Bir iletişim şirketine bağlı olarak kablo döşeyen işçi Mustafa Ünal, yaklaşık 1 yıl önce rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Uzun süre rahatsızlığının tam olarak ne olduğunu öğrenmeye çalışan Mustafa Ünal'a yaklaşık 9 ay önce lösemi (kan kanseri) teşhisi konuldu. Bir süre kemoterapi gören Ünal'a, doktorlar kemik iliği nakli yapılması gerektiğini söyledi. Uygun kemik iliği bulunması için kardeşi ve yakınlarında tarama yapılmasına rağmen tam doku grubu uyumu bulunmadığı anlaşıldı. Bunun üzerine, Sağlık Bakanlığı ile koordinasyon halinde, yurt içinde uygun kemik iliği bulunması için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağlı Kemik İliği Nakil Merkezi'ne yapılan başvurudan da sonuç alınamadı. Yurt dışında da, uygun kemik iliği bulunması için tarama yapan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kemik İliği Nakil Merkezi, ABD'de Washington yakınlarında yaşayan ve etik kurallar gereği adı açıklanmayan 23 yaşındaki bir erkek bağışçının bulunduğunu saptadı.

ALMAN POLİS ŞEFİ GETİRDİ

Hastayla iletişime geçen yetkililer, tam doku uyumu sağlanan kemik iliğini, uluslararası bir organizasyonla Türkiye'ye getirmeyi başardı. Almanya'daki işinin yanı sıra uluslararası kurye olarak görev yapan 'Jürgen' adlı Alman polis şefi, ABD'ye gidip aldığı kemik iliğini, 27 saatlik uçak yolculuğu ardından 29 Haziran'da Adana'ya getirdi. Saat 20.00 sıralarında Başkent Üniversitesi Yüreğir Hastanesi Erişkin Kemik İliği Nakil Merkezi'ne getirilen kemik iliği, Klinik Direktörü Prof. Dr. Hakan Özdoğu, Medikal Direktör Prof. Dr. Can Boğa ile Kemik İliği Toplama ve İşleme Direktörü Doç. Dr. İlknur Kozanoğlu tarafından 2 saat ardından Mustafa Ünal'a başarılı biçimde nakledildi.

KARDEŞ DOKULARI UYMADI

Operasyonun ardından basın toplantısı düzenleyen Başkent Üniversitesi Yüreğir Hastanesi Erişkin Kemik İliği Nakil Merkezi Klinik Direktörü Prof.Dr. Hakan Özdoğu, Medikal Direktör Prof.Dr. Can Boğa ile Kemik İliği Toplama ve İşleme Direktörü Doç.Dr. İlknur Kozanoğlu, yaptıkları iş nedeniyle çok heyecanlı olduklarını söyledi. Kemik iliği nakli için doku grubu uyumunun çok önemli olduğunu belirten Prof.Dr. Hakan Özdoğu, "Hastamızın 3 kardeşinde de doku uyumu bulunmadığı anlaşıldı. Türkiye'de uygun donör bulunamadı. Hastamız zor durumdaydı" dedi.

PARA ÖDEMEDİ

Kardeşler arasındaki doku uyumunun yüzde 25-30, yakın akrabalar arasında yüzde 5 ve yabancılar arasındaki oranın 150 binde 1 olduğunu aktaran Özdoğu, "ABD'de yaşayan bir gönüllü sayesinde hastamız yaşama bağlandı. Bu çok heyecan verici. Kritik olan 3 aylık süre ardından eski hayatına devam edebilecek. Sosyal Güvenlik Kurumu sayesinde hastamız, ABD'de 400 bin dolar, Avrupa'da 200 bin dolar ve İsrail'de bile 150 bin dolara yapılabilen bu operasyon için cebinden para harcamadı" diye konuştu.

KAMERALARA EL SALLADI

Hastanede tam olarak iyileşeceği günü bekleyen Mustafa Ünal ise, kendini yalnız bırakmayan eşi 29 yaşındaki Tuğba Ünal'ın elini sıkı sıkıya tuttu. Doktorlarına iyi olduğunu, kendini her geçen gün daha iyi hissettiğini anlatan Mustafa Ünal, gazetecilere de el sallayıp gülümsedi. Ahmet adında 7 yaşında bir çocuklarının olduğunu belirten Tuğba Ünal, bağış konusunda herkesi duyarlı olmaya çağırdı. Ünal, "Zor günler geçirdik ama geride kaldı. Bağış yapmak zor değilmiş. Biz de bilmiyorduk bağışın önemini. Korkacak bir şey yok. Yaşam kurtarıyorsunuz sonuçta" diye açıklama yaptı. Bir süre daha hastanede kalacağı açıklanan Mustafa Ünal, 'hijyen' sorunları nedeniyle kameralara açıklama yapamadı.



YB(OA/İD)