Panele katılmak, Grup Yorum konseri bileti satmak, parasız eğitim istemek, resmi tatil olan 1 Mayıs’a çağrı yapmak, mezar ziyaret etmek, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlamasına katılmak gibi suçlamalarla 8 aydır tutuklu olan 6 öğrenciye, 13 yıla varan oranlarda hapis cezası verildi. Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, “Biz de ceza vermekten hoşnut değiliz” dedi.

Özel yetkili Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Kubilay Uçucu, Ayça Kılınç, Sevcan Göktaş, Erkin Kocaman, Yusuf Yılmaz, Uğur Pektaş ve tutuksuz olarak yargılanan Hatice Harman’ın yargılandığı davanın son duruşması yapıldı.

Duruşmadan önce adliye çevresinde geniş önlem alınırken, Malatya Haklar Derneği üyeleri ve tutukluların aileleri adliye önünde bir basın açıklaması yaptı.

Yaklaşık 50 kişilik grup adına konuşan Umut Meral, tutuklu kişilerin serbest bırakılmasını isteyerek, tutuklama zulmüne son verilmesini istedi. Meral, “Bizler bugün arkadaşlarımızı, kardeşlerimizi, evlatlarımızı ve onların düşüncelerini sahiplenmek için buradayız.

Buradan bir kez daha söylemek istiyoruz, parasız eğitim istemek, Mahir Çayan’ı anmak, Güler Zere’nin cenazesine, 1 Mayıs’a, 8 Mart’a katılmak suç değildir. Bu tutuklamalar AKP’nin meşru olmayan iktidarının korumak amacıyla yürüttüğü baskı ve zulüm politikasının bir parçasıdır” dedi.

Tutukluların adliyeye getirilişi sırasında, “Tutuklama zulmüne son”, “Halkız haklıyız kazanacağız”, “Kahrolsun faşizm, yaşasın mücadelemiz” şeklinde sloganlar atan gruba tutuklular da sloganlar atarak destek verdi.

AĞBABA: POŞU TAKMAK SUÇ KABUL EDİLİYOR
 
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün de duruşmaya katılarak öğrencilere destek verdi.
Duruşma öncesi Adliye önünde konuşan Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “Türkiye’de poşu takmanın basın toplantısına katılmanın, konser bileti satmanın, miting ve toplantılara katılmanın suç olduğu bir ülkede hukuk düzeninin çivisi çıkmış demektir.

Biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak özel yetkili mahkemelerin kaldırılması için uğraş veriyoruz. Özel yetkili mahkemeler devam ettiği sürece Türkiye’de gerçek bir hukuk düzeni gerçek bir demokrasi olmaz. Bugün inşallah gençlerimiz tahliye edilirler. Biz parti olarak arkadaşlarımız ile beraber bu davaları takip etmeye çalışıyoruz” dedi.

AYGÜN: 220’NCİ MADDE TARTIŞILMALI

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ise “Adalet Bakanlığının yeni tasarısına ve yetersizliğine değinmek istiyorum. Biliyorsunuz sayın bakan yeni bir tasarı üzerinde çalıştı. Bazı ceza indirimleri, öğrencilerin tutuklu yargılanması ve aldıkları ağır cezaların hafifletilmesini öngören bir tasarı ile karşı karşıyayız. Bu elbette olumlu. Ama ne yazık ki son derece yetersiz.

Mesela bu tip yargılamalarda bizim eleştirdiğimiz temel, KCK’da herkesi örgüt üyesi yapmak. O ünlü madde 220’nci maddenin tartışılması gerekmektedir. Çünkü 220. maddeye göre şiir yazan, resim yapan, yürüyüş yapan, konuşma yapan herkes terör örgütü üyesi olmadığı halde örgüt faaliyeti kapsamında örgüt üyesi gibi ele alınıyor ve cezalandırılıyor.

Bugün hükmü verilecek 10 öğrenci kardeşimizin de yargılandığı madde 220. maddenin 6 ve 7’nci fıkralarıdır. Bu maddelerin mutlaka iptal edilmesi gerekmektedir. Aksi halde yapılacak her iyi niyetli düzenleme amaca hizmet etmez. Öğrencilerin tutukluluğu da ortadan kalkmaz.

Bu bağlamda bu tasarı henüz yasalaşmadan gözden geçirilmelidir. Buradan 220’nci maddenin kaldırılmasıyla ilgili düzenleme yapılması için sayın bakanı harekete geçmeye çağırıyoruz” diye konuştu.

Saat 10.45’te başlayan duruşmayı CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, tutuklu olarak yargılananların aileleri de izlediler. Duruşmanın yapıldığı salona 11 kadın, 11 de erkeğin alınacağı söylendiğinde aileler itiraz ettiler. Daha sonra mahkeme başkanını duruşma salonunun arkasında ayakta da izlenilebileceği konusunda karar vermesiyle aileler sakinleşti.
Mahkeme başkanının söz verdiği sanıklar, önceki savunmalarını tekrar ettiklerini ve tahliye ve beraatlarını talep ettiklerini ifade ettiler. Cumhuriyet Savcısı İsmail Aksoy mütalaasını tekrar etti.

Daha sonra Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, sanıkların son sözlerini istedi. Sanıklar, suçlamaların hiçbirini kabul etmediklerini söylediler. Sanıklardan Uğur Pektaş geçen duruşmada, cezaevine dönerken kaza yaptıklarını, yine hava şartlarının kötü olduğunu ve kaza yapma ihtimali olduğunu belirterek, “Ailem ve ben tutukluluğum nedeniyle mağdur olduk. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum” dedi.

Daha sonra Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, yasal düzenlemeler yapıldığını belirterek, “Bu duruşmada tahliye, beraat ve tutukluluk verilebilir. Önümüzdeki günlerde -milletvekillerimiz de buradalar- yapılacak düzenlemelerle ilgili lehte değişiklikler olacak. Tutuklanacak kişiler bu düzenlemelerden yararlanabileceklerdir” diyerek, 5 dakika ara verdi.

13 YILA KADAR HAPİS CEZASI

Aradan sonra karar okundu. Sanıklar Sevcan Göktaş, Kubilay Uçucu, Erkin Kocaman, Yusuf Yılmaz ve Uğur Pektaş’a “DHKP/C örgütüne üye olmaktan” 7’şer yıl 6’şar ay hapis cezası veren mahkeme, katıldıkları her eylem için tüm sanıklara ayrı ayrı da hapis cezası verdi.

Kubilay Uçucu’ya toplam 10 yıl, Erkin Kocaman’a 11 yıl 15 gün, Yusuf Yılmaz ve Uğur Pektaş’a ise 9’ar yıl 2’şer ay hapis cezası verildi. Sevcan Göktaş’a herhangi bir indirim uygulamayan mahkeme, toplam 13 yıl hapis cezası verdi. Ayça Kılınç’a ise 6 yıl 3 ay hapis cezası veren mahkeme iyi halini göz önünde bulundurarak, denetime tabi tutup tahliyesine karar verdi.

HATİCE HARMAN’A CEZA YOK

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, açlık grevinde ölen kızının fotoğrafını taşıdığı için yargılanan sanık Hatice Harman’ın beraatine karar verildi. Harman’a ayrıca  avukatlık asgari ücret tarifesine göre 2 bin 400 TL para ödenmesi kararlaştırıldı.

MAHKEME BAŞKANI: “CEZA VERMEKTEN HOŞNUT DEĞİLİZ”


Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, kısa bir süre önce Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in Malatya’ya geldiğini ifade ederek, “Sanıkların lehinde yasa değişiklikleri olacak. Biz de ceza vermekten hoşnut değiliz. Yasalar çerçevesinde karar veriyoruz” dedi.

BABA YILMAZ: ÇOCUKLARIMIZ SUÇSUZ YATIYOR

Davada 9 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırılan İnönü Üniversitesi Makine Mühendisliği 4. sınıf öğrencisi Yusuf Yılmaz’ın babası Celal Yılmaz, gazetemize yaptığı açıklamada, karara tepki göstererek, çocuklarının parasız eğitim istediği için, 1 Mayıs’a katıldığı için ceza aldığını söyledi. Baba Celal Yılmaz, “Mağduruz” dedi. Karara itiraz edeceklerini söyleyen Yılmaz, çocukların suçsuz yere hapis yattığını kaydetti.

AĞBABA: TÜRKİYE'DE GERÇEK HUKUK YOK

Duruşmayı izledikten sonra kararı gazetemize değerlendiren CHP milletvekilleri Veli Ağbaba ve Hüseyin Aygün, karara sert tepki gösterdiler. Türkiye’de gerçek hukukun olmadığını belirten Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasını istedi. Hükümete ve meclise çok önemli görevler düştüğünü belirten Ağbaba, “Biz üzerimize düşen görevi yapacağız. Ama karar hiç ama hiç olumlu değil. Bu dava ve sonuç gösteriyor ki Türkiye’de gerçek hukuk yok. Üçüncü yargı reformu kapsamın genişletilmelidir” dedi.
 
AYGÜN: CEZA KANUNU GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Türk Ceza Kanunu’nun yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade eden Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ise TCK’da ve TMK’da değişiklik yapılması gerektiğini söyledi. Tutuklu öğrencilerin suçlu olmadığını belirten Aygün, “Hiçbir şiddet olaylarına girişmediklerini biliyoruz. 

Hatta karar okunurken bile sessiz sakin bir şekilde dinlediler. Bunlar nasıl silahlı terör örgütü üyesi oluyor, ben anlamadım.

Dosyalarında silah, şiddet, terör nasıl oluyor anlamıyorum. Dosyalarında herhangi bir fiil olay yok. Ama bu gençler bugün ceza alıyor. TCK’nın yeniden gözden geçirmesi gerekiyor” diye konuştu.

Yargıda reformun şart olduğunu kaydeden Aygün, Türkiye’deki terörün hukuk sonucu ortaya çıktığını belirtti. Terörle Mücadele Yasası’nın iptal edilmesi gerektiğini dile getiren Aygün, “Yasal düzeyde bir takım reformlar yapılmalıdır. Mahkemeler de böyle kararlar veremez.

Sorun öncelikle yasama sorunudur. Yasamanın teröre nasıl baktığını öncelikle tarif etmelidir. Şiddet içermeyen etkinlikleri düşünce açıklayan etkinliklerin terörist eylem olarak görmemesi gerekiyor. Ceza Kanunu’nun ve Terörle Mücadele Kanunu’nun da bu yönde değiştirilmesi gerekiyor. Burada ilk görev parlamentoya düşüyor” şeklinde konuştu.

“HÜKÜMET YASA TASARILARIMIZI KABUL ETMİYOR”


Aygün, meclise sundukları birçok yasa tasarısının hükümet tarafından reddedildiğini kaydederek, “Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması, suçlamaların reforma edilmesi faile meçhul cinayetlerde zaman aşımın kaldırılması gibi birçok soru önergelerimiz var. Bunlar hükümet tarafından hiç gündeme alınmıyor” dedi.
 malatya yenigün gazetesi