TBMM Genel Kurulu'nda, Suriye konusunda Hükümet'e yetki veren tezkerenin görüşmelerinin kapalı oturumda yapılması için önerge verildi. Bunun üzerine Genel Kurul'da usul tartışması açıldı. Kritik tezkere görüşmesi öncesi usul tartışması çıktı. CHP'li Muharrem İnce ve MHP'li Oktay Vural genel kurulda konuştu. İnce konuşmasında, hükümetin kapalı oturumda gizli bilgi vermesini anlaya bileceklerini belirterek şunları söyledi:

"Bizim söyleyeceklerimiz açık. Niye milletten saklayacağız? Bu milleti savaşa soktuğunuzda sizin çocuklarınız mı, fakirlerin çocukları mı savaşa gidecek? Hangi bakanın çocuğu savaşa gidecek? Millet bunu bilmeli. Milletten 8 kez tezkere aldınız. Ne işe yaradıysa. Arınç, 1 Mart tezkeresini kapalı oturumda yönetti. Ben orada bulunmuş bir vekilim. Kapalı oturumda çok özel bilgiler veriliyor sanmasın millet. Palavra. O zaman hangi özel bilgiyi verdiler. Bunlar olmadı. Tartışmalar halkın önünde yapılsın. Biz kapalı oturumda TRT Genel Müdürü’nün maaşını bile öğrenemedik. Silahlı saldırı yok, eşiğindeymiş. O zaman anayasaya aykırı bu tezkere. O zaman milletlerarası hukukun meşru saydığı hal değildir. Anayasa 92'nci maddeye aykırıdır. Siz suçluyu bulmuşsunuz. Suriye Hükümeti kesin. Nerde bu kesin? Bu kadar net mi? Sınırı belli değil. Bu tezkereyle cihan savaşı yapabilirsiniz. Okuma- yazman varsa bir oku. Okuma- yazman var da anlayıp anlamadığını bilmiyorum. Bundan önceki tezkerelerde 'Irak’ın kuzeyi' diye net şekilde belirtilmiştir. Suriye Hükümeti de ‘Saldırdım’ demiyor, 'Olayları araştırıyorum' diyor. Ayrıca özür de diliyor. Siz bunlardan sonra siz Türkiye’yi gelmiş geçmiş en çapsız dışişleri bakanının maceralarıyla maceraya sokuyorsunuz. Siz Kaddafi’den ödül aldınız, sonra onun linç edilmesine ortak oldunuz. Türkiye’nin başını belaya sokmayın. 1 Mart’taki gibi dik ve onurlu olun."

Kürsüye çıkan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da, Türkiye’nin kritik bir dönemden geçtiğini söyledi. Vural, Türkiye’ye yönelik tehditleri ortadan kaldırma yerine ek tehditler yönelttiğinin açık olduğunu belirterek, şöyle dedi:

"Dış politika başarısız olmuş, iflas etmiştir. Bu diplomasiyle halledilemeyen bir konunun kaba güç ve silah gücüne dönüşmesidir. TBMM’den bir irade isteniyor. Diplomasi iflasıdır söylenmesi gereken. Diplomasinin halletmesi gereken hususları tehdit olarak geçiyorsa PKK’ya karşı etkili bir mücadele sürdürüp onlarla müzakereyi seçen hükümetin bu ikilemi açıklaması zordur. MHP olarak şu ya da bu komplekse kapılmadan sadece Türkiye’nin menfaatleri konusunda görüşlerimizi açıklayacağız. Bizi bu noktaya getirenlerin sorumlulukları olduğu açık.Tezkereyle ilgili görüşlerimizi ifade edeceğiz.Herhangi bir değerlendirme yapılmış da değildir. Gerekçe ile bizim tavır oluşturmamız isteniyorsa Suriye’de olanları, oldu bittileri hepsini değerlendireceğiz. Ben bu görüşlerimi açık bir şekilde paylaşmak istiyorum."

İNCE: ESAD’IN CANI CEHENNEME

Muharrem İnce, AK Partili Nurettin Canikli’nin "Esad’tan yana mısınız, Türkiye’den yana mısınız" sözlerine yanıt vermek üzere yeniden kürsüye geldi. İnce, "Esad’ın canı cehenneme. Bana ne Esad’tan? Ben Türkiye Cumhuriyeti’nden yanayım. Peki ben de size soruyorum siz Türkiye’den yana mısınız, Obama’dan yana mısınız?" diye konuştu.

Bu arada CHP'li ve Ak Partili milletvekillerinin arasında kısa süreli sözlü tartışma görüldü.

BAŞBAKANLIK TEZKERESİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla TBMM Başkanlığı'na gönderilen tezkerede, şunlar yer aldı:

"Suriye'de devam etmekte olan krizin bölgesel istikrar ve güvenliğe olduğu kadar, ulusal güvenliğimize menfi etkisi giderek artan şekilde görülmektedir. Suriye Arap Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetlerince yürütülen askeri harekatlar kapsamında, 20 Eylül 2012 tarihinden itibaren ülkemiz topraklarına da saldırgan eylemler yönelmiş ve müteaddit uyarılarımıza ve diplomatik girişimlerimize rağmen bu eylemler devam etmiştir. Ülkemiz topraklarına yönelik söz konusu saldırgan eylemler silahlı saldın eşiğindedir. Bu durum, ulusal güvenliğimize ciddi tehdit ve riskler oluşturan bir aşamaya ulaşmıştır. Bu itibarla, ülkemize yönelebilecek ilave risk ve tehditlere karşı zamanında ve süratle hareket etmek ve gerekli tedbirleri almak ihtiyacı hasıl olmuştur. Bu çerçevede, hudut, şümul, miktar ve zamanı Hükümetçe takdir ve tespit edilmek kaydıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesi ile bununla ilgili gerekli düzenlemelerin Hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için bir yıl süreyle izin verilmesini Anayasanın 92. maddesi uyarınca arz ederim."



ÜK(AY/İD)