Merkezi yetkililerin ve çeşitli uluslararası uzmanların incelemelerini sürdürdüğü belirtiliyor.

Klor gazı kullanımı olasılığı üzerinde de duruluyor.

Saldırı, Perşembe akşamı, Kerkük'ün güneyinde yer alan, Şii Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı Tazehurmatu kasabasında meydana geldi.

Birkaç kilometre ötede bulunan, IŞİD'in elindeki Beşir kasabasından Tazehurmatu çevresindeki köylere onlarca roket atıldı.

İlerleyen günlerde de az sayıda roket atıldı.

Perşembe akşamki saldırı ardından birçok kişi solunum yolu bozukluğu ve cilt tahrişi rahatsızlıkları nedeniyle hastanelere başvurdu.

Saldırıda yaralananlardan 3 yaşındaki Fatma Samir hafta sonu yaşamını yitirdi.

İnceleme yapan Kerkük yetkilileri: Hardal gazı kullanıldı

Olay yerinde inceleme yapan Kerküklü yetkililer ön incelemelerinde hardal gazı kullanıldığı sonucuna ulaştı.

Kerkük Sivil Savunma Müdürlüğü'nün ön raporunda şu ifadeler yer aldı:

"(Olayın ardından) Derhal bizim müdürlüğümüz ile Kerkük Çevre Müdürlüğü bir ortak komisyon kurarak Tazehurmatu'ya intikal etti. Olay yerine geldiğimizde ortak ekip çevredeki kokuyu ve mekânı FTRX cihazı ile denetledi ve kontrol etti.

"Derhal roketlerin düştüğü yerdeki ve havadaki olan kötü kokunun zehirli hardal gazı - HD olduğunu tespit etti.

"Kerkük Çevre Müdürlüğü ekibi ise, olay yerinden numuneler alarak, yetkili makamlara göndererek kontrol, inceleme ve eşleştirme yapılmasını ve daha sonra sonuçların geldiğinde açıklanacağını belirtti."

Tazehurmatulu doktor: Yüzlerce hastayı tedavi ettik

Tazehurmatu Hastanesi'nde görevli doktor Ahmet Kahya, Perşembe günü atılan roketler ardından havaya kötü bir koku yayıldığını ve insanların hastaneye gelmeye başladığını belirtti.

Kahya, yüzlerce hastayı tedavi ettiklerini söyledi.


Doktor Kahya, kendilerine, Tazehurmatu'da inceleme yapan yerel yetkililerle birlikte bazı uluslararası ekiplerin, ilk gözlemlerinin saldırıda hardal gazı kullanıldığı yönünde olduğunu söylediğini belirtti.

Reuters haber ajansına konuşan Irak İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Masrur Asvad da Fatma Samir'in ölümüyle ilgili, "Samir, Taza'da DAEŞ (IŞİD) tarafından kullanılan hardal gazının neden olduğu solunum yolu komplikasyonları ve akut böbrek yetmezliği nedeniyle öldü" dedi.

BBC'ye konuşan, Bağdat'ta bulunan, Irak Türkmen Cephesi milletvekili Erşat Salihi, olayda ağır yaralanan 15 kişinin tedavi için Bağdat'a gönderildiğini söyledi.

'BM ekip gönderecek'

Salihi, olay ardından BM'nin (Birlemiş Milletler) Irak temsilciliği dahil çeşitli uluslararası kurumlarla görüştüklerini söyledi.

Milletvekili, BM'nin Tazehurmatu'ya kendi ekiplerini gönderme sözü verdiğini söyledi.


IŞİD'in elindeki Beşir kasabasıyla Tazehurmatu'daki yerleşim yerleri arasında 3 kilometre bulunduğunu söyleyen Salihi, uluslararası güçlerin desteğiyle Irak ordusunun bir operasyonla burayı geri alması gerektiğini belirtti.

Kasabadaki en büyük güç Şii Türkmen milisler

Bölge Irak merkezi hükümetine bağlı ancak IŞİD'in 2014'teki ilerleyişi ardından Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ne bağlı güçler fiili olarak burada denetimlerini artırmıştı.

Tazehurmatu'da hâlihazırdaki en büyük silahlı gücün Haşdi Şadi'nin Şii Türkmenlerden oluşan kolu olduğu belirtiliyor.

Kasabada yardım faaliyetlerinde bulunan Türkmen Kurtarma Vakfı'ndan Muhammet Tazelki, IŞİD'in bölgedeki ilerleyişi ardından birçok kişinin Tazehurmatu'dan ayrıldığı ancak hâlâ binlerce kişinin burada yaşamaya devam ettiği aktarıyor.

Tazelki, bölge halkının Irak ordusunun bölgeye gelerek IŞİD'e operasyon düzenlemesini istediğini söylüyor.

ABD Savunma Bakanlığı geçen hafta, Amerikan özel güçlerinin Irak'ta IŞİD'in bir kimyasal silah uzmanını yakaladığını ve sorgulamakta olduğunu açıklamıştı.

New York Times gazetesi, yetkililerin, bu kişinin eski Irak lideri Saddam Hüseyin'in kimyasal ve biyolojik silah uzmanı olduğunu söylediğini bildirmişti.

Gazete, bu kişinin IŞİD'in havan mermilerine hardal gazı doldurduğunu anlattığını bildirmişti. (Mahmut Hamsici BBC Türkçe)