Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyeleri, Şanlıurfa Cezaevi'nde yaklaşık 6 saat inceleme yaptı. İncelemelerini tamamladıktan sonra geldikleri araçlarla cezaevinden ayrılan komisyon üyeleri, Valilik binasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun AK Partili Başkanı Ayhan Sefer Üstün, incelemeler kapsamında yangında yaralanan 4 tutuklu, infaz koruma memuru ve cezaevinde bulunan mahkumlar ile görüştüklerini söyledi. Bu konuda hazırlayacakları raporu ilerleyen günlerde kamuoyu ile paylaşacaklarını söyleyen Üstün, olay gününe ilişkin yaptıkları görüşmeleri şöyle aktardı:

"C-15 koğuşundaki yangından sağ kurtulan 4 tutukluyla görüştük. Onun dışında olaya ilk müdahale eden infaz koruma memurlarıyla görüştük. Yine C-15 koğuşunun sağ ve solunda bulunan C-14 ve C-16 koğuşunda bulunan hükümlü ve tutuklarla da konuştuk. Ayrıca, cezaevinde rast gele tutuklu ve hükümlüler ile görüşmeler yaptık. Şu anda cezaevinde sükunet hakim, herhangi bir karışıklık yok. C-15 koğuşundaki 4 tutukluyu dinlediğimizde, olayda hayatını kaybeden kişilerden özellikle kendisini koğuş sorumlusu, yardımcısı ve meydancı olarak tanıtan 3 kişinin kendilerinin tuvalet ve banyo kısmına geçmelerini söylemesi üzerine bu bölüme geçtiklerini, üzerine kapıları kapatıp dışarı çıkmamalarını söylediklerini, kendilerinin koğuşa yeni geldikleri için bu talimatlara boyun eğerek içeride kaldıklarını daha sonra bazı sesler duyduklarını, bu seslerden yatakların aşağı taşındığını ve yatakların tutuşturulduğunu anladıklarını, biraz sonra dumanın tuvalet kısmına doğru geldiğini, burada da yangın çıktığını anladıklarını, bunun üzerine içeride bulunan kovadaki sudan istifade ederek havlu ceket gömleklerini ıslatarak üzerlerine attıklarını, bu şekilde dumandan az etkilendiklerini beyan etmişlerdir. Olaya müdahale eden infaz koruma memurlarını dinlediğimizde de, kapıyı açtıklarında kapının yarısına kadar yatak yığıldığını, ateş topunun olduğunu, dolayısıyla yangına çok zor müdahale ettiklerini, yukarı bölüme merdivenlere çıkmak istediklerinde de merdiven başında ranza veya demir dolapların bulunması sebebiyle çıkamadıklarını beyan ettiler. Tüm bu olaylar 2-3 dakika içinde geliştiğini söylediler. O yanan malzeme sünger yatak, petrol ürünü. Dolayısıyla aniden alev alan malzeme olduğu için 2-3 dakikada sonuçlandığını söylediler. Dumanın baca etkisi yaparak merdivenden yukarıdaki kişilerin bulunduğu bölüme çıkmasıyla öncelikle dumandan zehirlenerek öldükleri anlaşılmakta. Niçin böyle bir olaya tevessül ettiklerini sorduğumuzda yaralılar, anlam veremediklerini söylediler. Aralarında kavga olmadığını söylediler. Akşam aslında yemek yemiş, çay içmiş, çekirdek yemişler, bir takım konuşmalar olunca yaralı tutuklulara tuvalete geçin diye talimat veriliyor. Bu kişilerde tuvalete geçince böyle bir olay oluyor ve yaralılar da bu duruma anlam veremediklerini söylüyorlar. Olayı yaşayanların dahi bir anlam veremediği konuda dışarıda spekülatif haber yapmak olayı tanımlamıyor."

350 TUTUKLU VE HÜKÜMLÜ NAKLEDİLECEK

Komisyon Başkanı Üstün, Türkiye'de bazı cezaevlerinde kapasite fazlalığı sorunu yaşandığını hatırlattı ve sorunun çözümü için Şanlıurfa'dan 350 tutuklu ve hükümlünün başka cezaevlerine nakledileceğini ifade etti. Üstün, önümüzdeki 1 yıl içerisinde Şanlıurfa cezaevinin yeni yapılacak projeler ve nakiller sonrası kapasite yönünden sorunsuz hale geleceğini dile getirirken, nakledilen tutuklu ve hükümlülerin ailelerinin bu konuda fedakarlıkta bulunmalarını istedi.

70 TUTUKLU VE HÜKÜMLÜ DAHA NAKLEDİLDİ

Öte yandan geceden itibaren 130 civarında tutuklu ve hükümlünün nakledildiği Şanlıurfa Cezaevi'nden, mesai bitiminden sonra 70 kişi daha farklı illere gönderildi. Cezaevi nakil aracıyla dışarı çıkarılan aralarında kadınların da bulunduğu 70 tutuklu ve hükümlünün İzmir ve çevre iller ile ilçelerdeki cezaevlerine gönderileceği bildirildi. Cezaevinden nakillerin aralıklarla devam edeceği de kaydedildi.

DHA (HK/SSA)