Prof. Dr. Hikmet Rende, çeşitli kutlamalar için gökyüzünde renkli görüntüler oluşturan nitrat ve odun karışımıyla yapılan havai fişeğin zararlarına ilişkin hazırladığı raporu tamamladı. Prof. Dr. Hikmet Rende, bugünlerde çok yoğun bir şekilde hemen her gösteride kullanılan havai fişek türlerinin, kanserojen etkisi bulunan kimyasal içerikli tozlarının insan sağlığına zarar verdiğini, işitme kaybı, gürültü, hava kirliliği, kültürel ve tarihi eserlere zarar gibi pek çok olumsuzluklar içerdiğini söyledi. Prof. Dr. Rende, yapımında fare zehrinde bulunan baryumun da kullanıldığı havai fişeklerin yaydığı kimyasal içerikli tozların, kanserojen etkisi olduğuna dikkati çekti.

Havai fişeklerin ateşlenmesi ile patlamadan dolayı travmalar oluşabildiğini belirten Prof. Dr. Rende, yarattıkları 150 desibel ölçülerindeki gürültüye insan kulağının kısa bir süre içinde çok yüksek olan bu değerlere uyum sağlayamayacağını söyledi. Prof. Dr. Hikmet Rende, ani patlamanın kulak zarının yırtılması, çocuklarda kalıcı işitme hasarları, hassas çocuklarda da kulağın içinde patlama travması yaratarak zararlar verdiğinin görüldüğünü açıkladı.

Antalya'da özellikle Lara bölgesinde neredeyse her gün düzenlenen havai fişek gösterilerinden vatandaşların yoğun şikayetleri olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Rende, raporu İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na sunmaya hazırlandığını aktardı.

'SADECE YILBAŞINDA ATILSIN'

3- 5 dakikalık görsel zevk için insanların sağlığı ile oynandığını kaydeden Prof. Dr. Hikmet Rende, havai fişeklere Avrupa'da olduğu gibi sadece yılbaşı gecesi için izin verilmesi gerektiğini vurguladığı raporunda şu uyarılarda bulundu:

"Havai fişeklerden oluşan ince tozların diğer tozlara benzemediği, bu tozların etkisinin yeterince bilinmediği, solunum yoluyla alınması durumunda astım veya bronşite neden olabileceği, havai fişeklerin yapımında kullanılan paketleme malzemesinin, kartuş, sap ve diğer plastik malzemelerin çevreyi kirlettiği, ozon değerlerini artıracağı, dikkatsizlik, tedbirsizlik ve kurallara göre yapılmadığından ciddi kazalara yol açacağı, patlamalardan dolayı göz, el ve vücudun diğer kesimlerinde yanma, kırılma, kopma gibi hasarların oluşabileceği, yüksek seviyedeki patlamalardan dolayı işitme organlarında hasar oluşabileceği, ayrıca bebek, küçük çocuk ve yaşlılara zarar verdiği bilinmektedir. Üstelik bazı hayvanların üreme ve yaşama sistemlerini bu ışık kirliliğinin etkilerinin bilindiği, bu sebeplerden dolayı havai fişeklerin Avrupa'da olduğu gibi sadece yılbaşı gecesinde atılmasının serbest olmasının doğru olacağı, bunun da belli kurallar içinde olması gerektiği, hastanelere, okullara, huzurevlerine, tarihi eserlere belli mesafelerde olması kanaatine varılmıştır."