Anayasa Platformu adı altında bir araya gelen 13 meslek örgütü ve sivil toplum kuruluşunun, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) sekretaryasında düzenlediği, 'Anayasa Vatandaş Toplantıları'nın dördüncüsü, Diyarbakır Rönesans Konferans Salonu'nda başladı. Toplantıya TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TOBB Başkanı Rifar Hisarcıklıoğlu, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyesi BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Anayasa Platformu üyeleri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile rasgele belirlenen vatandaşlar katıldı. İlki Ankara'da yapılan toplantılar, Konya ve Edirne'den sonra Diyarbakır'da gerçekleşti. Halktan katılımcıların SMS ve sesli çağrılarla davet edildiği toplantıya Diyarbakır'da ilgi yoğun oldu. Toplantıya davet edilen vatandaşlar kayıt yaptırmak için uzun kuyruklar oluşturdu. Toplantıya kadın katılımının teşvik edilmesi için, salonda toplantı boyunca hizmet veren bir çocuk bakım odası oluşturuldu.

TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU: BUGÜN TAM KONUŞMA GÜNÜ

Toplantının açılış konuşmasını yapan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TBMM Başkanı ve Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun STK'ları bu sürece dahil ederek cesaretlendirdiğini ifade ederek, "Anayasa Platformu olarak 'Türkiye Konuşuyor' toplantılarını düzenledik. Bugün Diyarbakır'a bunu sormaya geldik. Bugün tam konuşma günü. Bugün konuşmazsak üzerimizde vebal var. Bugün Türkiye'nin geleceğini kurma günü" dedi.

TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyesi BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ise, Kürtçe ve Türkçe selamlama yaptıktan sonra başladığı konuşmasında, yeni bir Anayasanın 2007 seçimlerinden önce de Türkiye'nin gündeminde olduğunu söyledi. Tan şöyle konuştu:

"Bugün yeni anayasa yapma ihtiyacı en yakıcı şekilde devam ediyor. Bizim Sened-i İttifak'tan bu yana,Tanzimat Fermanı'ndan, Kanun-i Esasi'den bu yana devam eden, 2'nci Meşrutiyet'le bir noktaya ulaşamayan problemlerimiz var. Bu problemler milletimizin istediği şekilde çözülmediği müddetçe, daha büyük problemler olarak önümüze gelmeye devam ediyor. Biz eğer Prens Sebahattin'e kulak verseydik, teşebbüs-i şahsi ve adem-i merkeziyet fikrini ortaya atan Sultan Abdülhamid'in kızkardeşinin oğlu Prens Sabahattin'e kulak verseydik, Osmanlı'nın en büyük entellektüellerinden ve son dönem sadrazamlarından Said Halim Paşa'ya kulak verseydik, biz yine büyük alim Said-i Kurdi, Said-i Nursi'ye Bediüzzaman'a kulak verseydik, kendi iç dinamiklerimizle bu sorunları milletimizin arzu ve istekleri doğrultusunda çözebilseydik, inanıyorum çok daha önce doğru bir noktaya gelecek ve bu kadar acıları yaşamayacaktık."

MHP'Lİ BAL: DEMOKRATİK HUKUK İÇERİSİNDE ÇÖZMEMİZ LAZIM  

MHP Milletvekili Fark Bal da bu halkların bin yıldan beri bu topraklara birilikte gözyaşı döktüğünü ifade ederek şunları söyledi:

"Bu toprak topraklaşmaktan çıktı, vatanlaştı. Bin yıl boyunca biz bu topraklara terimizi döktük. Bin yıl boyunca aynı acıyı paylaştık. Bin yıl boyunca aynı sevinçleri paylaştık. Biz bin yıl boyunca aynı peygambere inandık,aynı Kabe'ye dönerek namaz kıldık. Dolayısıyla bu müşterekler bizi birbirimizden ayıramayacak noktaya getirdi. Sonuç olarak her 3 Kürt aileden ikisi Türk ile akrabalık oluşturmuş. Her 3 Türk ailesinden de birisi Kürt ailesi ile akrabalık noktasına gelmiştir. Demokratik hukuk içerisinde, sorunları geleceğe taşımadan bugün çözmemiz lazım."

CHP'Lİ KART: DEMOKRASİ PAKETİNE İHTİYAÇ VAR

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart ise, toplum olarak bir ortak paydanın yaratılması gerektiğini, anayasanın Türkiye'nin sorunlarının çözümü için sihirli bir değnek olmadığını ve anayasayla birlikte 12 Eylül'de çıkarılan ihtilal yasalarının değişmesi gerektiğini  anlattı. Kart şöyle konuştu:

"Yüzde 10 seçim barajının kaldırılması bir zorunluluktur. Türkiye bu ayıptan artık kurtulmalıdır. Özel görevlendirilen mahkemeler zihniyetinin değişmesine, sökülüp atılmasına ihtiyaç vardır. Uludere'deki, İçkale'deki katliamların korkmadan, cesaretle sorgulayacak bir siyasi iradeye ihtiyaç vardır. Türkiye'nin anayasadan öte bir demokrasi paketine ihtiyacı olduğunu söylüyoruz. Cumhurbaşkanlığı kanunu ile yeni Kenan Evren'leri yaratıyorsak, MİT düzenlemesi ile faili meçhullere yasal şemsiye getiriyorsak ve illegal faaliyetleri yasal şemsiye altına almak istiyorsak, Terörle Mücadele Kanunu'yla bunun arkasına sığınıp olağan protestolara terör örgütü yaftası yapıştırıyorsak bu iş olmaz. Bu konuda samimi, tutarlı olmalıyız."

AK PARTİLİ ŞAHİN: 4 ANAYASA PROBLEMLERİ ÇÖZMEMİŞ

Toplantıda konuşan AK Parti Milletvekili Mehmet Ali Şahin de, 89 yıl önce Cumhuriyetin ilan edildiğini, anayasaların sorunları çözmek için yapıldığını, ancak 89 yılda 4 anayasa yapılmasına rağmen problemlerin çözülmediğini ve daha çok pnroblemler yaratıldığını söyledi. Şahin şöyle dedi:

"Son iki anayasaya baktığımızda, bu anayasalar bir önceki döneme tepki ürünü olarak doğmuştur. İçinde insan unsuru yoktur. Anayasa yapım süreçlerinde halka gidilmiş ve sorulmuştur. 'Hayır' demenin bile yasaklandığı süreçler sonucunda bu anayasalar yürürlüğe girmiştir. Türkiye ilk kez olağan bir dönemde halka gidiyor. Bu ülke insanının oturarak, konuşarak çözemeyeceğı hic bir problem olamaz. Yeter ki oturup konuşalım. Dıyarbakır'ın Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı da düşüncelerini ifade edebilmeli." BAYDEMİR: TEK BIR OCAĞA ACI HABER DÜŞMESİN

Konuşmasına salondakileri Kürtçe selamlayarak başlayan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de mevcut parlamento çatısı altında bir anayasa yapmanın kendisine göre gerçekten mümkün olabileceğini belirterek şunları söyledi:

"Gerçekten bu başarılabilir. Gerçekten bu ülkede yepyenı bir sayfa açmak bizlerin elinde. Bugün ülkemiz kardeş kavgasına tanık oluyorsa, hala annelerimiz ağlıyorsa, bunun bir nedeni de hepimizin üzerinde mutabık olduğu bir anayasamızın olmamasıdır. Özgürlük nedir diye sorarsanız, özgürlük en çok ihtiyaç duyduğunuzdur. Barış nedir diye sorarsanız, üzerinde mutabık olduğumuzdur. Yepyeni bir toplumsal sözleşme kardeş kavgasını nihayete erdirmeli. Edirne'den Hakkari'ye kadar bir daha tek bir ocağa acı haberin düşmediği bİr metin oluşturmalıyız. Türk, Kürt tüm etnik kimliklerin yer aldığı bir toplumsal sözleşmeye ihtiyaç var."

ÇİÇEK: YEPYENİ BİR ANAYASA YAPMAMIZ LAZIM

Toplantının son konuşmasını yapan TBMM Başkanı Cemil Çiçek ise, anayasa'nın bir toplu sözleşme olduğunu, bu sözleşmenin şartları neler olacağını kendilerinin değil, vatandaşların belirlemesi gerektiğini vurgulayarak şu görüşleri dile getirdi:

"Onun için sizi yönlendirecek konuşmalar yapmak yerine, siz ne istiyorsanız onu söyleyin. Çünkü anayasalar vatandaşın devletten beklentileridir. Devletten ne istiyorsunuz, bugun burada bunu açık olarak söylemelisiniz. Emin olun burada söyleyeceğiniz her fikir, bizim tarafımızdan mutlak suretle değerlendirilecektir. Eğer bugünkünden kötü bir anayasa yapacaksak, hiç bu kadar zahmete, kışta kıyamette yollara düşmeye gerek yok. Bu anayasa günümüz şartlarına uymuyor. Yaşadığımız bir çok sorunun temelinde bu anayasa var. Her sorun anayasadan kaynaklanmıyor şuphesiz. Ama önemli gerginlikler, sıkıntılar, gerilimler bu anaysadan kaynaklanıyor. Bu anayasadan kaynaklandığı içindir 30 sene içerisinde 17 defa değişmiş. Çatısı değişmiş, bacası değişmiş, penceresi değişmiş. Her 13- 14 ayda Türkiye bir anayasa değişikliği yapma mecburiyetini duymuştur. Böyle olunca bu anayasanın bütünlüğü kalmamış, Bu Anayasanın son kullanma tarihi çoktan geçmiştir."

Toplantının ikinci bölümü basına kapalı olarak devam etti. Platformda bulunanlar toplantının ikinci bölümünde vatandaşların oturduğu masalarda oturarak fikir alışverişinde bulundu.



BB,FB(GG/COŞ)