Sağ Partili Başbakan Erna Solberg, yaptığı konuşmada Suruç'taki saldırıya da değinerek, terörle daha etkili mücadele çağrısında bulunurken, İşçi Partisi Gençlik Teşkilatı yeni Başkanı Mani Hussaini de "Nefret ve yabancı düşmanlığı, ırkçılık tehlikeli akımlar. Bizler bunlara karşı insan onurunu koruyacağız" dedi.

 

Oslo Eyalet Meclisi'nin Sosyalist Partili Milletvekili Gülay Kutay,  yaptığı yazılı açıklamada, "Norveç'te Anders Breivik'in nefret dolu katliamının ardından 4 yıl geçti ve Norveç 22 Temmuz günü yeniden Utoya katliamıyla yüzleşti. İşçi Partisi Gençlik Kolunun (AUF) 69 üyesinin o gün katledildiği Utoya adasındaki tören, AUF'nin yeni başkanı Mani Hüseyni'nin konuşmasıyla başladı. Hüseyni'nin Müslüman kökenli oluşu sembolik olarak son derece önemli, çünkü bilindiği gibi Breivik gerçek bir İslam düşmanı olarak, işçi Partisi'nin Norveç'e Müslüman asıllı göçmenlerin girişine göz yumduğu, 'Norveç'i Müslümanlara teslim ettiği’ gerekçesiyle bu katliamı gerçekleştirmişti. Hüseyni kısa ve anlamlı konuşmasında Suruç'taki katliama da yer verdi. '30 Kürt ve Türk sosyalist genç, Kobani'ye giderken terörün şiddetiyle karşılaştılar. Biz de yaşadık onların yakınlarının duydukları acıyı. Ancak bizler tüm bunlara karşı insan onurunu korumak için mücadele etmeye devam edeceğiz. Her şeyi yapacağız böyle bir kabusu bir daha yaşamamak için. Asla unutmayacağız!' dedi. Böylece politik olarak aktif olup, dünyayı güzelleştirmek için çalışmaktan başka suçları olmayan gençlerin terör kurbanı oluşu açısından birbirine benzeyen bu iki olay arasında tarihsel bir paralellik kurulmuş oldu" dedi.

 

İşçi Partisi Gençlik Teşkilatı Başkanı Hussaini'nin "Aşırıcılığa karşı birlikte mücadele etmeliyiz. Norveç'te bizler, sağ ekstremist terörün kurbanı olduk. Nefret ve yabancı düşmanlığı, ırkçılık tehlikeli akımlar. Bizler bunlara karşı insan onurunu koruyacağız. Böyle bir kabusu bir daha yasamamak için her şeyi yapacağız" şeklindeki sözlerini hatırlatan Gülay Kutay, "Hükümet binalarına bombalı saldırının yapıldığı yerde dün '22 Temmuz Merkezi' yani bir müze açıldı. Sergide olayla ilgili Breivik'in bombayı içinde bırakıp uzaklaştığı minibüsün parçaları, kullandığı sahte polis kimliği gibi tüm çıplak gerçekler ve bunların yanı sıra katliamın dakika, dakika gelişimi bir zaman cetveli içinde yer alıyor. Bilginin nefret, şiddet ve ekstremizmle mücadelenin tek yolu olduğunun ayrımında olarak, 22 Temmuz Merkezi'nin ana amacı da halkı olanlar hakkında bilgilendirmek. Dün adada yapılan anma töreninden önce ölen gençlerden birinin babasıyla yapılan röportajda, acılı baba burada acıların paylaşılmasının kendisi için ne kadar önemli olduğunu anlattı. Ada, dün terörün ve acımasızlığın içinden çekilip bir anlamda yeniden halka dönmüş oldu" dedi.