Bodrum'a bağlı Yakaköy'de yaşayan, 15 yıl önce Posta Gazetesi reklam servisinde üst düzey yönetici olarak çalışan 42 yaşındaki Gönül Sayda Yılman ile evlenen Türk müziğinin usta isimlerinden Suavi, üç gün önce dünyaya gelen kızı Suada Saygan ve eşi ile birlikte yaşadığı evinin kapısını açtı.

"MUTLULUĞUN RESMİNİ ÇİZDİK"

Eylül ayı sonunda ilk kez çıkaracağı 16 Anadolu türküsünden oluşan albümün son hazırlık çalışmalarını yapan Suavi, eşinin 14 yıl önce meme kanserine yakalandığını ve yoğun kemoterapi nedeniyle bebek yapmasının yasaklandığını belirtti. Verdikleri mücadeleyi vurgulayan Suavi, "Kapımızı kanser denilen bu hastalık yüz binde bir otuzlu yaşlarda rastlanabilen hastalık ikimizi de şok etmişti. Ancak ikimizde çok inatçı ve hayata bağlı mücadeleciydik. Gönül, Çeçen kökenli olduğu için yiğit bir kadındı. Kemoterapi ve cerrahi müdahalenin ardından memesinin bir bölümü alındı, kirpikleri ve saçları kalmamıştı. Tüm bunlara rağmen Gönül ve ben teslim olmadık, mücadele ettik ve bu savaşı kazandık. Birçok kadın şuanda Gönül'ün durumunda olabilir. Mesele Suavi'nin 62'sinde baba olması meselesi değil. Çünkü biz bu mücadele 13 yıl canımızı düşünmekten bebeği düşünemez haldeydik. Mesele Suavi'nin ve Gönül'ün 15 yıl yaşam mücadelesi verdikten sonra doktorlardan 2 yıl önce gelen normal yollardan bebek sahibi olabilirsiniz denildiğinde biz bu şansı kaybetmeyi asla düşünmedik. Gönül şimdi kansere yakalandığı memesi ile bebeğini emzirebilecek duruma gelmiş. Suada ile birlikte ikimizde yeni bir hayatın başlangıcı yapmış durumdayız. Sen mutlululun resmini çizebilirmisin, diye bir söz vardır. İşte bu resmi çizdik. Suada adını koyduğumuz bebek, Gönül'le Suavi'nin 15 yıllık mücadelesinin umuda dönüşmüş meyvesidir. Bu benim 'Tükenme' isimli şarkımla örtüşüyor. Bir şarkımda Tükenme diyorum, Güçüne güç katmaya geldim, gülmeyi bilen çocuklar geldi ve umudunuzu tüketmeyin diyebildiğim bir yerdeyiz. Her kanser mağlup edecek diye bir şey yok, işte bizim yaşadıklarımız bunun en güzel örneği. Gönül anne olma hakkını kullandı ve bugün bir bebeği var. Cerrahi müdahale gördüğü memesinden o bebeğini emziriyor. Oradan ona pınarlar ve yaşamlar akıtacak ve emzirecek. 'Hoş geldin bebek, yaşama sırası sende' diyerek. Ahmet Arif'in sözüyle tamamlamak istiyorum bu mücadeleyi" dedi.

SUAVİ'NİN DESTEĞİ BENİ HAYATA DÖNDÜRDÜ

Bebeğini bir an olsun kucağından bırakmayan Gönül Saygan ise "Mesleki kariyerimin çok üst noktasında ve büyük bir aşkın içerisinde iken kanser kapımı çaldı. Bana kanser olduğum söylendiğinde çok kötü bir andı. Bundan sonra ne yapabiliriz diye düşündük, kanser herkesin kapısını çalabilir önemli olan ondan sonra nasıl bir yol izleneceği. Kadınlardan bazılarının böyle bir durumda hayata küstüğü hatta evliliklerinin sona erebildiğini biliyordum. Bu süreçte kadınlar eşlerine çok güvenmeliler. Ben doktordan çok eşim Suavi'ye güvendim, sarıldım, inandım. Sürekli yanımdaydı, konserlerini hayatını planlarını erteledi. Sabahlara kadar başımda bekledi. Hastalığımla benim bilmediğim konuları öğrendi, benim elimi bu mücadelede hiç bırakmadı, sürekli moral verdi. Bu süreçte işimide yapmak için yoğun gayret gösterdim. Bu süreçte doktorlara hep çocuk sahibi olabilir miyim diye sorarken 2003 yılında ameliyat olduktan yedi yıl sonra bebek sahibi olabileceğim söylendi. Suavi ile bu süreçte mücadele verirken, hamile olduğumu öğrenince dünyalar bizim oldu. Şu anda kızımda bende çok sağlıklıyım, bizim bu yaşadıklarımız herkese olumlu bir örnek olabilir" dedi.

Suavi, benden çok annesine benziyor dediği Suada ile evin bahçesinde gezip bol bol kızını öpüyor ve bir an olsun kucağından bırakmıyor.

 

YA (KÖ/RT)