İletişim Yayınları kuruluşunun 30. yılını geride bırakıyor. Yılmaz Aysan'ın "Afişe Çıkmak, 1963-1980: Solun Görsel Serüveni" adlı kitabı ve aynı adlı sergisi bu yıldönümünün hatırası olarak okurlarla buluşuyor. Aysan'ın tarihin koridorlarında adım adım ilerlediği, her bir belgenin izini sabırla sürdüğü kitap, "70'lerin siyasi atmosferini göz önüne sererken, o dönemin devrimci gençlerinin anlatma, müdahale etme, ses çıkarma, bir şeyler yapma, kısacası dünyaya katılma iştahına dikkat çekiyor. Kitap ve sergi, televizyonun siyah-beyaz tek kanal, bilgisayar teknolojisinin laboratuvar aşamasında, sosyal medyanın olsa olsa hayal hanesinde olduğu bir zamanda, mütevazı iletişim yollarını kullanmaktaki yaratıcılığını gözler önüne seriyor.



Afişe Çıkmak hem solun 1963-1980 arasındaki tarihinin hem de dünden bugüne kalanların görsel hikâyesi niteliğinde. 8 Ş'ta Tütün Deposu'nda açılan "Afişe Çıkmak" sergisi  23 Mart'a kadar gezilebilecek.


Kitapta, afişler, dergi, kitap, plak ve kaset kapakları, dergilerde yayınlanan çizimler, duvar fotoğrafları ve söyleşiler yer alıyor.

En ilgi çekici bölümlerden biri, yönetmen Glauber Rocha'nın "Tanrı ve Şeytan Güneş Toprağında" isimli filminden, "ikon"a dönüşen bir sahne. Kitap kapağında da yer alan çizimin, 1966-2012 arasındaki yolculuğu aynı zamanda solun yaşadığı dönüşümleri anlamak için de önemli bir kaynak.

Özellikle 12 Eylül darbesi öncesi sokaklara taşan sol hareketin, kitaptaki duvar afişlerinden izini sürmek mümkün.

Büyük emekle hazırlanan pankartların taşındığı mitinglerden fotoğraflar da kitapta yer alıyor.

Yılmaz Aysan, önsözde, "afişe çıkmayı" şöyle anlatıyor:

"Bu kitap, yaşamlarının bir bölümünde gerçek veya mecazi anlamda 'afişe çıkan' sol eğilimli insanların, politik, sosyal, kültürel ve sanatsal fikirlerini, kavgalarını ve bunları kamuoyuna nasıl iletmeye çalıştıklarını, sözel, görsel ve işitsel olarak nasıl sunduklarını araştıran, yansıdığı mecralar aracılığıyla derleyip-toplayan bir çalışmadır."

Aysan'ın dört yılda tamamladığı kitapta, 1963-1980 arasında 18 yıl boyunca kullanılan sol içerikli propaganda, protesto, kutlama, anma, duyuru, sosyal, kültürel veya sanatsal amaçlı grafikler ve onları gerçekleştirenlerin tanıklıkları bulunuyor.

Aysan, Türkiye'de ilk siyasi içerikli grafiğin 1946'da çok partili yaşama geçiş sürecinde kullanıldığını, 12 Eylül darbesiyle tüm propaganda çalışmalarının ağır bir darbe aldığını veya tamamen durduğunu belirtiyor.

"Daha önce yurtdışına çıkmış olanlar veya darbeden sonra çıkanlar, oralarda örgütlenmeye başladılar. 12 Eylül darbesiyle yapılanları dünya kamuoyuna duyurmak amaçlı dayanışma afişleri yaptılar."

İletişim Yayınları da "doğum günü armağanı" olan kitabı şöyle anlatıyor:

"12 Eylül 1980 askerî darbesinden üç sene sonra kurulduk. Kuruluş hikâyemizi anlatırken hep 12 Eylül'le başlıyoruz lafa. Çünkü biz, askerî diktanın kâbusundan kurtulmaya, topluma giydirilen deli gömleğini yırtmaya çalıştık. Demokrasiye, özgür iradeye, insan onuruna, vatandaşlık ve insanlık fikrine alan açılmasına katkımız olsun istedik. Elimizden geldiğince yayın yoluyla yapmaya giriştik bunu."

"12 Eylül öncesi, bizim için bir nostalji konusu değil, gölgesi bugünlere kadar düşen özel bir zamandır. Bizim o zamanlara bir borcumuz var. Bu nedenle, 30. yılımızı kutlamak için, elinizdeki kitaptan iyisi bulunamazdı."

"Yılmaz Aysan'ın aşkla yürüttüğü bir belgeleme çalışmasına dayanan Afişe Çıkmak, '60'ların, '70'lerin 'aura'sını gözümüzün önüne getiriyor. O dönemin genç insanlarının anlatma, müdahale etme, ses çıkarma, bir şeyler yapma, kısacası dünyaya katılma iştahını gösteriyor bize. Televizyonun siyah beyaz tek kanal, bilgisayar teknolojisinin laboratuvar aşamasında, sosyal medyanın olsa olsa hayal hanesinde olduğu bir zamanda, mütevazı iletişim yollarını kullanmaktaki yaratıcılığı hatırlatıyor."

492 sayfalık Aysan imzalı özel tasarım kitapta Abidin Dino, Sait Maden, Tonguç Yaşar, İnci Tuğsavul Özgüden, İbrahim Niyazioğlu, Mehmet Sönmez, Murat Belge, Ertuğrul Kürkçü, Hasan Barutçu, Ali artun, Ahmet Sönmez, Sait Kozacıoğlu, Sadık Karamustafa, Selçuk Demirel, Kemal Akıncı, Selim İmamoğlu, Mehmet Toker, Ahmet Asena, Emre Senan, Şadi Samer, Ferit Erkman, Bülent Erkmen, Orhan Taylan, Tan Oral, Erkal Yavi, Metin Deniz, Sungu Çapan, Ahmet Soner ve Emek Can Tülüş afiş, kapak, desen, fotoğraf ve amblemlerin hikayelerini anlatıyorlar.

Kitabın 16 sayfası Ant Dergisi ve Yayınları kurucu ve yöneticilerinden 
İnci Tuğsavul Özgüden'le bir röportaja ve kendisinin o dönemde gerçekleştirdiği çeşitli çalışmalara ayrılmış bulunuyor.