Bursa'da yerel bir televizyon kanalının programına katılan İsmet Su, muhalefetin özel yetkili mahkemelerle ilgili eleştirilerine yanıt verdi. Muhalefet, özellikle CHP'den gelen, özel yetkili mahkemelerin adalet dağıtmadığına ilişkin eleştirilerin doğru olmadığını anlatan Su, şöyle dedi:

"Bu konuda biz karar vermeyeceğiz. Bağımsız yargı ve birinci derecede mahkemeler, onların verdiği kararları denetleyen üst mahkemeler var. Diyelim ki özel yetkili mahkeme bir karar verdi ve bu karar Yargıtay’dan da geçti, kesinleşti. Biz şimdi bunu, yani adaletin doğru dağıtılmadığını sürekli tartışacak mıyız? Yargıtay’ın üzerinde bir Yargıtay mı olacak? Biz bir noktada adalet terazisini tutan hakimlere, onlara yardımcı olan savcılara ve savunma noktasındaki avukatlara, adaletin üçlü saç ayağı dediğimiz bu noktalara güvenmek zorundayız."

Bu eleştirilerin, geçmişten kalan bazı alışkanlıkların ürünü olduğunu ancak, bunun aşılması gerektiğini ifade eden İsmet Su, şöyle devam etti:

"Burada belki şu var. Bağımsız yargının bu kadar hızlı, ve bu kadar cesur davranması, belki birilerine zor geldi. Yani, nasıl olur da bağımsız yargı, bu kadar hızlı davranır. Eskiden bizden talimat alanlar, şimdi niye bizden talimat almıyor düşüncesinde olanların, yargı hakkındaki yanılmalarını gösteriyor. Çünkü geçmişte bir kısım yargı mensupları, çağırı üzerine bazı makamlara giderler, çağırıldıkları makamlardan brifing alırlar, aldıkları brifingleri de mahkemelerde uygularlardı. Fakat, bu gün gelinen noktada, artık yargıya ne bir sivil, ne bir asker ne de başka resmi bir makam, ne talimat veriyor, ne de brifing veriyor. Bağımsız yargı kendi süreci içerisinde çalışmalarını devam ettiriyor. Bir yerlerden talimat almadan karar veren yargıya alışmalıyız."

DEĞİŞİKLİK PAKETİ 2012'NİN SON ÇEYREĞİNDE KOMİSYONA GELİR

Kamuoyunda merakla beklenen sivil bir anayasa hazırlanmasına ilişkin sürecini de değerlendiren İsmet Su, mevcut TBMM aritmetiğine göre sandalye sayısı 330 ve üzerinde olmadığı için, AK Parti grubunun Anayasa değişikliğinde tek başına sunuca gitmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Bunun için mecliste grubu bulunan partilerle konsensüs sağlaması gerektiğini vurgulayan Su, "Ben inanıyorum ki, asgari müştereklerde nerede birleşilirse, toplumun önünü açıp uzlaşmazlıkları giderecek, özgürlüklerin önünü açacak bir düzenleme, 2012'nin son çeyreğinde Anayasa Komisyonu olarak bizim önümüze gelir diye düşünüyorum. Buna da ihtiyacımız var" dedi.

Su, 12 Eylül 2010 tarihinde 26 maddeden oluşan anayasa değişiklik paketi ile ilgili düzenlenen referandumda, milletin anayasayı değiştirmek için darbe yapılmasının gerekmediğini gösterdiğini anlattı. İsmet Su, "Çünkü bundan öncekilerde, 1961 ve 1980'de öyle olmuştu. 26 maddede yapılan değişiklik ile yargıda nasıl özgürlüklerin önünün açıldığını gördük. Milletimiz, askeri darbeler olmadan da anayasa yapılabileceğini 2010 yılında söyledi" diye konuştu.



NG(FK/İD)