Ahmet Atakan'ın ölümüyle ilgili derhal bağımsız ve tarafsız bir soruşturma yürütülmesini isteyen TİHV, AKP iktidarına "İşkence suçunu işliyorsunuz! Bundan derhal vazgeçin" çağrısı yaptı.


Barışçıl gösterilerin, ifade özgürlüğünün kullanımından başka değerlendirme konusu yapılamayacağını ifade eden TİHV, bu gösterilere müdahale edilemeyeceğinin altını çizdi.

UYGULANAN İŞKENCEDİR

Gezi eylemleri sırasında işkence uygulaması niteliğinde olan şiddet araçları kullanımından vazgeçilmesi çağrısı yapan TİHV, Türkiye'nin işkence yasağını ihlal ettiğine dair peş peşe verilen AİHM kararlarına rağmen polisin aşırı güç kullanımının devam ettiğini kaydetti.


"Maalesef, 10 Eylül 2013 tarihinde polisin gerçekleştirdiği bu tarz müdahale ortamında bir kişi daha yaşamını yitirmiştir" diyen TİHV, Ahmet Atakan'ın yakınları başta olmak üzere tüm Türkiye'ye baş sağlığı diledi.

TİHV, şöyle devam etti: "Polisin, tüm toplumu etkileyen göz yaşartıcı kimyasal kullanımı, insanların organ kaybı da dâhil olmak üzere ağır yaralanmasına neden olan plastik mermi ve türevleri ile gaz kapsüllerini silah olarak kullanımı, linç düzeyine varan dayak eylemleri, çıplak arama da dâhil olmak üzere cinsel şiddet eylemleri ve daha nice hak ihlalleri cezasızlık zırhıyla kaplıyken; bir gencin ölümünün etrafında hızlıca, kesin ve bilimsel olmayan nitelikte açıklamalar yapmak, adeta tüm toplumun üzerine sis bombası atarak hepimizi bilgilenme hakkından da yoksun bırakmaktadır."

Ahmet Atakan'ın ölümüyle ilgili derhal bağımsız ve tarafsız bir soruşturma yürütülmesini isteyen TİHV, polisin emir komuta zinciri içinde işlediği suçların cezasız kalmaması için savcılara ve yargıçlara çağrıda bulundu. TİHV, "Siyasal iktidara, barışçıl gösterilere müdahale hakkı olmadığını hatırlatıyor, derhal göz yaşartıcı kimyasal ve diğer şiddet araçlarını kullanmaya son vermesi için bir kez daha sesleniyoruz: İşkence suçunu işliyorsunuz! Bundan derhal vazgeçin."


TİHV, tüm tedavi merkezlerinin işkence mağdurlarına açık olduğunu da ekledi.