Obezitenin genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkması olduğunu ifade eden Mediva Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Salih Gümüş, Dünya Sağlık Örgütü’nün 1997 yılında şişmanlığın küresel bir epidemi halini aldığını ve mutlaka tedavi edilmesi gereken kronik bir hastalık olduğunu ilan ettiğini belirtti. Dr. Gümüş, "Sıklığı da her geçen yıl giderek artmaktadır. Şişmanlık ateroskleroz veya damar sertliği, hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp hastalığı, kan yağlarında yükseklik ve birçok yandaş hastalığın ortaya çıkmasına neden olması nedeniyle büyük önem arz eder. Karın bölgesinde biriken yağlar meme kanserini 2 ila 4 kat artırmaktadır. Kilo vermekle bu hastalıkların azalması veya düzelmesi sağlandığı için şişmanlık mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır" diye konuştu.

Dr. Salih Gümüş, insanın büyümesi, gelişmesi, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşaması için gerekli olan besin öğelerini yeterli ve dengeli miktarda alıp vücutta kullanabilmesinin önemli olduğunu vurguladı. Dr. Gümüş, "Karın doyurmak, açlığı bastırmak canının çektiği şeyleri yemek veya içmek değildir. Araştırmalara göre Türkiye’de şişmanlık son 10 yılda kadınlarda yüzde 65 oranında, erkeklerde ise yüzde 30 oranında artış gösterdiği saptanmıştır. Obezite tedavisinde kullanılan yöntemler 5 grup altında toplanmaktadır. Tıbbi beslenme (diyet) tedavisi, egzersiz tedavisi, davranış değişikliği tedavisi, ilaç tedavisi ve cerrahi tedavidir" dedi.



MS(İS/BT)