Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) Toplantı Salonu'nda düzenlenen toplantıda konuşan Fatih Acar, SGK'nın son yıllarda yaptığı çalışmalarla çok önemli hizmetlere imza attığını belirterek, vatandaşa daha iyi ve kesintisiz hizmet için çalıştıklarını söyledi. Kurumun en önemli gelir kaynağının primler olduğuna dikkat çeken Acar, şöyle dedi:
"Ünlü futbolcu ve teknik direktörlerimizin maalesef asgari ücret üzerinden beyan edildiklerini gördük. Bu bizi üzdü. Bu tabloyu mutlaka düzeltmemiz lazım. Türkiye Futbol Federasyonu ve kulüp başkanları ile toplantı yaptık. Bir ay içinde bunun düzelmesi gerektiğini söyledik. Görüşmenin ardından yıllık vergideki matrah artışı 38 milyon TL. 2008 yılından bugüne, 1 milyon 231 bin 877 işçi kayıt altına alındı. Daha fazla ödeme yapılmasına rağmen asgari ücretle çalışıyormuş gibi gösterilen çalışanlar var. Bu konudaki oran aynı yıllarda yüzde 60'larda iken şimdi bunu yüzde 41'lere kadar düşürdük. Bu konudaki çalışmalarımız devam ediyor."
"33 YIL SONRA EMEKLİLİK YAŞI 65"
Emeklilik yaşı ile ilgili yaptığı açıklamada, 38 ya da 43 yaşında emekli olmanın artık imkansız olduğunun altını çizen Acar, Avrupa'daki ortalama emeklilik yaşının 65 olduğunu vurguladı. Kişilerin ödediği prim kadar aylık alabileceği sistemi hayata geçirdiklerini anlatan Acar sözlerine şöyle devam etti:
"Sosyal güvenlik reformunun 4 ana parametresi var. Bunlar yaş sınırı, prim ödeme gün sayısı, aylık bağlama oranı, güncelleme kat sayısı. Bunun anlamı uzun vadede sürdürülebilir sosyal güvenlik sisteminin temelleri, bu parametreler ile atıldı. 38 ya da 43 yaşında emeklilik artık yok. Neden? Çünkü Avrupa'da ortalama emeklilik yaşı 65. Emeklilik yaşı, 2036'dan itibaren kademeli olarak yükselecek. 2046'da 65 yaşında emekli olacağız. Niye? Biz de ortalama yaşam ömrü bizde 71, Avrupa'da 82'lerde. Bu reform yapılmamış olsaydı, sosyal güvenlik açığımız artarak devam edecekti. Bunun anlamı nedir? Kişiler, ne kadar prim ödüyorsa, o kadar emekli aylığı alacağı bir sistem hayata geçirildi. Geçmişin yanlış ve popülist sistemi bu sistemle ortadan kaldırıldı."
4 YILLIK REFORM SÜRECİ
2008-2012 yılları arasında yapılan çalışmaları reforma olarak değerlendiren Acar, yenilikleri ve ortaya konulan çalışmaları şöyle anlattı:
"Kurumumuzun hizmetlerinden memnuniyet oranını hizmet alanlar için yüzde 71 iken, paydaşlar için yüzde 74.7'ye ulaştı. Toplam gelir, 2007-2011 yıllarında nominal olarak yüzde 118.87, topla gider yüzde 71.78 oranında arttı. Çalışma çağındaki nüfus oranı 15-64 yaş ortalama yüzde 1.8 oranında artarken, aktif sigortalı sayısı 2010 yılından itibaren yüzde 7.3 seviyesine ulaştı. 2008 yılında 15 milyon 41 268 sigortalı varken, 2012 Haziran ayı itibariyle 18 milyon 514 bin 947'ye ulaştı. Bu çok önemli. 2007-2011 yıllarındaki mali açık yüzde 3'ten yüzde 2.9'e geriledi. Durumumuz fena değil ama uzun vadede bunu düşürmemiz gerekiyor. Kurum olarak gelirlerimiz 133 milyar 200 milyon TL. Prim gelirlerimizi kısa vadede arttırmamız gerekiyor. Kayıtdışı ile mücadele etmemiz gerekiyor."
"ADANA'DA MORAL BULAMADIM"
Adana'da çok büyük bir potansiyel olduğunu ancak harekete geçirilmediğini belirten Acar, şöyle konuştu:
"Ben isterdim ki, 3 yıl sonra geldiğim Adana, parkları ile sokakları ile cıvıl cıvıl bir Adana olsun. Adana'nın sokak ve caddelerinde moral bulamadım, enerji yakalayamadım. OSB'de bunu gördüm. Bu nedenle sanayici ve işadamlarımız, bunun hareketleyicisi olmalı. Çok daha iyi bir Adana'yı hep birlikte ortaya koyalım. İstiyorum ki, daha fazla yatırımın yapıldığı, istihdamın yaratıldığı bir il olsun. Ne yapmamız gerekiyorsa yapalım. Hep birlikte kentimizin dinamikleri ile bunu yapmak zorundayız."
