TUNCAY ÖZKAN: BANA SUÇUMU SÖYLEYİN

Bu arada Tuncay Özkan, "Bunlar doğru gerekçe değil, bana suçumu söyleyin, yaptığınız yasaya aykırıdır" diyerek bağırması üzerine duruşma salonundan jandarma tarafından çıkarıldı.


BALBAY: ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ ALABİLİRLE AMA MORAL GÜCÜMÜZÜ ASLA ALAMAZLAR

CHP İzmir milletvekili gazeteci tutuklu sanık Mustafa Balbay'da izleyicilerin bulunduğu bölüme dönerek şöyle konuştu: "Buradan hasret ve hüzünle ayrılmayın. Burada yargılama yok, yargılama işkencesi var. Biz hukuk ve adaleti size emanet ediyoruz. Biz kendimizi size emanet ediyoruz. Herkesten rica ediyorum son 10 duruşmanın zabıtlarına bakılsın. Her şeyimizi alabilirler hatta özgürlüğümü bile ama moral gücümüzü asla alamazlar. Ayrıca son çıkan yasa ile birlikte kimler serbest kaldı, kimler içerde bir bakın. Katillerdışarıda, bizler içerdeyiz bunu da unutmayın. Dışarı çıkarken taşkınlık yapmayın sakın malzeme vermeyin."


PERİNÇEK: BURASI MAHKEME DEĞİL

Duruşmayı izleyen CHP'li vekillere doğru yaklaşan davanın tutuklu sanıklarından İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doğu Perinçek de "Burası mahkeme değil" diyerek karara tepki göstedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı Çalmuk duruşmaya kısa bir ara verildiğiniaçıkladı. Mahkemenin kararına tepki gösteren izleyiciler ve sanıklar hep bir ağızdan Gençlik Marşı'nı okudu ve alkış tuttu.


"DOKUNMA MİLLETVEKİLİME"

Duruşmaya ara verilmesinin ardından jandarma Mustafa Balbay'ı duruşma salonundan çıkarmak istedi. Bu sırada bazı izleyiciler "Milletvekilimize dokunamazsınız, dokunma milletvekilime" diye bağırdılar. Bu sırada jandarmanın arasından masanın üzerine çıkan

Balbay, konuşmasına devam etti.


HABERAL: TERÖRİSTLER VE KATİLLER İÇİN YASA ÇIKARDINIZ

Tahliye talebi reddediln Mehmet Haberal'ın fenalaşması üzerine salona çağrılan sağlık görevlileri de Haberal'a müdahale etti. Bu sırada jandarma izleyicilerin duruşma salonundan çıkmasını istedi. İzleyicilerde "Hocamızın (Mehmet Haberal) sağlığı hakkında bilgi istiyoruz. Sağlam aldınız, sağlam vereceksiniz" diye bağırdı. Bir süre sonra sanık sandalyesinden kalkan Haberal daha sonra duruşmayı izleyen CHP'li vekillerin yanına gelerek tek tek toklaştı ve CHP'li vekillere şu konuşmayı yaptı:" Katiller, teröristler ve hırsızlar için yasa çıkardınız. Ülkeye hizmet edenler için yasa çıkarmadınız. Nisa Süresinin 58. ayetini okuyun. Adalet Allah'ın emridir."


CHP'Lİ VEKİLLER JANDARMA İLE TARTIŞTI

Aranın ardından mahkeme heyeti 58 sayfalık kararını okumaya devam etti. Bu sırada duruşma salonun kapısına gelen Mahmut Tanal ve Ali Özgündüz'ün de aralarında bulunduğu CHP'li vekiller duruşma salonuna girmek istedi. Çok sayıda jandarma CHP'li vekillerin duruşma salonuna girmesine engel olurken, Mahmut Tanal da "Mahkemenin kararı gizliyse girmeyeceğim. Mahkemenin kararını duymak istiyorum" diye bağırdı. Mahkeme başkanı Hüsnü Çalmuk'ta "Mahkemenin düzenini bozmaya hakkınız yok. Jandarma çıkarın, emrediyorum. Kapıyı örtün. Lütfen çıkarın" dedi. CHP'li vekil Tanal, "Dışarıya çıkaramazsınız" derken Mahkeme Başkanı Çalmuk, "Çıkarırım kanun bana bu yetkiyi veriyor. Türkiye Cumhuriyeti kanunları bana bu yetkiyi veriyor" diye açıklama yaptı. CHP'li vekiller de "Milletvekillerine kapalı duruşma olmaz. Yasamayı hiçe sayamazsınız" diye bağırdılar. CHP'li vekiller uzun süre jandarma ile tartıştığı görüldü.


65 SANIĞIN TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLDİ

Mahkeme heyeti İlker Başbuğ, Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal'ın da aralarında bulunduğu 65 sanığın tahliye talebini reddetti. Tahliye talepleri reddedilen 65 sanık hakkında adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı belirtilen kararda, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ve eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un hakkındaki tutuklama sebeplerinin henüz ortadan kalkmadığı ifade edildi.

Tahliye talepleri reddedilen sanıklarla ilgili olarak kararda şu ifadelere yer verildi: "1-) Tanık beyanlarının mahkemece alınmasının henüz tamamlanmamış olması, soruşturma ve kovuşturma aşamasında bazı sanıklar tarafından tanıklar ve itirafçı sanıklara yönelik beyanlarını değiştirmeleri konusunda menfaat, baskı ve tehdit uyguladıkları yönünde soruşturma ve bulguların bulunması nedeniyle de delilleri karartma şüphesinin devam ettiği,


2-)Mahkememizce yargılaması yapılan, örgüt yöneticisi ve örgüt üyesi oldukları iddia edilen bir kısım sanıkların haklarında henüz tahkikat başlamadan, bir kısmının da soruşturma ve kovuşturma aşamasında yurt dışına kaçarak firari durumunda olması ve firar etmeye teşebbüs iddiasıyla soruşturma açılmış olması nedeniyle, aynı örgüt kapsamında yargılanan ve hakkında ağır cezai yaptırımlar istenen sanığın da kaçma şüphesinin bulunduğu,


3) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 5.maddesinde tutuklu yargılama için azami bir süre şartı getirilmediği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi uygulamasının da buna uygun olduğu, makul sürenin her bir dava, özellikle bu dava gibi karmaşık kabul edilebilecek davalar için özel olarak belirlenmesi gerektiği, görülmekte olan davanın kendine özgü yapısı, nitelik ve nicelik olarak ulaştığı devasa boyut, birleşen dava ve sanık sayısı, sanığa atılı suçun CMK'nın 100. maddesinde düzenlenen ve katalog suçlar kapsamında kabul edilen Devletin güvenliğine karşı suçlar ve Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar ile ayrıca Terörle Mücadele Kanunu kapsamında olduğu, bu suçlar için kanunda öngörülen tutukluluk süresinin üst sınırının 10 yıl olması, atılı suçların kanunda düzenlenen ceza miktarının alt ve üst sınırları, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre ve benzer yargılamalardaki uygulamalar da göz önüne alındığında, tutuklu kalınan bu sürenin makul olduğu,


4-) Dosyadaki toplam sanık sayısı, davanın başlangıcındaki tutuklu sanık sayısı ile halen tutuklu olan sanık sayısı dikkate alındığında, mahkememizin şimdiye kadarki uygulamalarında, tutuksuz yargılamanın asıl olup, tutukluluğun istisna olarak uygulandığının görüldüğü,


5) Sanık hakkında tutuklama gerekçelerinin çok ayrıntılı, somut olarak ve delillerin tartışılması suretiyle belirtilmesi halinde ihsası rey itirazlarının söz konusu olabileceği, bu nedenle suç şüphesinin tespitinde bu durumun göz önünde bulundurulduğu,


6) Dosyamızda mevcut yakalama ve arama tutanakları, sanıkta ele geçen çok sayıda yazı ve belgeyle ilgili inceleme raporları, devlete ait çok sayıda gizli belgeyle ilgili olarak alınan kurum yazıları, telefon kayıtları, ses ve görüntü kayıtları, sanığa ait bilgisayarda ve diğer sanıkların bilgisayarlarında ele geçen bilgi ve belgeler"


7-) Sanığa ait aşama ifadeleri ile diğer sanık ve tanık beyanları."


Bu nedenlerle atılı suçları işlediğine dair kuvvetli suç şüphesi bulunan sanıkların hakkında daha hafif koruma tedbiri olan adli kontrol tedbiri uygulanmasının yetersiz kalacağı belirtilen kararda, tahliye taleplerinin oy birliğiyle reddedildiği kaydedildi.


3 SANIK TAHLİYE EDİLDİ

Mahkeme Heyeti, Ergenekon Davası'nda Bora Ballı, Hayrettin Ertekin ve Muzaffer Şenocak'ın tahliyesine karar verdi. Tahliye kararı izleyiciler arasında sevinçle karşılandı. Mahkeme Heyeti duruşmayı 30 Temmuz Pazartesi saat 08.45'e erteledi.