Suriçi Grubu Platformu'nca Topkapı Barcelo Eresin Otel'de düzenlenen toplantıda bir konuşma yapan TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, "3 dergimiz var. Biri TRT Televizyon Dergisi, ikincisi TRT Çocuk dergisi, bir diğeri de TRT Çocuk'ta oynayan Pepee karakterimizle ilgili çıkardığımız dergi. Tabii Pepee karakteriyle, dergisiyle marka oluşturma adına yaptığımız çalışmalardan da gururluyuz. Çünkü 6 aydır Pepee Dergisi'ni çıkarıyoruz. Bu derginin yanlış hatırlamıyorsan şubat sayısı 124 bin satmıştı" dedi.


Şahin, Pepee'nin başlangıçta yabancı bir karakter gibi algılandığını belirterek, "Aslında sondaki 'e'yi düşürürseniz Anadolu'da 'pepe' kavramı var. Yani bu Türkçe bir karakterdi. Uzun süre bu çizgi karakterinin yabancı kaynaklardan satın alındığı hissi vardı. Ne zamanki oyun havalarını koyup Pepee'yi oynatmaya başlayınca dediler ki 'Bu aslında yerli karaktermiş' " diye konuştu.


"ZAMAN ZAMAN ELEŞTİRİLDİK"


Şahin, "Zaman zaman konumumuzla ilgili, bütün TRT Genel Müdürleri tartışıldığı için biz de tartışıldık. Muhalefet bize yüklendi bazen eleştirildik. Bunu da çok doğal karşılıyoruz. Çünkü sadece eleştirilen biz değiliz. Bizden önceki genel müdürlerin tamamı eleştirilmiş. Onun için de TRT Genel Müdürleri hem muhalefet tarafından az da olsa iktidar tarafından eleştirilir. Çünkü hiç kimseyi memnun edemez. Bu sadece TRT için geçerli değil yani ne yapsanız bir taraf inciniyor ve bunun sonucunda en tepedeki sorgulanıyor" diye konuştu.


"REYTİNG TOPLUMUN GEN YAPISINI DEĞİŞTİRİYOR"


Reyting konusunun önemli olduğunu belirten İbrahim Şahin, "Reyting toplumun gen yapısını değiştiriyor. Nasıl salatanın, mısırın bir takım ürünlerin gen yapısı değiştirildiğinde kanser oluyorsak bizi sağlıksız bir noktaya taşıyorsa bu reytingde toplumun gen yapısıyla oynuyor" dedi.


Şahin, "Örneğin herhangi bir dizi çok izleniyor. Dizide hoş olmayan bir sahne koyuyorlar. Önceden de bunu reklam ediyorlar. Diyorlar ki 'falan sahnede 8 saat soğuk suyun içinde kaldılar' falan diye haber yaptırıyorlar. İnsanlarda da merak uyanıyor. O saatte de izliyorlar. İzlendiğini biraz da yüksek gösteriyorlar. Hem reytingden para kazanıyor hem dizi yapımcıları diyor ki 'öpüşme sahneleri bak para kazandırıyor' hepsi onu koyuyor. Bu defa toplum yavaş yavaş bunları kanıksar hale geliyor sıradanlaşıyor,normal görüyorsun" şeklinde konuştu.




"İSRAİL BU VERİLERDEN BİZİ TAHLİL EDİYOR"


Şahin sözlerini şöyle tamamladı:


"Takılarla ilgili çok güzel bir çalışma var. Hürrem'in yüzüğü örneğin. Bir dizi dolayısıyla dizi filmde yüzüğü öne çıkarıyorlar. Ama öne çıkarmadan önce yüzük üreticileri öyle bir yüzük üretiyor. Bu yüzükten dolayı da insanlar paralar kazanıyorlar. Ama dayatıyorlar. Bir ara Gaffur'un pijaması vardı hatırlayın. Adamın elinde kumaş kalmış. Gaffura giydirdiler bütün kumaşlar satıldı o vesileyle. Tabii bu moda sektörünü çok yakından ilgilendiriyor. Mesela çizgili kırmızı kravatı öne çıkaracaklardır bir dizide. Bu verilerin tamamı da İsrail'e ayrıca veriliyor. İsrail bu verilerden bizi tahlil ediyor. Türk milleti hangi renklerden hoşlanır. Hangi tarz elbiselerden hoşlanır. Ona göre de elbise, giysi ayakkabı üretiyorlar ve parayı da birileri götürüyor. Biz de ağzımızı açıp televizyon izleyen ikinci ülke oluyoruz."


Konuşmasının ardından İbrahim Şahin'e günün anısına bir plaket sunuldu.


SK-YK (MK) (FOTOĞRAF)