Danıştay, Cuma günü verdiği kararla, yasağın temel özgürlüklere aykırı olduğuna hükmetmişti.

Danıştay'ın haşema yasağını askıya almasının ardından 30 belediye başkanına mahkeme kararına uymaları uyarısı yapılmıştı.

Villeneuve-Loubet'teki yasağı mahkemeye taşıyan insan hakları avukatı, Danıştay'ın kararının ardından her kent ve kasabayı ayrı ayrı mahkemeye vereceğini söylemişti.

Yasağı uygulayan 30 kadar sahil yöresinden Villeneuve-Loubet, Cannes, Frejus ve Roquebrune'de de yasak kalktı.

Ancak yasağın kamu düzenini ve laikliği koruduğunu savunan ilçe belediye başkanları yasağı uygulamaya devam etme sözü verdi.

Korsika'daki Sisco ve Ghisonaccia bölgelerinde yasak devam ediyor.

Nice'ta yasak başladığından bu yana yaklaşık 30 kişiye ceza kesilmişti.

Cannes'da ise yasağın sezon bitiş tarihi olan 31 Ağustos'a kadar geçerli olacağı açıklanmıştı.

Fransa Başbakanı Manuel Valls burkinilerin "kamusal alanda siyasi İslam sembolü" olarak kullanıldığını belirterek yasağı savunmuştu.

Yasak metninde özel olarak "burkini" ifadesi bulunmuyor ancak "sahilde laikliğe ve kamu düzenine uygun giyinilmesi" vurgusu yapılıyor.

Yasak Fransa kamuoyu ve siyaseti başta olmak üzere tüm dünyada büyük tartışma yaratmış, özellikle İslamofobi ile mücadele ve insan hakları dernekleri yasağın düşünce, din, giyim ve hareket özgürlüğüne aykırı olduğunu belirterek yasağa karşı çıkmıştı.