Akdeniz Üniversitesi Kampüsü'ndeki Akdeniz Öğrenci Yurdu'nda 6 Nisan 2008'de karşıt görüşlü öğrenci grupları ve öğrenci olmayan kişilerin karıştığı olaylarla ilgili davanın Antalya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 14'üncü duruşmasında karar çıkmıştı. Ömer Ulusoy, 24 Haziran 2009 tarihindeki son duruşmada "Ben olmasaydım ülke kaosa sürüklenecekti" diyerek kendisini savunmuştu. Davanın sonunda ise mahkeme, Ömer Ulusoy'u 'insan öldürmeye teşebbüs' suçundan 4 yıl 6 ay, tabanca taşıması nedeniyle de 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet suçundan 1 yıl 3 ay olmak üzere toplam 5 yıl 9 ay hapis ve 720 lira para cezasına çarptırdı. Diğer sanıklardan Münir Aktan, Muzaffer Çelebi, Ahmet Bekmez, Çağrı Biber ve Erkan Yerlikaya 10'ar ay, Ayhan Sezgin 5 ay ve İsmail Ahmet Turgut da 25 gün hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıklardan bir bölümü beraat ederken, bazıları ise çeşitli para cezalarına çarptırıldı.

YARGITAY CEZAYI AZ BULDU

Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını inceledikten sonra bazı öğrencilere verilen beraat kararlarını onadı. Yargıtay, sanık Ömer Ulusoy'un 'Ruhsatsız silah taşıma' suçundan verilen 1 yıl 3 aylık hapis cezasında indirim yapılmak bir yana, iki katına çıkarılmasını istedi. Mahkeme, sanığın ruhsatsız silahı bir eğitim öğretim kurumunda taşıdığı için, 6136 sayılı yasada öngörülen cezanın iki katına hükmolunması gerektiğini belirtti. Ancak Yargıtay, aynı mahkemenin Ulusoy'a 'öldürmeye teşebbüs' suçundan verdiği 4 yıl 6 aylık hapis cezası kararıyla ilgili ne onadığını ne bozduğuna dair bir karar vermedi.

'HÜKÜMLERİ KARIŞTIRDINIZ'

Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, Antalya 2'ci Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararda hükümlerin karıştırıldığının altını çizerek şunlara yer verdi:

"Sanıklar Muzaffer Çelebi, Ahmet Pekmez ve Çağrı Biber hakkında (mala zarar verme) suçundan verilen hapis cezalarının ertelenmesine ilişkin olarak, her sanık için ayrı ayrı karar yazdırılması gerekirken, her hüküm bölümünde 'Sanık Münir hakkında hapis cezasının TCK'nın 51. maddesi gereğince ertelenmesine' diyerek hüküm (Karar) karıştırılmıştır. Yine aynı şekilde, sanık Özkan Aydın hakkında (Mala zarar verme suçunu işlediği iddiasıyla TCK'nın 152/1-a maddesi gereğince cezalandırılması için kamu davası açılmış olup, sanığın bu suçları işlediğine dair savunmalarının aksini kanıtlayan delil elde edilemediği) belirtildiği halde, sanık Özkan hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken onun yerine sanıklardan Muzaffer Çelebi hakkında beraat kararı verilerek, yine hüküm karıştırılmıştır."

'KARAR VERMEDİNİZ'

Yargıtay 1 Ceza Dairesi ayrıca sanıklar Tahir Kara, Ahmet Çuhadar, İsmail Turgut, Mehmet Yıldız ve Savaş Yıldız hakkında 'tehdit', Ömer Ulusoy hakkında ise öldürmeye teşebbüs suçundan verilen karar yönünden ise, mağdurlar Çağrı Biber ve Ahmet Pekmez'in avukatlarının 24 Kasım 2011 tarihli oturumda müşteki olmak istediklerini bildirmelerine yönelik karar vermediğine değindi. Mahkemenin gerekçeli kararında sanık Tahir Kara'nın silahla tehdit suçunu işlediği iddiası ile TCK' nın 136/2-a-c maddesi gereğince cezalandırılması için kamu davası açıldığı, bazı mağdurların şikayetçi olmalarına rağmen (Bu suçun şikayete bağlı suç olduğu ve hakkında şikayet bulunmadığı) gerekçesiyle davanın düşürüldüğüne işaret edilerek, karardaki çelişkiye vurgu yapıldı.

Dava dosyası 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne geçtiğimiz günlerde ulaştı. Yeniden dosya numarası alacak olan dava dosyası ve Ömer Ulusoy ile diğer sanıkların yeniden yargılanmalarına önümüzdeki günlerde başlanacak.

MÜŞTEKİ AVUKATI OLUMLU BULDU

Müşteki avukatlarından Münip Ermiş, Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi'nin, mahkemenin 6136 sayılı kararıyla ilgili olarak, Ömer Ulusoy'un cezasının iki katına çıkarılmasına yönelik kararının yerinde olduğunu savundu. Avukat Ermiş, Ömer Ulusoy'la ilgili 'insan öldürmeye teşebbüs' suçuyla ilgili verilen ceza konusunda da, Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi'nin, mahkemenin diğer kararlarının düzeltilmesinden sonra onamasını beklediğini, bu yüzden olumlu ya da olumsuz bir görüş bildirmediğini söyledi.



TT(SU/COŞ)