayacağız.

Halkımız bilmelidir ki, hiçbir suç cezasız kalmaz.

Suç işleyenler halka ve devrimcilere hesap vermekten kaçamaz.

Taylan Tanay da kaçamayacak!

Tekrar söylüyoruz Taylan Tanay halkımızdan ve devrimci tutsaklardan özür dileyecek.

Doksan bin avukat var Türkiye’de... Doksan bin avukattan birisidir o da. Onu, işçilerin, işkence görenlerin, devrimcilerin avukatı yapan, devrimcilerin ilkeleri mücadelesi ve siyasi kararlarıdır.

Halkımız devrimci değerlere devrimcilerin ödediği bedellere saygı duyduğu için evini açmıştır ona. Demokrat avukatlar, demokrat insanlar bu değerler nedeni ile açmıştır evini bürosunu.

Halkımız da, devrimci tutsaklar da devrimcilere güvendikleri için onu avukatları olarak kabul etmişlerdir.

Peki Taylan Tanay ne yaptı? En pespaye, üçüncü sınıf otellerde evli, bekar, çocuklu, dul, bir siyasi çevreye yakın veya tamamen düzen içi, kendisinden büyük-küçük kadınlarla, halkımızın deyimi ile düşüp kalktı...

Halkımız, bu ahlaksız adamı evinize sokmayın. Kadınlarınızı, annelerinizi kız kardeşlerinizi, arkadaşlarınızı koruyun bu soysuzdan.

Taylan Tanay’ı sahiplenenler, bir kez daha düşünün… Faşizmin mahkemelerinin dosyalarına kadar yansıyan bu pespaye adama sadece avukat olduğu için sahip çıkan meslek örgütleri, bir kez daha düşünün.

Taylan Tanay, devrimci tutsaklara ve halkımıza özeleştiri yapacak. Özür dilesin sonra hangi cehenneme giderse gitsin. Hangi bataklıkta çırpınırsa çırpınsın. Cehennemin dibine kadar yolu var.

Özür dileyecek. Özeleştiri yapacak. Aksi takdirde torunlarına kadar anlatacağız o soysuzun ahlaksızlıklarını.

Not: Cezalandırma öldürme amaçlı değil, sadece uyarı amaçlıdır."CEPHE


Taylan Tanay: Benim silahlı adamlarım ve silahım yok

Çağdaş Hukukçular Derneği’nin İstanbul Şubesi eski başkanı Avukat Taylan Tanay, geçtiğimiz günlerde Avcılar'da silahlı saldırıya uğradı. 2013 yılında "18 Ocak Operasyonu"nda gözaltına alınan ve yaklaşık bir yıl tutuklu kalan Avukat Tanay, saldırıdan yara almadan kurtuldu.

Taylan Tanay, İstanbul’un Avcılar ilçesinde evinin yakınında otomobilini park edeceği sırada kimliği belirsiz üç kişi tarafından kendisine ateş edildiğini fark edince markete sığınarak yardım istediğini ifade etti.

“Şüphelendiğim kimse yok”

Olayın ardından polise verdiği ifadede Avukat Tanay, “Karanlıktan tam net göremedim. Ancak bana ateş edenlerden birinin eşkâlini verebilirim. Benim şu an şüphelendiğim bir olay ve şahıs yok. Baktığım davalarımla ilgili olumsuz bir olay da olmadı” dedi.

“Hukukçulardan kınama”

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Özgür Hukukçular Derneği (ÖHD) olayın ardından sosyal medya üzerinden bir açıklama yaparak saldırıyı kınadı.

Medyada da geniş yer bulan olayı bazı gazeteler “kaçarken saldırıya uğradı” şeklinde manşetlerine taşıdı.

“Şüphesiz saldırı avukat pratiğimizden düşüncelerimizden bağımsız değil”

Yaşadığı silahlı saldırının ardından T24'ün sorularını yanıtlayan Avukat Taylan Tanay, olayın avukat pratiğinden ve düşüncelerinden bağımsız olmadığına vurgu yaptı.

T24: Aslında faili belli olan davalarda, devrimcilerin ve halkın avukatlığını yapıyorsunuz. Bu saldırı sizi sindirmek amacıyla gerçekleştirilmiş olabilir mi?

Taylan Tanay: Silahlı saldırıyla ilgili soruşturmanın henüz başındayız. Bazı soruların cevabını ancak saldırıyla ilgili bazı noktaların netleşmesiyle bulabileceğiz. Ancak tek nokta var bu da saldırının alçaklığı. Şüphesiz saldırı avukat pratiğimizden düşüncelerimizden bağımsız değil.

“Kaçarken saldırıya uğradı”

T24: Halkın avukatlığı zordur ve siz bunu her şeye rağmen yapıyorsunuz. Ancak, bu saldırıyla ilgili bazı haberler “kaçarken saldırıya uğradı” şeklinde verildi medyada. Bu algı yönetimi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Taylan Tanay: Bilmiyorum tabii silahlı saldırı tehdidi altında bulundukları zaman kendileri ne yapacaklarına karar verir. Benim silahlı adamlarım ve silahım yok. Düşüncem ve inancımla yaşıyorum. Kim, nerede, ne isterse yazmakla özgür. Sermayesi olanlar internet sitelerinde ve bir hesap açmasını bilenler açtıkları twitter hesaplarında istediklerini yazabilir.

“Yaşayarak göreceğiz”

T24: Bu saldırı hakkında genel kanaatiniz hangi yönde?

Taylan Tanay: İtibarsızlaştırma, silahlı saldırı vesaire ile ilk kez karşılaşan ben değilim. Hayat en büyük ve yanılmaz tanıklığıyla ortada duruyor. Hepimiz yaşayarak göreceğiz.

“LGBTİ dostu avukat”

LGBTİ camiasına da yakınlığıyla bilinen Avukat Taylan Tanay, bundan tam bir yıl önce Şişli’de kırmızı ışıkta geçtikleri için ters kelepçe takılarak gözaltına alınan üç trans kadın için Feriköy Polis Merkezi’nde birkaç ÇHD’li avukatla beraber yaklaşık yedi saat süren bir hukuk mücadelesi vermişti.