Akdeniz Üniversitesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı ve dünyada ilk rahim nakli, Türkiye'nin ilk yüz nakli gibi mucize ameliyatlara imza atan Prof.Dr. Ömer Özkan'ın eşi Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, heyecanlanmadan başladığı o ameliyatları "Uğur Acar'ın yüzünü çıkartıp, Ahmet Kaya’nın yüzünü transfer ettiğimiz andaki duygularımı anlatamam. Çok sevindim ama ürperdim de. Bilim kurgu filmi gibiydi açıkçası" diye anlattı.

Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, ilk çift kol naklini gerçekleştirdikleri Cihan Topal ve Atilla Kavdır arasında yaralanma farklılıklarının işlerini zorlaştırdığını söyledi. Ameliyatını üzerinden 18 aya yakın bir zaman geçen Cihan Topal’ın kollarını slaj makinesine kaptırdığını ve dirseğinin hemen altından iki kol yaralanması yaşadığını anlatan Yrd. Doç. Dr. Özlenen Özkan, şöyle dedi:

"Bu tip yaralanmalarda hasta biraz daha şanslıdır. Çünkü temiz yaralanmadır. Damar zarar görmez. Sadece ucu zarar görür. Tamamı zarar görmez. Ancak, Atilla Kavdır’ın yaralanmasında elektrik yanığı bütün vücudu etkilemişti. Elektrik yaralanması sadece dışarıda değil içeride de hasar bırakır." 

Bu durumun Kavdır'ın ameliyatı sırasında işlerini zorlaştırdığını belirten Yrd.Doç.Dr. Özkan, "Ameliyat sırasında damarların çok çok iyi olmadığını gördük" dedi. Bu durumun ekibi hem kol hem de bacak naklinde oldukça zorladığını ve böbreklerde yaşanan aşırı zorlanma nedeniyle bacağı almaya karar verdiklerini belirten Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, şöyle devam etti:

"Tek başına olsa, bacak naklini düşünmezdik. Biz denedik. Ama bu sefer çok şanslı olmadı. Çok büyük organlar transfer ediyorsunuz. İçinde kaslar var. Bu zorluyor vücudu. Atilla Kavdır’ın da 'Üç uzvum da olsun' diye bir talebi olmadı. 'Kollarım olsun bacak olursa iyi olur' dile bir talebi vardı."

İLK MİMİKLER 6 AY SONRA

Türkiye'nin ilk yüz nakli ameliyatı yapılan 19 yaşındaki Uğur Acar'ın sağlık durumunu "Çok çok iyi" diyerek özetleyen Anabilim Dalı Başkanı Yrd.Doç.Dr. Özkan, Acar'ın şimdilik yazı ve işaretlerle konuştuğunu söyledi. Nakil yüzün yaklaşık 6 ay sonra kullanılmaya başlanacağını ve 1 yıl sonra yüz hareketlerinin, mimiklerin daha görünür hale geleceğini anlatan Yrd.Doç.Dr. Özkan, Uğur Acar'ın iyileşme sürecini, "6 ay sonrası yavaş yavaş ağızda hareketler başlayacak. Gülümsemesi çok belirgin olmasa da hafif başlayacak" diyerek anlattı.

HER ŞEY O KIZLA BAŞLADI

AÜ Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, dünyada kadavradan ilk rahim nakli, çift kol nakli ve yüz nakliyle organ nakli kavramının içeriğini değiştirmelerine neden olan sürecin, 2005 yılıda ismini hatırlamadığı bir Antalya Vali Yardımcısı'nın 23 yaşındaki genç kızı eşi Prof.Dr. Ömer Özkan'a göndermesiyle başladığını anlattı. Vali Yardımcısı'nın eşine "Bu hastaya ne yapabiliriz" diye sorduğunu aktaran Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, o dönemi ve yaşadıklarını, şunları yazdı:

"Hemen dirsek altında elektrikten dolayı kollarını kaybetmiş. Hayatını kendi başına idame ettiremeyen bir genç kızdı. Onu ne yaparız diye düşünürken 'Niye kol nakli yapmayalım' diye geldi. O anda aklımıza geldi." 

2005 yılında dönemin Antalya Vali Yardımcısı'nın yardımıyla fakülteye müracaat eden o genç kız hala bekleme listesinde ve uygun bir doku çıktığı zaman çift kol nakli olmayı bekliyor.

BİLİM KURGU FİLMİ GİBİ

Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, bugüne kadar gerçekleştirdiği ameliyatlardan en heyecanlısının Cihan Topal'a yapılan çift kol nakli olduğunu ama yüz naklinin 'fantastik' bir ameliyat olduğunu söyledi. Yrd.Doç.Dr. Özlenen Özkan, Türkiye'nin ilk yüz nakli ameliyatında yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Yüz çok fantastik bir ameliyat. Önce çok heyecanlanmadım aslına bakarsanız. Şu açıdan heyecanlandım, aynı anda iki alıcıya değişik ameliyatlar yapmak, çok zorlayıcı ve çok güzeldi. Ama ben Uğur Acar'ın yüzünü çıkartıp, Ahmet Kaya’nın yüzünü transfer ettiğimiz andaki duygularımı anlatamam. O zaman hakikaten ben insanların neden bu kadar ilgilendiğini anladım. Çok, çok, çok değişikti. Hakikaten insanlar niye bu kadar ilgileniyor, niye bu kadar enteresan. Uğur yattı masaya başka bir insan kalktı. Çok sevindim ama ürperdim de. Bilim kurgu filmi gibiydi açıkçası. Bizi birazcık daha ürperten şey, hep konuşuyorduk vericiye benzemeyecek diye ama daha sonra baktığımız zaman çok ilginç bir şekilde çok benziyorlar. Yüz yapıları, uzunlukları, darlıkları... Ahmet Kaya’nın yüzünü Uğur’un yüzüne koyduğumuz anda çok fazla değişiklik yapmak gerektiğini hissetmedik. Sanki ölçmüş gibi uydu."

FIRSAT BULDUKÇA KIZININ YANINA GİTTİ 

Aynı zamanda 11 aylık Zeynep Lara isminde bir kızı olan Özlenen Özkan, belki de bu süreçten en çok ailede seslendiği şekliyle 'Zeynoş'un etkilendiğini söyledi. Cuma gününden itibaren AÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde olağanüstü dakikalar yaşanırken Özkan çiftinin kızları anneannesi, dedesi ve yardımcıları Reyhan'a emanet edildi. Kızı 'Zeynoş'u emzirmek zorunda kalan anne Özkan, bulduğu her fırsatta kızının yanına kaçtığını belirtirken, "Biraz daha agresif olduğunu söylemem gerekir. İnşallah gelecekte beni affeder" dedi.

"VERİCİ OLURSA NEDEN OLMASIN?"

Akdeniz Üniversitesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Özlenen Özkan, bir sonraki hedef için konuşmanın erken olduğunu kaydetti. Yrd.Doç. Dr. Özkan, "Rahim naklinin daha ne olacağını kimse bilmiyor. Bütün konsantrasyonu rahim yüz ve yeni kollarımıza vermek durumundayız. Çok yakın bir zamanda yeni bir şey düşünmüyoruz. Ama verici çıkarsa niye yapmayalım" diye konuştu.



EB(SU/İD)