Eyleme TÜRK-İŞ ve KESK'le birlikte CHP, ÖDP, EMEP temsilcileri de katılıp, destek verdi. İşçiler, "Yaşasın sınıf dayanışması" , "İş ekmek yoksa barış da yok", "Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek" sloganları atıp, "Taşeronlaşmaya hayır", "Sendikasız çalışmaya hayır" yazılı pankartlar taşıdı.

Yol-İş Sendikası 1 No'lu Şube Başkanı Muharrem Yıldız, bir hafta önce başlattıkları bu eylemi 81 ilde tüm AK Parti İl başkanlıkları önünde gerçekleştireceklerini söyledi. Başkan Yıldız cuma günü de Bandırma'da AK Parti İlçe başkanlığı önünde basın açıklaması yapacaklarını bildirdi.

TAŞERON İŞÇİLER ASLINDA GENEL MÜDÜRLÜK İŞÇİSİ

Türkiye Yol-İş Sendikası'nın örgütlü olduğu Karayolları Genel Müdürlüğü Bölge Müdürlükleri bünyesindeki işyerlerinde yıllardır taşeronlar eli ile işçi çalıştırıldığını hatırlatan Başkan Yıldız, "Sendikasız ve güvencesiz çalıştırılan bu işçilerin başvuruları üzerine üyelik işlemleri gerçekleştirilmiştir. Sendikamız üyelikleri gerçekleştirilen 6 bin 500 civarındaki taşeron işçisinin işvereni görünen aracı firmalarla genel müdürlük arasındaki hizmet alım sözleşmesinin muvaazalı olduğu gerçeğinden yola çıkarak Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine Ankara İş Mahkemeleri'nde 6 bin 411 dava açmıştır. Bu davaların 4 bin 593'ü ilk derece mahkemelerinde lehimize sonuçlanmış ve davacı işçilerin Karayolları Genel Müdürlüğü'nde çalıştırılmaya başladıkları ilk günden itibaren Genel Müdürlüğü işçisi oldukları yargı kararıyla tespit edilmiştir. Bu kararlardan 4 bin 116'sı Yargıtayca onanıp, kesinleşmiştir. Diğerleri ise devam etmektedir. Hükümet binlerce taşeron işçisine kadroyu vermek yerine işçilerin işine son verme yoluna gitmek istiyor. Taşeron işçiliğinin yerini kölelik düzeni alacaktır" dedi.

İŞÇİLER İŞLERİNİ KAYBEDEBİLİR

Karayolları Genel Müdürlüğü'nün 2013 yılında tüm bölgelerde Karayolları Genel Müdürlüğü'nün yaptığı işlerin tamamının anahtar teslimi yüklenici firmalara ihale edilmesi için gerekli çalışmalara başladığını vurgulayan Yıldız, "Hizmet alımının yerini hizmet satışı alacak. Bu durum yalnızca aracı şirketler vasıtasıyla çalıştırılan davacı işçileri mağdur etmekle kalmayacak, tüm işler hizmet alım suretiyle gördürüleceği için Karayolları Genel Müdürlüğü'nde yıllardır kadrolu olarak çalışan işçilerin hepsinin `ihtiyaç fazlası' haline gelmesine ve nihayet işlerini kaybetmelerine yol açacaktır. Bu durumun Karayollarının sahip olduğu 264 bin 297 dolar değerindeki 11 bin 555 iş mahkemesinin de atıl hale gelmesine neden olacaktır. Bu yöntem hiç bir sorunu çözmeyeceği gibi yeni sorunlar yaratacaktır. Bizim siyasetçimizin temel görevi işçinin alınteri kurumadan hakkını vermek olmalıdır" dedi.

HD(KÖ/SSA) (FOTOĞRAF)