Prof.Dr. Görmez, 'Kurtuluş' ve 'arınma' anlamlarına gelen ve her yıl üç ayların ikincisi olan Şaban ayının 15'inci gecesi idrak edilen Berat Kandil'nde inananların Allah'a, kendilerine ve bütün insanlığa karşı sorumluluklarını hatırlattığını anlattı. Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Mehmet Görmez, şöyle dedi:

"Berat Kandili, bizlere her türlü şer, kötülük, zulüm, haksızlık ve adaletsizlikten beri olmayı, onlardan teberra ederek uzak kalmayı öğretir. Berat Kandili, Allah katındaki beratımızın yollarını öğretir. Berat Kandili, Yüce Rabbimiz nezdinde beratımıza vesile olduğu, Rabbimizin affediciliğine ve bağışlayıcılığına sığınmayı öğrettiği gibi, kendimize,

ailemize, din kardeşlerimize, yaratılıştan kardeşlerimize ve tüm kâinata karşı

affedici, onarıcı ve bağışlayıcı olmayı öğretir. Berat Kandili, arzularımızın, tutkularımızın, heva ve heveslerimizin, bencilliklerimizin egemenliğinden, nefsimizin esaretinden kurtularak gerçek özgürlük beratımıza nasıl kavuşacağımızı öğretir. Bu kandil, beratımızı almamızın ancak, hayat rehberimiz olan Kur’an-ı Kerim’i anlamakla, yaşamakla, Sevgili Peygamberimiz (sas)’in bizlere miras bırakmış olduğu sünnetini ve evrensel ahlâkî erdemleri hayatımıza yansıtmakla mümkün olacağını öğretir."

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, insanlığın beratı önünde duran kin, nefret, öfke, kibir, dünyevileşme ve güç tutkusunun engel oluşturduğunu bunların gün geçtikçe insanlığı daha fazla etkilediğini vurguladı.

İslâm dünyasının içinden geçmekte olduğu zorlu sürece de değinen ve İslâm

coğrafyasının bir an önce bir acı ve elem coğrafyası olmaktan kurtularak,

yeniden bir ilim ve medeniyet coğrafyasına dönüşmesi duasında bulunan Diyanet

İşleri Başkanı Prof.Dr. Görmez, bölgede yaşanan fitne, kargaşa ve kaos

ortamına dikkat çekerken şöyle dedi:

"İslâm dünyası olarak barış, huzur ve güven içerisinde, arınmış gönüllerle, günah yüklerimizden berat etmiş olarak Ramazan-ı şerife girmeyi nasip etmesini Cenab-ı Mevla’dan niyaz ediyorum."



DHA(İD)