Atakum İlçesi'nde oturan Döndü Tekbaş, rahmindeki miyom nedeniyle ameliyat olmak için Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne yattı. Ameliyat öncesi yapılan tahlillerinde kan oranının düşük olduğu belirlenerek kan nakli yapıldı. İddiaya göre kan naklinden 10 dakika sonra fenalaşan Döndü Tekbaş yakınlarına "Sırtım ve ayaklarım yanıyor. Ağrılarım başladı" dedi. Bunun üzerine yakınları  durumu yetkililere söyledi. Hemşireler iğne yaptıkları Tekbaş'a, rahatsızlığının geçici bir durum olduğunu söyledi. 

Hastasını muayene eden doktor B.S., Döndü Tekbaş'ın kalbinde sorun olduğunu belirterek Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji bölümüne sevk etti. Burada yapılan kontrollerde Tekbaş'ın kalbinde sorun olmadığı söylenince bu kez dahiliye uzmanı tarafından muayene edildi.

'KAN NAKLİ REAKSİYONU'

Yapılan kontrolde Döndü Tekbaş'ın kan nakli reaksiyonu sonucu hastalandığı, durumumun ağır olduğu belirtilerek Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi. Burada yapılan muayene sonrasında hastanın kan nakli reaksiyonuna bağlı rahatsızlandığı, erken müdahale edilmediği için durumunun ağır olduğu yakınlarına bildirildi.

İki gün süreyle yaşam mücadelesi veren Döndü Tekbaş önceki gün yaşamını yitirdi.

SAVCILIK SORUŞTURMA BAŞLATTI

Döndü Tekbaş'ın kesin ölüm nedeninin, Trabzon Adli Tıp Kurumundan gelecek otopsi rapor sonrası belirleneceği bildirildi. Yakınlarının doktor B.S. ve Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'nden şikayetçi olması üzerine Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.

Ablasının ölümüyle şoka giren 40 yaşındaki Mustafa Toprak, "Ablama geç müdahale eden doktor B.S. ve Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nden şikayetçiyiz" dedi.

BAŞHEKİM: HASTAYA YANLIŞ KAN VERİLMEDİ

Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalalıkları Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. İsmail İşlek ise hastane ve doktorun suçsuz olduğunu savunarak şunları söyledi:

"Hastamız uzun süre düzensiz adet kanamaları olan ve  rahiminde ur olan bir hasta. Rahimden ameliyat olmak için yatırıldı. Ameliyat öncesi yapılan tetkiklerde kansızlığı olduğu belirleniyor ve ameliyata alınmıyor. Hastaya kan verilmeye başlanıyor. Aynı kan grubundan veriliyor. Kan verilme başlandıktan 15 dakika sonra vücuda 50 mililitre kan gittiğinde bu da yarım çay bardağı ölçüsündedir, hastada titreme başlıyor. Hastada titreme başlayınca kan verme işlemi durdurulup damardan ve kalçadan önleyici ilaçlar veriliyor. İlerleyen saatlerde göğüs ağrıları başlıyor. Kalpte bir sorun olduğu düşünülerek Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk ediliyor. Buradan da Tıp Fakültesi Yoğun Bakım Servisine sevk ediliyor. Vücuda 50 mililitre kan vermeyle hasta bu hale gelmez. Yanlış kan verme olayı da yok. Yanlış kan gitse bile hasta tam tedavi ile düzelir. Bu şekilde ölümle sonuçlanmaz. Kadında başka bir ağır kan hastalığı olduğunu düşünüyorum. Yaygın damar içi pıhtılaşması dediğimiz hastalıklar var. Sonuç olarak hastaya yanlış kan verilmedi ve gerekli müdahale yapıldı. Hastanın başka bir genetik kan hastalığı olduğunu ve bu nedenle öldüğünü düşünüyorum."

Başhekim İşlek, buna rağmen doktor B.S. hakkında idari soruşturma başlattıklarını belirtti.



HÇ(İS/COŞ)

B.S. : Bülent Sürücü