İstanbul'dan yakın dostu Bülent Girginel'in işletmeciliğini yaptığı pide salonunun açılışı için, oğlu Yağız Erken ve yakın dostları ile Bodrum'dan feribotla Datça'ya geçen Zeynep Özal, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

ATATÜRK'Ü ÖRNEK ALIYORDU

Babasının sağlığında teybe anlattığı anılarını bu yıl kitaplaştıracaklarını açıklayan Özal, "Babamı kimse ile mukayese etmek istemiyorum. Bırakın kızı olmayı, bir vatandaş olarak keşke bir beş sene daha Türkiye için yaşamış olsaydı diyorum. Ancak ömrü vefa etmedi. Babam, farklı yapıda bir insandı. Türkiye aşığıydı. Atatürk onun için çok önemli idi. Onun cesaretini, onun yaptığı hamleleri örnek alıyordu. Onun cesaretine hayrandı. Anavatan Partisi lideri olmasına karşın, çok sosyal demokrat bir insandı" dedi.

PARTİ KURACAKTI

Babasının ölmeden önce anılarını teybe anlattığını ifade eden Özal, "İlişkileri, beraberlikleri, arkadaşlıkları, dostlukları, yaşanmışlıkları hepsi bu notların içinde yer alıyor. Seçim dönemi, ihtilal ve daha sonraki yıllar ne yaşadıysa bunları teybe anlatmış. Babamım teybe döktüğü tek anılar bunlar. Bu anılarında siyasete devam edeceğini, cumhurbaşkanlığından istifa ederek, yeni bir siyasi parti kuracağından söz ediyor. Kalan işleri tamlayacağını anlatıyor. Bunların içinde PKK sorunundan milli eğitime kadar önemli konularda görüşleri de var. Ben bu anıları okudum. Ancak 19 yıldır bunları kitaplaştırmadık. Bu yıl ilk kez annemi ikna ettik. İnşallah bu yıl bu kitabı bastıracağız. Hazırlıklar tamamlandı" diye konuştu.

BASINA RAĞMEN BABAM DESTEK OLDU

Bugünkü Türkiye'nin, orta doğunun en güvenilen ülkelerden biri konumunda olduğuna inandığını sözlerine ekleyen Özal, "Yabancılar burada yatırım yapmaktan mutlu. Yarın seçimde ne olur, yine aynı parti ile devam edeceğiz gibi geliyor" dedi.

Asım Ekren ile evliliği konusunda da konuşan Özal, basının üzerlerine gelmesine rağmen babasının kendisine destek olduğunu hatırlatarak, "Bugün olsa, yine Asım ile evlenirdim. Hiç pişmanlık duymadım" dedi.

BABAM ZEHİRLENDİ

Babasının ölüm olayına da değinen Özal, ölüm nedeninin kalp krizi olmadığının bilimsel olarak da belirlendiğini belirtirken, "Ölümün şüpheli olduğu Devlet Denetleme Kurulu raporu ile kanıtlandı. Ölüm sebebinin zehirlenme olduğu açık. Rahatsızlandığında GATA'ya haber verildiği halde, nedensiz olarak Hacettepe'ye gidiliyor. Hacettepe'nin olaydan hiçbir haberi yok. Hatta hastane yetkilileri, zannediyorlar ki, cumhurbaşkanı teftişe geliyor. Hastanenin etrafında 3 defa tur atıyorlar. Böyle bir şey yok. Biz zehri biliyoruz. Bize zehri bile bildirdiler. Yurtdışından döndükten sonra, Türkiye'de zehirlendiği anlaşılıyor" diye konuştu.

DEMİRAĞ'A NEDEN İLAÇ VERİLMEDİ

1988 yılında babasına yapılan suikast konusuna da değinen Özal, "suikasttan sonra ifade vermeyen Kartal Demirağ'ın konuşması için kendisine bir ilaç enjekte edilmesine karar verilmişti. Babam ilacı bulup Türkiye'ye getirtti. Ancak, Demirağ'a o ilacı enjekte etmediler. Kimler engelledi, neden enjekte edilmedi bilemiyorum" dedi.

Babasının eleştiriye açık olduğunu da söyleyen Özal, "çok demokrat bir insandı. Aleyhine çok karikatürü çizildi. Karikatüristler hakkında bırakın dava açmayı, karikatürlerin orijinallerini kendilerinden ister, koleksiyon yapardı. Şimdi her biri çerçeveletilmiş bir şekilde evimin koridorlarını süslüyor" diye konuştu.



MÇ (KÖ/RT)